Corona virüs nedeniyle evlerde zorunlu ikamete tabi tutulduğumuzdan bir gün önce nerede idik, tedbirlerin bittiği gün yeniden besmele çekip başlarken nereden başlıyoruz.
Bıraktığımız ile başladığımız yeri göz önüne getirdiğimizde ise;
Bıraktığımız yerden başlıyorsak Hz. Peygamberimizin(sav) ifadesiyle zarardayız ziyandayız.
Önce nelerin zarar sebep olabileceğine bir bakalım.
Corona kısıtlamaları öncesinde dost ve arkadaşlarımızla kavga etmemize sebep olan şeyler şimdi de kavgaya sebep olabiliyorsa zarar hanemize yazılanlar çoğalıyor demektir.
Ramazan ayında eksiksiz sahur ve iftarlar yaparak orucu tam olarak tutma gayreti içinde olduğumuz halde vakit ve teravih namazlarını eda etmede aynı hassasiyeti gösteremiyorsak zarar hanesi dolmaya devam ediyor demektir.
Veya son günlerin aktüel konusu olan Zinanın suç sayılması ile İstanbul sözleşmesinin yürürlükten kaldırılarak pek çok melanetin peşinen önlenmesini isteyenler ile ne olacakmış canım kanun her şey değildir sen kendine bak veya kötülüğü sen işlemezsen herkes de işlemez gibi lakayt bir tavır içine girmeyi bir birinden farklı iki dünya görüşü olarak göremiyorsan zarar hanende bir fazlalık daha oldu demektir.
Virüs tedbirleri ile insanların toplu bulundukları yerlere kısıtlama getiriliyor diye bir taraftan alınan tedbirleri makul görürken rakamlarda belli oranlarda iyileşmeler görüldü diyerek başta AVM ler olmak üzere yine insanların bir arada olacakları bazı işyerleri açılırken en azından 24 saatte bir kılınan Teravih Namazları ile haftada bir kılınan Cuma Namazları için olsun Camilerimizin ve Mescitlerimizin yine aynı tedbirlere uyulmak şartıyla açılmayarak kapalı kalması seni vicdanen olsun incitmiyorsa zarar hanenin ağırlığında hayli bir artış daha olmuş demektir.
Adaletin başta siyasiler olmak üzere menfaati olan herkes tarafından bir ucundan aşındırılarak nerdeyse tamamen katledilecek bir hale geldiği zamanımızda en yakınların başta olmak üzere mensup olduğun dernek vakıf veya siyasi oluşum söz konusu olduğunda adalet mefhumunu bir tarafa koymakta bir sakınca göremiyorsan zarar hanenin de neredeyse dolmak üzere olduğunu fark edemeyecek kadar zalimler tarafında yer alıyorsun demektir.
Zararları sayıp dökmeye devam etmenin bir yararı olmayacağı için sevincimize sebep olacak kâr hanemize bakmak gerek.
Mübarek Ramazan ayına bir kere daha kavuştuk diye şükrediyor ve seviniyoruz.
Sahurlarla iftarlarla bereketlenen oruçlarımızı geçen yıllara göre daha bir coşkulu ve Sünneti Seniyye ye uygun tutma gayretimiz elbette kâr hanemize yapılacak bir artıdır.
Bunca zaman vakit namazına gittiğimiz camilerden mahrum kalsak da evlerimizi mescit haline getirerek cemaatle vakit ve teravih namazlarını eda etmemiz de kâr hanemize yazılmaktadır.
Eğer bir de evlerimizdeki cemaatimize ev halkını eksiksiz olarak dâhil edebiliyorsak bunun mutluluğu sevabımızın katlanmasına sebep olacaktır.
Eş dost hep birlikte iftar etme coşkusundan mahrum kalsak da her iftar ve sahur anında onlar ve tüm milletimiz için hayır dualarda bulunmak da biz artı yazılacak iyi haller arasındadır.
Fakir fukaranın daha bir görüp gözetildiği ay olan Ramazan Ayında fitre ve Zekâtlarımızı asgari seviyenin üzerinde bir bedelden ve insanları incitmeden verebilmekte bizlere hayli artılar getirecektir
Zarar ve kâr hanemizden bağımsız olarak sevinç ve üzüntülerimiz de var elbette.
Geçen sene Ramazanda birlikte olduğumuz pek çok eş dost ve ahbap bu Ramazana erişemedi diye üzüntülüyüz.
Özellikle Corona virüsü nedeniyle aramızdan ayrılan kardeşlerimiz dostlarımız ve memleket evlatları için de üzüntülüyüz.
Bunca üzüntü ve sıkıntıdan sonra Mübarek Kadir Gecesine tekrar kavuşacağız diye elbette sevinçliyiz.
Cuma namazı için gittiğimiz caminin kapısından henüz çıkarken imam efendinin okuduğu hutbeyi çoğunlukla unutmuş olsak ta, Cuma Namazına kavuşacağımız günler yaklaştı diye de sevinçliyiz.
Bu sene Ramazan Ayında cemaatlerle birlikte teravih namazları eda edememiş olsak da, gelecek sene için inşallah cemaatte olacağız diyerek ümitliyiz.
Bıraktığımız ve şimdi durduğumuz yerden daha çok nereden başlayacağımıza her zamankinden daha fazla dikkat etmek gerekiyor.
Söyleyenlerin niyetleri bizimkisinden çok farklı olsa da, Corona sonrası hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diyenleri de yanıltmamak gerek.