Muhammed Uzun, "İktidarı defalarca uyardık"

Saadet Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı Muhammed Uzun, “Borsa-faiz-tahvil ekonomisiyle gidilirse bu gidişatın sonuçlarının ağır olacağını söylemiştik, iktidarı defalarca uyardık” dedi

Saadet Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı Muhammed Uzun, bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Uzun, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Saadet Partisi olarak ülkemizin gidişatını her yönüyle değerlendiriyor, milletimizin gözünden kaçırılan birtakım rakamları, aksaklıkları sizlerin takdirine bırakıyoruz. Millet olarak bilmeliyiz ki, iktidarın attığı yanlış adımların faturasını millet olarak hepimiz ödemekteyiz. Bu sebeple biz Saadet Partisi olarak uyarılarımız gerçekleştiriyoruz. Ülke olarak pandemi süreci öncesinde zaten kötü olan makroekonomik görünümümüz bu süreçle birlikte daha da kötüleşmiştir. Ekonomimiz dünya çapında oluşan bu salgın sebebiyle krize girmiş; atölyeler, fabrikalar, ticarethaneler, esnaf, turizm ve hizmet sektörü çalışamaz hale gelmiştir. Türkiye korona virüsün neden olduğu ekonomik krize hazırlıksız yakalanmıştır. Sanayi üretimindeki daralma Nisan 2020’de eksi yüzde 30,4 olmuştur ki bu küçülme ile Türkiye, Malezya’nın ardından dünya ikincisi olmuştur. Ülkemizin lokomotifi olarak adlandırılan inşaat, tekstil ve turizm sektörleri pandemi sürecinde durma noktasına gelmiştir. Vatandaşı doğrudan ilgilendiren enflasyon artmış, geçim zorlaşmıştır. Dünya enflasyon liginde ülkemiz Sudan (yüzde 81,6), İran (yüzde 21), Nijerya’nın (12,34) ardından yüzde 11,39 enflasyon rakamı ile dördüncü sıradadır.”

İKTİDAR, 2017 YILINDAKİ HAZİNE AÇIĞININ İKİ KATINA BEŞ AYDA ULAŞTI

‘Biz Bize Yeteriz Türkiyem’ kampanyasına da atıfta bulunan Uzun; “İktidar vatandaşın mağduriyetini gidermek için ciddi bir destek yapamamış, bunun yerine vatandaştan yardım ve IBAN istemiş, salgın sebebiyle oluşan kriz için adres olarak bankaları, krediyi, faizi göstermiştir. Bunun sonucunda zaten var olan aşırı borçlanma daha da artmıştır. Bu kötü kriz yönetimi sonucunda vatandaş bankalara yönelmiş ve geçen hafta kredilerdeki haftalık artış yüzde 69 olmuştur. 2002 yılında bireysel kredi borcu 5,8 milyar TL iken bugün bu rakam 735 milyar TL’ye ulaşmıştır. 2020 yılı Nisan ayında ilk kez kredi kullanan insan sayısı 1 milyon kişiye ulaşmıştır. Bunun 920 bini ise ihtiyaç kredisi kullananlardır. Zaten borçlu olan vatandaşın ve şirketlerin borçlarının iyice artması düşündürücüdür. Devletin borçlanması da sürekli artmaktadır. 2010 yılında 473,45 milyar TL’ olan merkezi yönetim borç stoku, 2020 yılı Nisan ayı itibariyle üç kattan fazla artarak 1.576 milyar TL’ye çıkmıştır. Hazine 2020 Mayıs ayında 19,9 milyar TL’lik borç ödemesi için 75,6 milyar liralık borçlanma gerçekleştirmiştir yani iç borç çevirme oranı ise yüzde 380’e kadar çıkmıştır. Yani 100 liralık borç ödemesi için devlet 380 lira borçlanmaya gitmektedir. Türkiye’nin brüt dış borç stoku 31 Aralık 2019 tarihi itibariyle 436,9 milyar dolar olmuş ve dış borç stokunun milli gelire oranı yüzde 59’a yükselmiştir. Ülkemizin net dış borç stoku da aynı dönemde 244,6 milyar dolara çıkmış, milli gelire oranı yüzde 32,5 olarak gerçekleşmiştir. Hazinenin nakit açığı ise Mayıs 2020’de 145,6 milyar TL olmuştur. Bu rakam 2017 yılının tamamında 60,5 milyar TL, 2018’in tamamında 70.4, 2019’un tamamında ise 130,1 milyar TL idi. Yani iktidar 2017 yılının tamamındaki hazine açığının iki katı açığı bu yılın ilk beş ayında vermiştir.” dedi.

