Mersin Kültürlerarası Diyalog ve Düşünce Merkezi Derneği (MEKADİM) Başkan Vekili Erdoğan Günal, batan engelleme ve
ve susturulma çabalarına rağmen sevgi kahramanlarının dünyanın 160 ülkesinde barış ve hoşgörü için doğru bildikleri yolda ilerleme çalışmalarının sürdüğünü belirtti.
1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle Mersin'deki farklı kültürlerin temsilcileri MEKADİM öncülüğünde bir araya gelerek mesaj verdi. Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Ünal'ın da hazır bulunduğu etkinlikte, Akdeniz Roman Federasyon Başkanı Ali Daylam ve Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı İlyas Yazırlıoğlu ile birlikte dernek binasında basın toplantısı düzenleyen Günal, “Hepimizin üzerinde ittifak ettiği gibi bu tür günler ve haftalar, sorunlarımızın dile getirilmesine ve sevinçlerimizin paylaşılmasına vesile olmaları nedeniyle önemlidir.” şeklinde konuştu.
“DEMOKRASİDEN FERSAH FERSAH UZAĞIZ”
Uruguay Devlet Başkanı’nın, “Dünya kan ağlıyor kardeşim, hangi barıştan söz ediyorsunuz.” şeklindeki sözünü hatırlatan Günal, "Bu siteme ne kadar hak versek de yine de barışın ve huzurun peşinden koşmak zorundayız. Zira hiçbir güzel şey bedel ödenmeden elde edilemez. Huzurun ve mutluluğun da elbet bir bedeli var. Gönül ister ki insanlığın bugüne kadarki tecrübelerinden istifade edilsin ve barışın bedeli de çok ağır olmasın." dedi.
Ülkede, hem de yeni Türkiye söylemlerinin dillere pelesenk edildiği şu günlerde, barış ve huzurdan, barış ve huzurun temeli olan hukuk ve gerçek demokrasiden fersah fersah uzak olunduğuna işaret eden Günal, şöyle devam etti: "Güçlükle elde edilen hukuki ve demokratik kazanımlar, maalesef birtakım kişisel beklentilere ve kazanımlara feda edilmek istenmektedir. Barışın sigortası olan hukuk kültürü içselleştirilmediği gibi yazılı hukuk kuralları bile, bilerek ve isteyerek göz ardı edilmektedir. Öte yandan, demokrasinin özü ve içeriği boşaltılmakta ve demokrasi basit bir sayısal üstünlük olarak algılanmaktadır. Hiç şüphesiz demokrasiyi ve hukuku içselleştirmiş ülkeler de bu seviyelere kolay gelmemişlerdir. Yukarıda da ifade ettiğim gibi, insanca yaşam ve evrensel hukuki değerlere ulaşmak için pek çok bedeller ödenmiş ve anayasal demokratik yönetimler ancak böyle kurulabilmişlerdir. Ancak bizim gibi geriden gelen ülkelerin bu noktada bir şansı olmalı ve o ülkelerin tecrübelerinden etkin bir şekilde faydalanmasını bilmeliydik."
“BU ÜLKENİN EVLATLARI SUSTURULMAYA ÇALIŞILIYOR”
Tecrübelerin görmezden gelinerek insanlara bedeller ödettirildiğine vurgu yapan Günal, şunları kaydetti: "Tabiri caizse, milletin enerjisi toprağa verdirilmektedir. Bu kapsamda dünyanın 160 ülkesinde barış ve huzur türküleri söyleyen ve büyük hüsn-ü kabul gören bu ülkenin evlatları da bir şekilde susturulmaya çalışılmaktadır. Ancak o güzel insanlar yaptıklarından emin oldukları içindir ki barışı ve sağduyuyu engellemeye yönelik bu girişimlere kulaklarını tıkayıp, doğru bildikleri yolda yürümeye devam etmektedirler. Bu ve benzeri barış arayışları, bizlerin de şehrimizde barış ve huzur adına daha güçlü girişimlerde bulunmamıza vesile olmaktadır." Yazırlıoğlu, Ünal ve Daylam da 1 Eylül Dünya Barış Günü nedeniyle duygularını paylaştı.
CİHAN