En güçlü silah kitabım (11)
İlim adamlarımız, ilmi tarif ederken; “El ilmü tasnifün-ilim tasniftir*” demişlerdir. Fizik ve kimya formülleri bu tasnifin harfler ve rakamlarla ifadesidir. Medyanın da tasnif edilmesi (sınıflandırılması) onun anlaşılmasını kolaylaştıracaktır.
Her kes kendine göre bir tasnif yapabilir. Ben medyayı;
- Yazılı medya (gazeteler, dergiler, bültenler gibi)
- Sesli medya (radyo, teyp gibi)
- Görsel (görüntülü) medya (televizyon, videolar, internet) ve sosyal medya (facebook, twitter, linkedin, you tube gibi) olarak yapacağım.
Yayınları açısından ise medya;
- Ulusal medya (Daha çok İstanbul’da toplanmışlardır. Yayınları bütün ülke genelinden takip edilmektedir)
- Mahalli (yerel) medya olarak sıralayabiliriz.
Hitap ettikleri toplumun fikri yapısına göre medya;
- Sağcı (liberal – kapitalist) medya
- Solcu (sosyal demokrat) medya
- İş birlikçi medya (daha çok kapitalist medya benzer)
- Milli medya (milletin değerlerini kendine ölçü alan medya) diyebiliriz.
Bu haberi ve resmi ancak gerçek milli medya yazabilir. Sahte şeriatçı veya komünist medya bu başlığı atamaz, böyle bir resmi basamaz.
Diğer iletişim vasıtaları;
- Müslümanların ezanı, Hıristiyanların çanı…
- Sinema, tiyatro
- Belediye hoparlörleri, Münadiler (tellallar)
- Telefon (sabit ve cep telefonları)
- Kitaplar, broşürler, el ilanları, reklam panoları, duvar takvimleri v.b.
Sahiplerine göre medya denilince;
- Gayri milli medya (Yabancıların çıkardıkları medya)
- İşbirlikçilerin medyası (yapıları yabancılara göre ayarlı medya)
- Milli medya (ülkenin ve milletin menfaatlerini ön planda tutan medya) guruplarına ayırabiliriz.
NASIL SARIP SARMALANIYORUZ
Bazı okuyucularımın bu tasnife itirazları olacağını tahmin ediyorum. Bunlar; “Aynı ülkede çıkan ve yayınlanan medya böyle milli medya, gayri milli medya ve işbirlikçi medya diye tasnif edilir mi?” diyeceklerdir.
Olayı biraz daha ileriye götüreceğim ve konunun daha iyi anlaşılması için bizim gibi bir Müslüman ülkede (mesela Mısır) medya nasıl şekillenir?
Dünyayı kontrolüne almak ve tüm insanlığı kendine köle yapmak isteyen Irkçı emperyalizm (Siyonizm) daha önceleri yaydığı siyasi fikirlerin tesirini o ülkede görmektedir. Yani o ülke insanının bir kısmı kapitalizme, bir kısmı ırkçılığa, bir kısmı liberalizme, bir kısmı komünizme, bir kısmı ılımlı İslam’a, bir kısmı da şeriatı yaşamaya meyletmiş olmaktadır. Ama şurası kesindir ki Müslümanlardan bir kısmı hayatını İslam’a göre tanzim etmeyi ve sosyal boyutta Milli Görüş’e göre hareket etmeye çalışmaktadırlar. Bu sağlam bünye her zaman ve her yerde olacaktır.
Irkçı Emperyalistler, önce o ülkenin bir sosyal haritasını çıkartırlar. Hangi fikrin o ülkede ne kadar olduğunu tespit ederler. Sonra kesenin ağzı açılır ve her fikir mensuplarından medya işlerine meraklı ve kendileri ile iş birliği yapabilecek insanlar tespit edilir. Bu adamların birçoğu işin arkasında kim veya kimler olduğunu bilmeyebilir. Ama şurası bir gerçektir ki milyarlar harcayarak televizyonlar kurulur, gazeteler çıkartılır.
Yayınlanan Komünist medya, hep Komünizmden bahseder. Irkçı medya kendi ırkının üstünlüğünden dem vurur. Şeriatçı medya Allah’tan, Peygamber’den, Kur’an’dan ve şeraitten bahseder. Böylece o ülkede sosyal gücü olan kesimler, kendilerine bağlanır.
O ülkenin idealist insanları da bin bir gayretle kendi medyalarını yayınlarlar. Ortada aynı fikri yapıya hitap eden en az ikişer medya bulunur.
Halkın bunlardan hangisinin gerçek hangisinin sahte olduğunu anlaması için bir seçim geçirmesi yeterlidir. Seçim arifesine kadar bu birbiriyle güya kavgalı medya kuruluşları, bir de bakarsınız ki iktidara getirilmek istenen aynı siyasilerin tanıtılması ve seçtirilmesi için ağız birliği yapmışlardır.
- Prof. Dr. Necmettin Erbakan