Milli Eğitim Bakanlığı’nın son müdürler atamasıyla ilgili basın açıklaması yapan MHP Aydın İl Başkanı Fevzi Köse, atamaları siyasi kadrolaşma olarak değerlendirdi. Müdür atamalarını eğitime vurulan darbe olarak değerlendiren Köse, eğitim sistemi ve kadrolaşma sebebiyle çocukların eğitimdeki geleceği ile ilgili endişe duyduklarını söyledi.
MHP İl Başkanı Köse, okullarda idarecileri yerle bir eden, adeta bir kıyım, bir siyasi kadrolaşma skandalı yaşandığını kaydetti. Türkiye Cumhuriyeti'nin 91 yıllık hayatında eğitim üzerinde en fazla baskının ve eğitimci kıyımının bu dönemde yapıldığını kaydeden Köse, “Yaşanan bu kara oyunlardan biri, yine AKP iktidarının haksız icraatlarıyla çok daha vahim bir şekliyle gözlerimizin önünde pervasızca sergilenmektedir. 12 yıldan beri ülkemizi tek başına idare eden AKP hükümeti ve zihniyeti, sadece eğitim kurumlarında değil, devletin tüm kurumlarında, iktidarda kaldıkları bu süre içerisinde insanlarımızı ayrıştırmakla, ötekileştirmekle, kamplara bölmekle kalmamış, kendilerine bir düşman cephesi oluşturarak sürekli bir kesimle kavga eder, ona buna çatar hale gelmiştir. Son olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nda, sorup soruşturmadan, 'ben yaptım oldu' mantığıyla yapılan düzenlemeyle de okul müdürlerini bir anda silip atmış, onca tecrübeyi ve birikimi yok saymıştır.” dedi.
Puanlama sistemine göre değerlendirilen müdürlerin öğrenci, öğretmen ve velilerden tam puanları aldıkları halde Aydın İlçe Milli Eğitim Müdürü ve şube müdürlerinden puan alamadığını, 20 yılı aşkın kariyerlerinden uzaklaştırıldıklarını söyleyen Köse, “Değerlendirme sonuçlarına göre torpili olan, iktidara yakın duran, AKP hükümetine yandaş sendikaya üye olan okul yöneticilerine yüksek puan verilmiştir. Öğretmen, okul aile birliği başkan ve başkan yardımcısı, öğrenci değerlendirmesinden, yani müdürleri başarı, tecrübe ve sorumluluk açısından en iyi ve en yakından tanıyan, müdürleri en iyi değerlendirebilecek tabandan tam puan ya da yüksek puan alan okul yöneticilerinin büyük bir kısmı, her nasıl olduysa Aydın İlçe Milli Eğitim Müdürü ve şube müdürlerinden çok düşük puanlar almıştır. Aydın ili geneli 257 müdürümüz puanlamaya tâbi tutulmuş, bu müdürlerin 90’ı yandaş sendika üyesi olup bunlardan 80 tanesi 75 üzeri puan alarak müdürlüklerine devam hakkı kazandırılmıştır. Yandaş sendika üyesi olmayan, diğer sendikalara kayıtlı 167 müdürümüzden ise sadece 33 müdür yeterli puanı alabilmiştir. Yandaş sendika tarafından üstü kapalı olarak tehdit edilerek, AKP iktidarının tarafında yollarına devam etmeleri istenmiştir. Aydın’ın en başarılı okullarının bulunduğu, görev aldıkları okulları en başarılı şekilde idare ederek bu okulları bir marka haline dönüştüren pek çok müdürümüz, bu puanlama sisteminde sadece AKP yanlısı olmadıklarından dolayı düşük puan almaları sağlanarak müdürlükten alınmışlar, 20-25 yıllık okul müdürlerinin bilgisi, becerisi, kıdemi hiçe sayılmış ve bu yöneticilerin görevlerine son verilmiştir.” şeklinde konuştu.
Görevden alınan okul müdürleri sebebiyle Aydın’da eğitimin her anlamda darbe aldığını ileri süren Köse, “Bu durum, Aydın’da ve tüm Türkiye’de eğitimde büyük infiale, kutuplaşmalara, çatışmalara yol açacaktır. Okul yöneticiliği koltuğunda artık hak eden değil, torpili olan, kişisel ilişkilerini kullanan, siyasi ve ideolojik davrananlar oturacaktır. Eğitimin her hücresinde kendi adamlarını görmek isteyen, kilit noktalara yandaşlarını getirmeyi hedefleyenler, kapalı kapılar ardında iş çevirmiştir. 'Benden olmayanı yok edeceğim' mantığıyla hareket edenler, farklı düşünenleri arka plana itelemişlerdir. İş bilmeyen, emeği ve alınteri ile değil, siyasi hesaplarla, sendikal tercihleri nedeniyle makamlara getirilen okul yöneticileri devri başlamıştır. Okullar, AKP iktidarının emir erleri tarafından yönetilecektir. Okullar, siyasi iktidardan beslenenlerin, onlardan aldıkları emirleri kanun kabul edip sorgulamadan uygulamaya geçirecek sözde idarecilerin cenneti haline gelecektir.” ifadelerini kullandı.
Bu yapılanların kimsenin yanına kalmayacağını, er geç kanun önünde, hukuk önünde hesabının sorulacağını aktaran Köse, “Okul müdürlerinin görevlendirilmesinde yetki her ne kadar valiliklere bırakılmış olsa da, iktidar ve onların yandaşları pervasızca bu kıyıma çanak tutmuşlarsa da bu yetkinin sınırsız bir şekilde kullanılması mümkün değildir. Kullanılan yetki, kamu yararı ve hizmetin gereği ile sınırlandırılmıştır. Bu sınırın denetimi de yargı mercilerine aittir. Kıyım ve zulüm boyutlarına ulaşan yeniden görevlendirme değerlendirmelerinin yargı organlarınca iptal edilmesi, eğitim camiasının huzuru ve eğitim sistemimizin geleceği açısından bir zorunluluktur.” dedi. CİHAN