BORÇLANMA, SOSYAL YAPININ BOZULMASINA SEBEP OLUYOR

Uzun, işsizlik sayısı ve istihdam oranıyla ilgili ise; “Birtakım istatistiki hilelerle ve kelime oyunları ile bu gizlenmeye çalışılsa da işsiz sayısı artmış, istihdam oranı azalmıştır. İstihdam, 2020 yılı Mayıs ayında 1 milyon 622 bin kişi azalmıştır. TÜİK’e göre işsiz sayılmayan KOBİ, küçük esnaf ve işçiler salgın sebebiyle çalışamaz, gelir elde edemez, vergi, kira, fatura ve borçlarını ödeyemez, geçimlerini temin edemez duruma düşmüştür. Tüm bunların dışında bildiğiniz gibi borçlanma sadece ekonomik değil, sosyal birtakım sonuçlar da ortaya çıkartmaktadır. Sosyal yapıyı bozmaktadır. Suç oranlardaki, boşanmalardaki ve intihardaki artışların temel sebebi borçlanmadır” şeklinde konuştu.

BORSA-FAİZ-TAHVİL EKONOMİSİNİN SONUÇLARI AĞIR OLUR!

Saadet Partisi’nin ekonomiyle ilgili çözüm önerilerini de aktaran Uzun; “Saadet Partisi olarak yıllardır ekonominin bu şekilde yönetilemeyeceğini, ‘Borsa-faiz-tahvil ekonomisi’ ile gidilirse bunun sonuçlarının ağır olacağını, Asfalt ve beton odaklı ekonominin akıbetinin kötü olacağını, KOBİ’leri ve tarım-hayvancılığı destekleyen üretim, istihdam ve ihracat odaklı bir ekonomi anlayışının öncelenmesi gerektiğini iktidara defalarca ihtar ettik. Geldiğimiz noktada sıcak para ile ithalata dayalı, borçlanma odaklı bir anlayış ile bir yere gidilemeyeceği anlaşılmış oldu. Saadet Partisi olarak oluşan bu kriz ortamından kurtulmanın yolunun şu şekilde olacağına inanıyoruz: “Öncelikle ülkemizde hukuk devletinin tesis edilmesi; insanların yatırım yapabilmek için ihtiyaç duyduğu en temel şey olan devlete, hukuka ve adalete güvenmeleri sağlanmalıdır. Devlet yönetiminde her alanda ehliyet ve liyakate değer veren, işi ehline teslim eden bir anlayış hâkim olmalıdır. Planlı kalkınma modeline geçilmeli, Devlet Planlama Teşkilatı’na yeniden işlerlik kazandırılmalıdır. Üretimi, istihdamı ve ihracatı önceleyen ve destekleyen bir anlayışa geçilmelidir. Salgın sebebiyle oluşan mağduriyetleri gidermek için her bir vatandaşımıza ayrım yapmaksızın bin TL direkt yardım yapılmalıdır. Salgın sebebiyle en çok zarar gören sektörler olan hizmet, turizm, lojistik, restoran-kafe gibi işletmelere yönelik faizsiz destek paketleri hızlıca açıklanmalıdır. Tarım ve hayvancılık sektörü, temel girdileri olan elektrik, mazot, ilaç, gübre ve tohum üzerinden ‘sıfır faiz ve sıfır vergi’ anlayışı ile desteklenmelidir. İstihdamın büyük kısmının KOBİ’ler tarafından karşılandığı dikkate alarak KOBİ’lere yönelik istihdamı artırıcı teşvikler verilmelidir. Yıllardır ülkemizin ve milletimizin selameti için üzerinde hassasiyetle durduğumuz bu konuları iktidara buradan tekrar hatırlatıyor, zaten var olan ve salgın sebebiyle biraz daha artan bu kriz ortamından ülke olarak en az zararla çıkmayı temenni ediyoruz” dedi.

MUSTAFA ÜNÜVAR

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri