TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Nevzat Ersan, “Maalesef bugün kentsel dönüşüm rantsal dönüşüm olarak nitelendirilmekte. Çok önemli adımlarda atıldığını söylemekte mümkün değil.”dedi.
Ersan, yaptığı açıklamada, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin oluştuğu bölgelerde etkinlikler düzenlemek için buralarda olduklarını belirterek, “Bu gece saat 02.00'de İzmit'te bir toplantı ve akabinde anıta bir yürüyüşümüz olacak. Saat 03.02'de de anıtta bir anma gerçekleştireceğiz.”diye konuştu.
Amaçlarının depremi unutturmamak olduğunun altını çizen Ersan, şöyle devam etti: “Siyasi erklere depremi her fırsatta anlatabilmek adına biz 10 yıldır buralardayız. Bu deprem gerçeğini hepimiz biliyoruz. Bu gerçekle birlikte yaşamayı da öğrenmeliyiz ve siyasi iktidara bu depremi unutturmamak, İnşaat Mühendisleri Odası olarak bu deprem gerçeğini unutturmamak üzere 10 yıldır deprem bölgesinde bu tür etkinliklerimiz var. Bölge halkının acılarını paylaşıyoruz ama ateş düştüğü yeri yakar. Biz onların ne denli mağdur olduklarını biliyoruz. Bu saatten sonra depremle ilgili önemli adımlar atılması gerektiğini kamu görevlilerine hatırlatmak istiyoruz.”
Ersan, siyasi iktidarın mühendislik mesleğini itibarsızlaştırdığını iddia ederek, “Ülkemiz bir deprem gerçeğiyle yaşadığını bildiğimiz noktada, nitelikli, sağlıklı, deprem güvenlikli yapılar yapmak bizim görevi olmalıdır. Biz inşaat mühendisleri her zeminde, her şartlarda sağlıklı ve güvenlikli yapı yapmanın mümkün olduğunu söylüyoruz. Siyasi iktidar maalesef mühendislik mesleğini itibarsızlaştırmak suretiyle ülkenin deprem gerçeğini bilerek, görerek mühendislik mesleğini itibarsızlaştırıp insanları mağdur edecek bir deprem gerçeği ile yüz yüze bırakmaktadır. Mühendislik hizmeti almış her yapı deprem gerçeğinde ayakta durabilir. Hiç bir problem yaşanmayabilir. Gerekli mühendislik hizmeti almamış yapıların deprem gerçeği olmadan bile ayakta durmalarının mümkün olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu nedenle inşaat mühendisliği mesleğinin ne kadar önemli olduğunu, odaların ve mesleğin itibarsızlaştırılmasını kabul etmemiz mümkün değildir.”şeklinde konuştu.
Ersan, sağlıklı, işlevsel, nitelikli, deprem güvenlikli yapı üretmek, yapmak ve denetlemek için var olduklarını anlattı ve ekledi: “Ama siyasi iktidar bunu itibarsızlaştırmak ve mesleği ayaklar altına almak suretiyle bizlerden ziyade vatandaşlarımızı mağdur etmektedir. Bu deprem gerçeğini bilerek, görerek, anlatmak durumundayız.” Ersan, 1999 Marmara Depremi'nden sonra hükümetin iki adım attığına vurgu yaparak, şunları kaydetti: “Birincisi yapı denetim ikincisi kentsel dönüşüm. Yapı denetim ülkemizde maalesef niteliklerini kaybetmiştir. Nitelikli yapı denetimi ülkemizde yapılmamaktadır. Biz yıllardır 2001'de çıkan yapı denetim yasasında olması gereken hususları siyasi erklerle paylaştık. Yapı denetim yasasının sil baştan yeniden yapılması gerek. Çünkü önemli olan yapım sürecinde nitelikli yapı yapımını sağlamaktır. Bunu sağlayamazsanız deprem güvenlikli yapı üretmeniz, mühendislik hizmeti almanız mümkün değildir. Kentsel dönüşüm maalesef bugün her ne kadar afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi için hazırlanan yasayla çıktı. Van Depremi'nden sonra artık deprem güvenlikli olmayan yapıların artık elden geçirilip deprem güvenlikli yapılar haline dönüştürülmesi amaç edinilmişti. Ama maalesef bugün kentsel dönüşüm bugün rantsal dönüşüm olarak nitelendirilmekte. Çok önemli adımlarda atıldığını söylemekte mümkün değil. Kentsel dönüşüm yasası şu anda işlevsel olarak halkımızın ihtiyacını görebilecek bir niteliğe sahip değil.”
CİHAN