Nihat, dışardan bakıldığında futbolcuların yaşantısının güzel gözüktüğünü dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ama o kadar güzel bir yaşantımız yok. Hep belli başlı şeyleri yapıyoruz. Yememiz, içmemiz, uyumamız, uyanmamız hep belli standartlara göre oluyor. Ben de herkes gibi bazen kalabalığa girip eşimle, çocuğumla dolaşmak istiyorum. Maalesef o rahatlığımız yok. İnsanlar, hafta sonu çıkıp eğlenirken, biz kampta maçı bekliyoruz. Bu 10 sene, yani kısa bir dönem böyle. 25-35 yaşları arasında, diğer maddi imkanı iyi olan gençler gibi yaşadığımız söylenemez. Ancak bu 10 senemiz, ekonomik olarak bizim 50-60 senemizi kurtarıyor. O nedenle, zorlukları fazla da dert etmiyoruz. Çünkü biliyoruz ki, futbolu bırakınca da bir hayat var, yine keyif yapabiliriz. Şahsen ben çok mutluyum. Sonuçta göz önündeyiz, insanlar sevgi gösteriyor, örnek alıyorlar. Bu da işimizin güzel tarafı.''