Eyüp’de, Bahariyye Mevlevîhânesi Şeyhi merhum Hüseyin Fahri Efendi bir gün odasında bir kaç misafiri ile sohbet ederlerken Yenikapı Mevlevîhânesi Şeyhi Mehmet Celâlettin Dede Efendi gelir...
***
Odada bulunanların hepsi saygı göstermek için ayağa kalkarlar…
***
Bir köşeye kurulan Eyüp’deki; saraya koyun yetiştiren (saya ocağı)’nın resmi kıyafetli ve kelli felli ağası yerinden kımıldamamış… Celâleddin Efendi nazikçe ve fakat cümlenin gizlediği bir tarizle sormuş…
***
“Bu zat kim oluyor?”
***
Cemaatten birisi cevap vermiş; “Efendim Ocak Ağası’dır..”
***
Celâleddin Efendi şu güzel mukabelede bulunmuş…
***
“Kurumundan belli!..”
***
Seçim sath-ı mailine girildi…
***
Çeşit çeşit tahmin var… Ama aşağı yukarı hepsi aynı kapıya çıkıyor gibi görülüyor… Tuhaf olan şu ekseriyet halinden, geçiminden memnun değil… Ama yıllardır bu memnuniyetsizlik sandıklara çok net yansıyamadı…
***
Bu sonuç, bundan sonra da yansımayacağı anlamına da gelmez tabi… Türkiye’nin yakın seçimlerine bir göz atarsanız, enteresan sonuçları müşahede edebilirisiniz… Çok yapmasa da seçmen nadirattan da olsa, arada bir sürpriz yapabiliyor…
***
Hele, takip ettiği liderler Cumhurbaşkanı olduktan sonra seçmen; “Nasılsa Cumhurbaşkanı oldu” diyerek iktidar partisinden ilk seçimlerde, ilgisini farklı eğilimlere doğru ufaktan başlayan kaymalar ile gerçekleştiriyor…
***
Şimdiye kadar genel eğilim böyleydi…
***
Ben demiyorum…
***
Yakın tarihe bakın…
***
Seçim sath-ı mailinde, rüzgara alışan bazılarının rahat koltuklarında aynı, “Ocak Ağası” gibi kurumundan geçilmiyor…
***
“Çantada keklik…” tarzı…
***
Rüzgara güvenen, çalışıp çabalamayan bu “Ağalara” tavsiye; rüzgar bir dönerse, ocaktaki tüm kurumu ilk siz yersiniz bilesiniz…