O bayrağı sen indirdin sen!..

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, grup toplantısında partililere hitap ediyor...

Kılıçdaroğlu'nun konuşmalarının satır başları; 

"Gazetelerden kamuoyu yoklamalarını okursunuz. Sorulur Türkiye'nin en temel sorunu nedir diye eğer güneydoğu'da çatışma varsa terör yoksa işsizlik. AKP iktidarı 12 yılda bu iki sorunu çözemedi.

O BAYRAĞI SEN İNDİRDİN SEN!..

Erdoğan'ın gruptaki konuşmalarını dinledim. Askerlere kızıyor. O bayrağı neden indirttiler diye. O bayrağı oradan kimse indirmedi. Sen indirdin sen.

KAÇ CUMA GEÇTİ? 52 HAFYA GEÇTİ

Yarın 11 Haziran, bir şeyin yıl dönümü. Bir yalanın yıl dönümü. 11 Haziran’da Başbakanlık koltuğunda oturan zat şöyle bir konuşma yapıyordu TBMM’de. “Dolmabahçe Camii’nde içki içildi bunun görüntülerini Cuma günü göstereceğiz” Kaç Cuma geçti? 52 hafta geçti. Başbakanlık koltuğunda oturan zat yalan söyledi mi? Yalan söyleyenden başbakan olur mu? Vallahi de billahi de olmaz. Bu yalanı niye söylüyor? İç çatışma çıksın diye. Ama bu ülkenin irfanı var. Bizim insanımızın bir sağ duyusu var. Yalanı hemen anlıyor, zaten hemen anladı. O kışkırttı. Ama o bir yalanı söyledi. Aradan 52 Cuma geçti, henüz daha ortada bir şey yok.

CHP NE YAPIYOR DİYE SORUYORLAR

12 yıldır iktidarda bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi de iki sorunu hiç çözmedi. İşsizlik var mı, var. Gencecik çocuklar iş bekliyorlar var. Atama bekleyen öğretmenler var. Bu sorunu görmediler. Geçiyorum bir diğer konuya. Doğu, Güneydoğu’daki terör. Kürt sorununun çözümü konusunda zaman zaman "CHP ne yapıyor?" diye soruyorlar. Şunu söylemek isterim, bu konuda en tutarlı, en sağlıklı çözümleri üreten parti biziz. Bunu çok rahat söylüyorum. 89 raporundan bugüne kadar bu sorunu çözmek için tutarlı politikaları oluşturan parti biziz.

AKP'NİN KAPISINI ÇALDIM

Biz kimsenin burnu kanamasın istiyoruz. Herkes işinde gücünde olsun istiyoruz. Ama bu olmadı. Zaman zaman çatışmalar olduğunda yurttaşlara giderdik, şehit cenazelerine giderdik. Onlar şunu söylerdi, hiç unutmuyorum. Ne olur bu terörü durdurun. Yeni şehitler gelmesin, analar ağlamasın. Gittiğimiz her yerde bu söyledi. E biz de insanız, siyasetçiyiz. Sorunları çözmek istiyoruz. İktidar çözmüyor, çözüme yanaşmıyor. Ne yaptığını kimse bilmiyor. Ama biz aydınlıktan yanayız. Oturduk nasıl bir çözüm üretilir? Siyaset kurumu sorumluluk almak zorunda. Çözümün yolu neydi? Büyük bir toplumsal uzlaşmayı sağlamaktı. Bunu sağlarsak önemli mesafeler alabilirdik.

30 YILLIK TECRÜBE BUNU GÖSTERDİ

Salt güvenlik politikalarıyla bu sorunun çözülmeyeceğini 30 yıllık tecrübe bunu gösterdi. "Gelin beraber kafa yoralım, akıl akıldan üstündür" dedik. Oturalım konuşalım. Bu çerçevede bir metin hazırladım ve o metni 6 Haziran 2012’de AKP’nin kapısını çaldım. Dedim ki "Bu sorunu çözmemiz lazım. Bir uzlaşma komisyonu kuralım parlamentoda."  

O TARİHLİ GAZETELERE BAKIN

Biz bu niyetlerle yola çıktık. Yola çıktığımda o günün gazetelerine arkadaşlarımın bakmasını isterim. Dediler ki "CHP çok büyük bir risk yüklendi." Evet, çünkü biz insanımızın burnu kanamasın istiyorduk. Çünkü biz bu sorunu çözerken Türkiye’nin gündeminden çıkartmış olacaktık. Ben o tarihli gazetelere bakın. "Her türlü bedeli ödemeye hazırım" demişim, "Siyasette kan davası olmaz" demişim. "Bunun için mücadele edelim" diye ifade etmişim. Gelin konuşalım, güzel. O zaman nerede konuşalım? Adresi de göstermişiz TBMM’de konuşalım. Bir uzlaşma komisyonu kuralım. Eşit sayıda insanlar katılsın buraya.

BEN SÖYLEDİM  AMA BU GERÇEKLEŞMEDİ

Onun dışında olayın derinliğine ve olayın önemine özgü olarak parlamento dışında da bir akil adamlar heyeti oluşturalım. Yine her parti eşit sayıda aday belirlesin oraya. Ben bunları söyledim, ama bu gerçekleşmedi. Bunun üzerine 5 Ocak 2013’te, Parti Meclisi toplantısı yaptık. O bölümü dikkatinize sunuyorum. Barışı sağlamak sadece emek işi değil akıl işidir. Kişisel çıkarları gözardı etme işidir. Sayın başbakana önerim bu kez açık ve dürüst politika üretmesidir.

TÜRKİYE YENİ HAYAL KIRIKLIKLARINI HAK ETMİYOR

Türkiye yeni hayal kırıklıklarını hak etmiyor. Halkımız büyük bir sağ duyu ve barış umuduyla bekliyor. CHP barış için atılan adımların arkasında duracaktır. Bu ülkede kan dökülmesini istemiyoruz. Hiçbir yurttaşımızın açının teline zarar gelsin istemiyoruz. Biz geçmişteki bütün hatalarına karşı olarak Adalet ve Kalkınma Partisi’ne yeni bir kredi açıyoruz.

4 MADDE BELİRLEMİŞİZ

Dört madde belirlemişiz.

1 - Samimi ve dürüst olacağız.

2 - Gizli ve kişisel bir ajandan olmayacak

3 - Millete izah edemeyeceğin angajmanlara girmeyeceksin

4- Ana muhalefet partisine veya millete bilgi vereceksin.

AMA O BUNLARI REDDETTİ

Bundan sonra kişinin yaptığı konuşma: “Sen nereye kredi vereceksin? Sen krediye muhtaçsın. Hangi krediye muhtaçsın? Meclis’te çok krediler verildi. Ama yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Bunlar buna doğmuyorlar.” Biz katkıda bulunmak istedik. Ama o bunları reddetti. Bizim samimiyetimizde hiçbir yurttaşımın şüphe etmesini istemem.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri