İzmir Bağımsız Milletvekili Erdal Kalkan, polise yönelik İzmir merkezli olarak 13 ilde düzenlenen operasyonun ciddi bir intikam, ciddi bir algı ve ciddi bir siyasal operasyon olduğunu söyledi.
İzmir Bağımsız milletvekilleri Kalkan ve İlhan İşbilen, İzmir Adliyesi önünde bekleyen polis aile ve yakınları ziyaret ederek destek verdi. Burada gazetecilere açıklamada bulanan Milletvekili Kalkan, "Bu aşamada ben hukukçuyum, Anayasa'nın 138. maddesine uyuyorum. Bu aşamada yorum yapmak istemiyorum ama ortada bir suç varsa ki bu yargılama sonucunda belli olacaktır, tutuklama bir tedbir kararıdır. Arkadaşlarımızın hepsi kamu görevlisidir ve kamu görevlileri sırasında önemli yerlere gelmiş arkadaşlarımızıdır. Bunların kaçma şüphesi yoktur, delilleri karartma şüphesi yoktur. Deliller toplanmıştır ve bu arkadaşlarımız bizzat gelip kendileri teslim olmuşlardır. Sabit ikamet sahibidirler." dedi.
'TUTUKLAMAR DOĞRU DEĞİL'
Tutuklamaların kendi anlayışına göre doğru olmadığını belirten Kalkan, "Bakalım mahkeme ne karar verecek ama burada ciddi bir intikam operasyonu var. Ciddi bir algı operasyonu var. Ciddi bir siyasal operasyon var. Siyasal iktidar, yargıyı uzun zamandan beri kendi dünya görüşüne uygun, kendi otokratik devlet anlayışına uygun bir şekilde yönlendirmeye, onu bu şekilde kullanmaya çalışmaktadır. Bunlar çözüm değildir, doğru yollar değildir. Yani bizi Avrupa Birliği'nden koparacak, dünyadan soyutlayacak, komşularımızdan soyutlayacak, uluslararası yatırımlardan soyutlayacak çok yanlış tavır ve davranışlardandır. Buradan bir yola varamazlar. Belki insanları tutuklatabilirler, yarın belki bizi de tutuklatabilirler ama Türkiye'nin gelişmesine, demokratikleşmesine, daha aydın, daha çağdaş ve daha güzel bir ülke olmasına bunlar zarar veren tavır ve davranışlardır. Ben özellikle buradan siyasal iktidara ve onun başı olan Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. Bu yol, yol değildir. Lütfen Anayasa'ya, lütfen hukuka, lütfen bugüne kadar Osmanlı'dan beri gelen örf ve âdetlerimize saygı duyalım. İnsan haklarını çiğnemeyelim, insanlara saygı duyalım. Şunu da herkes bilsin, bu makamlar geçicidir. Hiçbir makam hiçbir sanığı, hiçbir suçluyu hiçbir zaman korumamıştır, korumayacaktır. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Mutlaka bu dünyada hesap vereceklerdir." diye konuştu.
'İKTİDARA KİM DOKUNURSA PARALEL OLUYOR'
Milletvekili İşbilen de bunların hepsinin bir mizansen olduğunu söyledi. Bunların hepsinin gelip geçecek olan şeyler olduğunu dile getiren İşbilen, "Bu adliyenin çok mümtaz, çok adil hakimlerinin olduğuna, savcılarının olduğuna biz inanıyoruz ve biliyoruz. Onun için bu evlatlarımızın hepsi görev ifa etmişler. Bu görevlerini ifa ederken mutlaka bir amirleri vardı. Kimdi bu amirler? Emniyet müdürü, kimdi bunun üstü? Valisi, kim bunun üstü? İçişleri Bakanı. Kimdi? Adalet Bakanı'ydı. Şimdi buna böyle bir silsile olarak baktığınız zaman bu insanların bunları kendilerinin tek başına yapması mümkün mü? Hepimiz bu devleti tanıyoruz, hepimiz bu devletin içerisindeyiz. Bir sürü cumhurbaşkanı, başbakan, devlet erkânı gördüm. Şimdi ne oldu, böyle bir şey çıktı? Bugünün insanları değiliz ki bu kadar zaman içerisinde yaşıyoruz, beraberiz. Bu insanların görmediğini, etmediğini bu iktidar mı gördü? İktidara kim dokunursa paralel oluyor." dedi.
İşbilen, şöyle devam etti: "Bence buradaki bu şeyi halkımız görüyor. Vicdanlarında hissediyor. Bunun inşallah neticesini, semeresini göreceğiz. Bu esasında oyunun bir parçası olarak başladı. Bir şey yapılmak istendi fakat eline yüzüne bulaştı. Bu iş, içinden çıkılmaz hale getirildi. Bunlar inşallah bu milletin hayrınadır, insanların hayrınadır, geleceğin hayrınadır. O bakımdan kimsenin bunlara aldırdığı yok." CİHAN