Saadet Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı Mahmut Kılınç
‘güle Güle Diyoruz’
Değerli hemşehrilerim,
Ülkemiz şu anda çok zor bir süreçten geçmektedir. Gerek maddî gerekse manevi yönden sıkıntılı günler yaşamaktayız.
Milli Eğitimde yıllardır belli bir politikamız yok. 20 yıldır bu hükümet döneminde de net bir eğitim programı ortaya konulmadı. Çok sayıda bakan değişikliğine rağmen hâlâ deneme yanılmalar ve yanlışlıklar bitmiş değil.
Devlet sözde ders kitaplarını öğrencilere ücretsiz veriyor ama öğretmenler verilen kitapları yetersiz gördüğü için bir veya birkaç tane yardımcı kitap aldırmakta. Böylece milli servet boşa gitmektedir.
İmam Hatip okullarının ülkemizin dört bir yanında yaygınlaştı. Hatta Hafız İmam Hatip okulları da çoğaldı. Bunlar ilk bakışta göğsümüzü kabartıyor. Ancak ülkemizde alkollü içki tüketimi, uyuşturucu kullanımı, faizcilik, kumar, hırsızlık, cinayet, ahlâksızlık ve fuhuş, gasp, dolandırıcılık gibi olaylar Türkiye Cumhuriyeti tarihinin bu zamana kadar görülmemiş en üst seviyesinde.
Diğer taraftan geçimsizlik, boşanmalar, ticari anlaşmazlıklar, toplumda güvenin kaybolması, komşuluk ve akraba ilişkilerinin iyice azalması… Her türlü olumsuzluklar insanları psikolojik ve sosyolojik yönden etkilemekte, bunalımlı, gergin bir hâle getirmektedir. Gergin olan fertler huzursuz aile ve toplumu oluşturmakta, dolayısıyla huzursuz bir ülke manzarası karşımıza çıkmaktadır. Huzurlu bir fert, aile, toplum ve ülkenin oluşması ise ‘Önce Ahlâk ve Maneviyat’ düsturuyla çalışmaktan geçer. İnsanımız küçük yaştan itibaren bu düsturla eğitilirse evinde, işinde, resmî kurumlarda bu düstur hâkim olursa işinde hile yapmaz. ‘Ahlâk ve Maneviyat’ düsturuyla eğitilen bir insan hırsızlık yapamaz, kumar oynayamaz, cinayet işleyemez, ahlâksızlık yapamaz, faiz yiyemez, rüşvet yiyemez, devletin malını ve parasını çalamaz, yakınlarına peşkeş çekemez.
Eğer ülkemizdeki her türlü olumsuzluğun ortadan kalkmasını ve kaliteli insan yetiştirmeyi istiyorsak, ahlâkî ve manevi değerlere dayalı bir eğitim uygulamalıyız. Bu da ancak Millî Görüş iktidarıyla; yani Saadet Partisi iktidarıyla mümkündür.
Bir diğer mühim problemimiz ise görsel eğitim-iletişim araçları. Bugün devlet televizyonları dâhil tüm TV kanalları, toplumu sürekli olarak ifsat etmektedir. Yayınlanan program ve dizilerin büyük çoğunluğu insanımızın ahlâkını bozmaya yöneliktir. Geçmişte anne, baba, evlat, torunun aynı anda seyretmeye utandığı programlar, topluma yıllarca seyrettirilerek normalleştirilmiştir. TRT Genel Müdürü sakallı, RTÜK Başkanı sakallı ama TRT’nin haber spikerleri toplum ahlakına uygun olmayan kıyafetlerle program sunuyor. Öte yandan yayınlanan tarihi diziler, vurdulu kırdılı sahneler ile toplumu germekte, aslına uygun olmayıp gerçekleri saptırmaktadır. Bizim elektrik faturalarımızdan TRT payı olarak ücret kesilmekte ama bizim değerlerimize aykırı programlar yapılmaktadır. Gerek TRT gerek özel TV kanalları gece gündüz iktidar yanlısı yayınlar yapmakta, diğer partilerin haberlerini vermemektedir. TRT payları herkesin faturasından kesiliyorsa her görüşün haberinin de verilmesi gerekir.
Son zamanlarda gelen zamlar ile toplumun alım gücü iyice azalmış, geçim sıkıntısı had safhaya ulaşmıştır. Hükümet, bunun sebeplerini araştırıp çare bulacağı yerde, ‘Fırsatçılar’ diyerek marketçiyi ve komisyoncuyu suçlamakta, ‘Fahiş’ fiyat demektedir. Sen akaryakıtı, elektriği, doğal gazı, oto gazı, suyu, telefonu, interneti, gübreyi, zirai ilacı maliyetine göre kat kat fazlasına vatandaşına satarsan bu fahişin de ‘fahişi’ olur. Ayrıca devletin vergi tahsilinde adaletli olup, yandaş firmalara vergi affına son vermelidir. İsraflardan kaçınmalı, öncelik sırasına göre her sahada üretime yönelik yatırım yapılmalı, maddi ve manevi alanda kalkınarak İslam ülkelerine lider ülke konumuna gelmeli, Avrupa ve Amerika’nın güdümünden bir an önce çıkmalıyız.
Mevcut iktidara hayırlı hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Ama hizmetlerinden fazla olan tahribatlarının da ülkemize daha çok zarar vermemesi için onlara ‘Güle Güle’ diyoruz. “Ama onlar da giderse kim gelecek?” veya “Kime oy vereceğiz?” diyenlere de “Millî Görüş’ün temsilcisi ve Prof. Necmettin Erbakan’ın mirası Saadet Partisi’ne” diyoruz.
Saadet iktidarında buluşmak üzere… Sağlıcakla kalın.