Meslek sahibi yapıyoruz

Konya Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü olarak yeni görevine başlayan Emel Tosun Akmeşe, geleneksel el sanatlarını korumak ve gençleri geleceğe kazandırarak meslek sahibi yapmak için çalışacaklarını söyledi.

Türkiye’de ilk kez 1945 yılında Ankara'da açılan ve zamanla farklı illere de yayılan Olgunlaşma Enstitüleri, büyümeye ve öğrenci yetiştirmeye devam ediyor. Farklı branşlarda kendini yetiştirme imkanı bulan öğrenciler, enstitü sayesinde hem üniversiteye yerleşebiliyor hem de meslek sahibi oluyor. Öğrencilere teorik ve pratik bilgiler vererek, beceri kazandıran Konya Olgunlaşma Enstitüsü de 23 öğretmen, 17 usta öğreticisi 300'e yakın öğrenciye eğitim veriyor.

EĞİTİMLER 2 YIL BOYUNCA SÜRÜYOR

Enstitüde eğitim almanın ise yaş sınırı yok. Olgunlaşma Enstitüsü kapsam ve faaliyetleri hakkında bilgiler veren ve daha önce yıllarca Ankara Olgunlaşma Enstitüsü'nde aktif görevlerde bulunmuş Konya Olgunlaşma Enstitüsü yeni Müdürü Emel Tosun Akmeşe, sanatsal çalışmaların gönüllülük esasına dayandığını belirtti. 2 yıllık normal eğitimin dışında hobi kurslarının da olduğunu dile getiren Akmeşe, "Enstitü eğitimimiz 2 yıl sürüyor. Öğrenciler, haftanın 5 günü eğitimini devam ettirmek zorunda. Eğitimin 1. yılında seçilen alan ile ilgili teorik bilgiler anlatılırken, öğrenciler 2. yıl haftanın 3 günü staja gidiyor, 2 günü ise okula geliyorlar. Eğitimin sonunda öğrencilerimiz, belge almaya hak kazanıyor. Bu öğrenciler; açık liseden denklik alarak, işyeri almaya hak kazanabiliyor. Hobi kursları da sabah 9.00 akşam 3.00 arası sürüyor. Kurslarımızı hafta sonu da açma imkanımız var" şeklinde konuştu.

ÜRÜNLERİMİZİ DÜNYA ÇAPINDA TANITACAĞIZ

Enstitüde kişiye özel tasarımların yapıldığını dile getiren Akmeşe, Şems-i Tebrizi'nin türbe örtüsünü yaptıklarını belirtti. Daha önce ABD'de yapılan bir defilede Selçuklu dönemine ait ürünlerin yer aldığı koleksiyonu sergilediklerini ve bu ürünlerin çok beğenildiğini ifade eden Akmeşe, şunları kaydetti: "Tasarımdan işlemesine kadar ürünlerimizi özgün ve özel bir şekilde yapıyoruz. Eserlerimizin büyük çoğunluğu alın teri akıtılarak ve el emeği ile yapılıyor. Nakış el sanatları, moda tasarım, yiyecek içecek hizmetleri branşlarımızda en iyisi olmaya çalışıyoruz. Konya Olgunlaşma Enstitüsü özellikle yiyecek içecek hizmetleri konusunda önemli bir yerde. Zaten Konya, çok geniş ve köklü bir mutfak kültürüne sahip. Bu kültürü yaşatmak ve yaymak için hız kesmeyeceğiz. Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın aşçıları, özellikle bu konuda enstitümüzden eğitim almıştır."

MİSYON VE VİZYONUMUZ FARKLI

Akmeşe, Konya'nın mistik bir havasının olduğunu, sanatsal faaliyet noktasında her türlü ihtiyaca karşılık verebilecek kadar zenginlik barındırdığını vurguladı. "Bu zenginlikten yararlanacağız, başarılı işlere imza atacağız" diyen Akmeşe, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Enstitülerin kalbi araştırma pazarlama ve tanıtımdır. Önce tema belirlenir sonra tasarım yapılır. Fakat bu tasarım çok büyük bir genişliği kapsamaktadır. Teması belirlenen ve tasarımı yapılan ürünler, atölyelere dağıtılır. Ürün son aşamaya getirildikten sonra tanıtma işlemi başlar. Tanıtma için uygun zaman ve uygun hamle beklenir. Biz bunu geliştirmeyi istiyoruz. Kurumlarla işbirliği içinde olarak, onlardan yararlanmayı arzuluyoruz. Misyonumuzun ve vizyonumuzun farklı olmasının en büyük nedeni ticari bir işletme olmayışımızdır. Zanaat değil, sanatımız ön planda. Eğitimin yanında öğrencilerimize sabrı öğretiyoruz."

EMRE ÖZGÜL

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri