RÖPORTAJ: TOLGA PARLAK
KENDİ TARİHİMİZİ İYİ ANLATAMADIK
Bugüne kadar Kurtlar Vadisi, Deliyürek, Ekmek Teknesi, Acı Hayat, Sakarya-Fırat gibi pek çok sinema filmi ve televizyon dizisine imza atan ünlü Yönetmen Osman Sınav, Merhaba Şehir'e özel açıklamalarda bulundu. Sınav Türk sinemasının gelişmesi için yabancı ortak yapımlara ağırlık verilmesi gerektiğini dile getirdi. Sınav, "Dünyada, ‘kendi tarihinin sinemasını, dramasını yapamamışlar’ sıralaması yapılsa, herhalde Türk sinemacılar 1. sırada yer alır’ dedi.
MEVLANA'YI HOLYWOOD'A KAPTIRMALAYIM
Mevlana filmiyle ilgili bir proje üzerinde çalıştığını dile getiren Sınav "İnşallah yapacağım. Hedeflerimden birisi o. Önce, ‘Mevlana filmi nasıl yapılmalı?’ üzerine bir çalışma yapmak ve finansmanını oluşturmak lazım. Mevlana filmi çekmek için önce Müslüman olmak, sonra da Türk olmak lazım. Müslüman olmayan birisi Mevlana filmi çekemez bence. Mevlana filmini Holywood'a kaptırmamız lazım" ifadelerini kullandı.
**Sinema sektöründeki başarılarınızı neye bağlıyorsunuz?
-Türk kültür genlerinden, inancından, İslami değerlerden faydalanarak kendi genlerimiz ve inançlarımız doğrultusunda yola çıkıyorum. Kültür genlerinizi ve inancınızı hikayeye dökerseniz siz kendi insanınıza daha kolay ve rahat ulaşırsınız. Zaten evrenselliğe giden yol da yerlilikten geçer. Yerli oluşuma önem verilmeli ki evrenselliğe yol açılsın.
**Projelerinizdeki oyuncuları seçerken en dikkat ettiğiniz hussus nedir?
-Oyuncu seçerken çok titiz davranan biriyim. Hayatımda hiçbir zaman bir oyuncuya star olduğu için projelerimde yer vermemişimdir. Sadece projedeki karakteri en iyi biçimde oynayabilecek ismi seçmeye çalışırım. Benim starım projedir, oyuncular değil. Oyunculuk eğitimi almış olması benim için önemlidir. Eğitimli oyuncuyla ilerlemek daha kolay.
**Devlet yerli sinemaya destek ve teşvikte bulunuyor mu? Yapmıyor ise bu konuda devlet ne yapmalı?
-Devlet sinemayı teşvik ediyor lakin yanlış yapıyor. Sinemanın gelişimi için başka imkanlar yaratması lazım. Sinemaya para yardımları yerine sinemayı geliştirecek çalışmalar yapmalı. Sinemacılar olarak temel bir sinema politikamız yok. Bu konu çok uzun bi o kadar da önemli bir konudur. Türk sineması nasıl gelişir? Türk sineması nasıl endüstri haline gelir? Bu sorular üzerinde durmalıyız. Telif hakları Türk sineması için önemli problemler arasında yer alıyor. Telif haklarının çalışmadığı bir ülkede sinemadan, sinema sektöründen ve sanatsal gelişmeden bahsedemezsiniz. Telif hakları dünya hukuk kalitesinde insan hakları sonrasında dünya hukuk kalitesini ölçen iki temel kriterdendir. Hatta şöyle söyleyebilirim telif haklarına devlet ciddi bir çalışma yapsın, biz para yardımı da istemiyoruz. Sadece telif hakları çalışsaydı benim bankada borcum olmazdı.
