2001 yılında bir grup Konya'lı abimiz ile birlikte Ramazan umresi yapma imkanımız olmuştu. Ramazan'ı mukaddes beldelerde geçirmenin lezzetini tattık. Hâlâ o lezzeti arar dururum. Orayı görüp de aramayan yoktur zaten.
**
Giden herkesin ortak bir görüşü vardır; "Medine farklı...". Gerçekten de öyle. Medine Peygamber Efendimiz'i içinde barındırmasının tecellisiyle kendine âşık ediyor. Orucu, iftarı, namazı hepsinden ayrı bir tat alıyorsunuz...
**
Ramazan'da ikindi vakitlerine kadar tenha olan sokaklar akşam saatlerine doğru şenlik alanına dönüyor. Medine'de Ramazan ayının en dikkat çekici özelliği Mescid-i Nebevî'deki iftar sofraları... Medine'de yaşayan aileler, mukaddes şehrin misafirlerini iftarda ağırlamak için sofralar açar. Bu aileler kurdukları yüzlerce sofraya gelen cemaati davet etmekte birbirleriyle yarışırlar.
**
Mescid-i Nebevi'ye girer girmez kolunuza girip kendi sofrasına götürmek isteyenlerle karşılaşırsınız. Ayette geçen "Hayırda yarışın" ifadesinin hakkını vermeye çalışırlar. "Bizim soframıza otursun da hayırdan biz nasiplenelim..."
**
Mescid içindeki sofralar dış avludakilere nazaran daha sade. Serilen sofraların üzerine iftara kısa süre önce Efendimizin sünneti üzere taze hurma, ekmek, yoğurt ve dukka adı verilen leziz bir baharattan oluşan ikramlar diziliyor. Taze hurma buzluktan yeni çıkarılmış...
**
Ezanın okunmasına yakın bir uğultu, dillerde dualar. Sanki gökten nur yağıyor... Ve ezan başlıyor. Dualar tamamlanıp oruçlar açıldımı bir sessizlik oluşuyor. Kısa süre sonra sofralar hızla toparlanıp saf tutuluyor...
**
Namaz sonrası ailelerin evlerinden getirdiği termoslarda çay ve kendilerine has kahvesi mırralar çiliyor. Bir ailenin yanına gidip çay isteyebilirsiniz, güler yüzle ikram ediyorlar. Çocuklar oturan grupların arasından koşturuyor, Mescid'e neşe katıyorlar...
**
Mescid-i Nebevi'de teravih televizyonlardan da izlenebiliyor. Efendimiz'in huzurunda o müthiş kıraatla teravihi siz hayal edin. Gün teravihle bitmiyor...Gece yarısında kılınan Teheccüt namazı ile Rabb'in huzuruna çıkıyorsunuz tekrar. Namazda imam efendi bir duaya başlar, göz yaşı sel olur.
**
13 yıl önce yaşadığım bu manzara tarif edilemez bir şekilde kendine çekiyor. O yaşta kıymetini az bilmişim diyorum; keşke bir daha gidebilsek... Mevlâ herkese nasip etsin...