15 TEMMUZ'LA İLGİLİ PROJEM VAR
**Son yaşanan 15 Temmuz darbe kalkışması ya da terör olayları ile ilgili dizi veya film projeleriniz var mı?
-Çok zorlu bir süreçten geçiririyoruz. Böyle derin bir yapılanmayı maalesef zamanında görmedik. Türkiye ve Cumhurbaşkanımız çok büyük bir tehlike atlattı. Cumhurbaşkanımız 15 Temmuz'da çok net ve cesur bir duruş sergiledi. 15 Temmuz Türkiye'yi iç savaşa götürme provasıydı. Darbeden çok daha tehlikeliydi. Ama Türk milleti feraset sahibidir. Türkiye, halkımızın bu fersati sayesinde iç savaştan döndü, bu darbe girişimini engelledi. Arap Baharı ile başlayan hareketle Mısır, Tunus Libya gibi ülkelerde iç savaş çıkmıştı. Şimdi Türkiye'de de iç savaş çıkarmak istediler ama bu planları tutmadı çünkü Türk halkı buna engel oldu. Film ve dizi projelerim olacak inşallah. Şu an bu konular hakkında çalışmalarım mevcut. Tüm bu süreci başından itibaren ele alan bir dizi projesi yapmayı düşünüyorum. İçinde bu terör örgütüyle savaşan kahramanların bulunduğu bir hikaye anlatmak istiyorum. Temmuz ayında bir film çalışmam olacak.
**Yönetmenlik kariyerinizde sizi en çok etkileyen isimleri bizimle paylaşır mısınız?
-Saydığınız bu isimler yönetmenlik kariyerim için çok önemlidir. Sami Şekeroğlu, Lütfi Akad, Metin Erksan, Halit Refiğ Türk sinemasının kurucu iradeleridir. Derslerimde ve sette de sık sık bahsediyorum bu büyük ustalardan. Yönetmenlik asistanlığını için fırsatım olmadı hiç. Yönetmenlik adına her şeyi sinema okulunda ders aldığım bu hocalarımdan öğrendim.
SÜPER BABA DÖNÜM NOKTASI OLDU
**Hangi projenizi kariyerinizde dönüm noktası olarak kabul ediyorsunuz?
-İlk çektiğim haftalık dizi olan 'Süper Baba' yönetmenliğimde benim için dönüm noktası olmuştur. Sinemada ise 'Kapıları Açmak' ve 'Yalancı' kariyerim için çok önem verdiğim filmlerdir.
**Türk dizileri yurtdışında büyük rağbet görüyor. Dizilerimizin bu kadar sevilmesinin sırrı sizce nedir?
-Türk dizileri, Amerikan dizi sektrönü kıskandıracak derecede büyük bir başarıya ulaşmıştı ancak bunu kaybettiğimizi düşünüyorum. Star oyuncularla değil, hikayelerle bu başarıya imza atmıştık. Hikayenin ve konseptin iyi olması çok önemlidir. Son dönemde yapılan dizilerde ise konsept yok. Güzel kadın, yakışlı erkeklere yer vererek bir diziyi sevdiremezsin.
**Türk tarihi hakkında çekilen film ve dizileri başarılı buluyor musunuz?
-Türk tarihinin her sayfasından onlarca dizi çıkar. Dünyanın en sinematografik kültürüne ve tarihine sahibiz. Bunu sinemacı olarak, en iyi 'yapamayan' da biziz. Dünyada, 'kendi tarihinin sinemasını, dramasını yapamamışlar' sıralaması yapılsa, herhalde Türk sinemacılar 1. sırada yer alır. Ruhunu doğru koyarsanız oluyor. 'Diriliş Ertuğrul' dizisi, ruhu doğru koyulduğu için başarılı oldu
**'Deli Yürek' dizisinde daha önce hiç oyunculuk tecrübesi olmayan Kenan İmirzalıoğlu'nu başrolde oynatmıştınız. Buna nasıl karar verdiniz?
-'Deli Yürek' projesinde tanınmamış bir ismi oynatmaya karar vermiştim. Başrolün altı ay içinde Türkiye'nin star olacağını da biliyordum. Kenan'ın nikah şahidi de olan kardeşim Ahmet, bu rol için Kenan'ı önerdi. Best Model olduğu için şımarıktır, ayakları yere basmıyordur diye düşünerek Kenan'la görüşmek istemedim. Ama Ahmet, 'Bu çocukta kumaş var' diye ısrar edince görüştüm. Kenan'la ilk görüşmemizde ona 'Best Model seçildiğin için sana çok kısa süre içinde popüler dizi teklifleri gelebilir. Örneğin, Sibel Can'la başrol oynaman için dizi teklifi önerebilirler. Ama sonra kaybolup gidersin. Eğer böyle bir hayatı seçmek istiyorsan bana gelme' dedim. Bir hafta sonra Kenan bana 'Abi sen nerden biliyordun, bana Sibel Can'la oynamam için teklif geldi. Kabul etmedim, ben aktör olmak istiyorum, seninle çalışacağım' dedi.
**Sizi etkileyen film ya da filmler nelerdir?
-Sinema tarihinde hit filmlerim dediğim 3, 4 tane filmim vardır. Francis Ford Coppola'nın 'Apocalypse Now' adlı filmidir. Francis Ford Coppola deyince ilk akla 'God Father' filmi gelir aslında ama 'Apocalypse Now' benim için daha çok önemlidir. İkinci olarak Roman Polanski'nin 'Tess' filmi var. Luchino Visconti'nin 'The Innocents–Masumlar' filmi sanat yönetimi açısından ders olarak okutulan bir filmdir. Ayrıca Visconti'nin son filmidir. Son olarak Emir Kusturica'nın 'Underground' filmi var. Malesef bu film Türkiye'de yanlış anlaşıldı. O dönemde (1995) Bosna Savaşı'nda bizim hassasiyetimizden dolayı. Dikkatli seyretmeyen bilinçsiz insanlar sanki bunu sanki Bosna'ya karşı çekilmiş bir film olarak algıladılar. Film 'Savaş niye vardır?' sorusunu insanlara bilinç uyandırmak amacındadır.
MEVLANA FİLMİNİ BİZ ÇEKMELİYİZ
**Konya'yı nasıl buluyorsunuz? Konya ya da Mevlana hakkında film projeleriniz var mı?
-Konya'nın dünya tarihinde çok önemli bir yeri var Selçuklu'ya başkentlik yapmış bir şehirdir. Hz. Mevlana, Şems Tebriz-i gibi değerlere sahip bir şehre gelmekten onur duyuyorum. Bir kere iki kereye mahsus değil sürekli olarak gelmeye çalışıyorum. Her geldiğimde de Mevlana Müzesi'ni ve Şems Tebrizi Türbesi'ni ziyaret ediyorum. Mevlana hakkında bir film projesi geliştirmeye çalıştım ama şu anda çok mümkün gözükmüyor. Benim için bitmiş değil sadece şu anlık dondurulmuş vaziyette. İnşallah yapacağım. Bu filmi Amerikalılar çekmek istiyor. Amerikalılara kaptırmazsak, Türkiye 'Bunu Hollywood çeker' demezse, Mevlana filmini bizim yapmamız lazım. Mevlana filmi çekmek için önce müslüman olmak, sonra da Türk olmak lazım. Yani Müslüman olmayan birisi Mevlana filmi çekemez bence. Çekmesi de yanlış olur. Bir oyuncunun gözünde hangi durumda, hangi duruşta, hangi anda, nasıl bir ifade olması lazım? Bunu anlamak için Mevlana olmak gerekmiyor ama önce Müslüman olmak gerekiyor. Müslüman olmayan bir insan, o ruhu o tasavvufu nasıl anlayacak?
OSMAN SINAV KİMDİR?
Yapımcı, yönetmen, senarist ve reklamcı. 1956 yılında Burdur'da doğdu. Türk televizyonculuğuna ivme kazandıran yapımların ve TV dizilerinin yönetmenliğini yapan Sınav, mafya, derin devlet ve siyasi ilişkiler ekseninde çektiği Kurtlar Vadisi, Sakarya-Fırat ve Deli Yürek gibi dizilerin yanı sıra Süper Baba gibi aile dizileriyle de izleyicinin beğenisini kazandı. Bugüne kadar çekilmiş olan en iyi Türk aksiyon filmi olarak nitelendirilen Pars: Kiraz Operasyonu ile de dünya gündemini de sıkça meşgul eden, toplumsal bir yara halini alan uyuşturucu konusunu işledi.