Toplumun temeli ailedir. Aile hangi toplumda şekillenmişse o toplumun değer yargıları aile yapısının genel şeklini çizer. Bu şekil dışına çıkmış aile yapısı o toplumda yadırganır.
Bizim kültürümüzdeki aile tanımlamasında aileye atfedilen kutsi değer ölçüleri vardır. Müslümanların kutsal kitabında bu birliktelikler övülmektedir. İşte misal bir ayet: “O’nun (varlığının ve birliğinin) delillerinden biri de kendilerine meyledip ülfet edesiniz diye kendi cinsinizden size eşler yaratması ve aranızda bir muhabbet ve şefkat kılmasıdır. Şüphesiz ki bunda tefekkür eden bir topluluk için nice deliller vardır.” (Rum S,21) Aile içinde gerçek saadetin olması ancak ilâhi emirlerin yerinden oynatılmadığı en azından genel kriterlerin muhafaza edildiği zeminlerde gerçekleşebilir. Eskiden beri kendi kültürel birikimlerimizin yaşandığı ailelerde huzur ve mutluluk mevcuttu. Fakat günümüzde değer kaybı yaşayan ailelerde maalesef bir türlü huzur ve mutluluk temin edilememekte.
Pek tabi bunda birçok sebep var. İçinde yaşadığımız modern çağın getirileri herkesi fert olarak ciddi manada etkiledi. Evliliklerde beklentiler yükseldi. Çağın teknik donatıları evliliği külfete bindirdi. Modern yaşamın getirdiği lüks hayat aile kurma yaşını yukarı çekti. Bunun neticesinde evlilik öncesi yapılanan ahlâkî bir yozlaşma yaşandı, yaşanıyor. Bu ahlâkî yozlaşma toplumda yerleşik olarak genel kabul görmüş davranış modellerini olumsuz etkiledi. Kadının çalışma hayatının içine son derece hızla dalışı kendisinin kadınlığından ve anneliğinden çok şeyler kaybettirdi. Kadın hayatının her safhası için ayrı ayrı tavizler verirken (şahsiyetinden, bedeninden, parasından, sevgi ve fedakârlıklarından, sadakatinden) erkekte (onurundan, şahsiyetinden, şerefinden, benliğinden, ciddiyetinden, vakarından) pek çok tavizler verdi. Kadın özgürleştikçe erkekler de buna çanak tuttukça yuvalar eski huzurunu kaybetti. Erkekler kadını her boyutlu kullandıklarından bir türlü hakiki mutluluğu yakalayamadı.
Aile iki karşı cinsin ilâhi ve resmi nikâh akdi ile hayatlarını birleştirdikleri ortak kullanım alanıdır. Bu ortak kullanımda ne kadar çok ortak paydalar varsa aile içinde uyum ve düzen, huzur ve mutluluk tesis edilmesi daha kolay olur. Ancak aileyi oluşturan kadın ve erkek ayrı ayrı bireysellik güdüyorlarsa ‘biz’ merkezli değil de ‘ben’ merkezli takılıyorlarsa o ailede mutluluk kesintiye uğrar. Ailede hakiki mutluluğu temin edici; sevgi, saygı, fedakârlık, sabır, anlayış, sadakat temel duygu öğeleridir. Aileyi ayakta tutan bu değerler ne yazık ki ucundan kıyısından kırpıla kırpıla kayba uğramıştır. Bugün insanların güzel duygu birikimlerini zaafa uğratan şeyler o kadar fazlalaşmıştır ki insanın içinde yaşadığı toplumun yanlışlıklarından ve kötülüklerinden etkilenmemesi gayet zordur. Eskiden yeni bir aile kurmak kolaydı, çocuk yetiştirmek kolaydı. Çünkü o zamanlar bugünkü gibi insanları etkileyecek oluşumlar yoktu. Çağ yenilendikçe eskiyen teknoloji beğenilmiyor ama eski insanlar aranıyor, özleniyor. Eskiden TV, bilgisayar, internet yoktu. Bunlar doğru kullanılmadığından asrın insanların ruhlarını kir deryasına bulamakta. Kirlenen ruhlarınsa arınacak zemini aramaya ne zamanı ne de mecali var. Eskiden ailelerde geçen kurallar ve teknikler şimdi geçmeyen akçe konumunda. İlla aileler çağın donatılarından bir şekilde istifade etmek durumundalar. Bu artık kaçınılmaz. O halde aileyi yeniden yapılandırmada modern hayatın kazanımlarını kullanarak terk ettiğimiz güzel değerleri tekrar sahiplenerek ilmin ve bilimin sunduğu yeni bilgilerden faydalanmak en iyi çözüm yolu gibi görünüyor kanaatini taşıyoruz.
Bu hususta işte siz kıymetli okurlarımıza bir fırsat, Meram Belediyesinin organize ettiği her ayın son haftası icra edilecek olan “Aile Eğitim Seminerleri” (sadece hanımlara) başlıyor. Yukarıdan beri sayıp döktüğümüz aileye ait ne varsa yeniden bilgi donanımlarıyla yapılanmaya ne dersiniz? Bilgi, ilim, hikmet müminin yitik malıdır. Onu doğru yerlerden alarak içinde yaşadığı toplumu olumlu yapılandırmada temel taş konumunda olan hanımlarımızın büyük katkılarının olacağı fikrindeyiz. 28 Aralık 2009 Pazartesi günü saat: 12.00-15.00 arası Meram Konevi Kültür Merkezinde icra edilecek Aile Eğitim Seminerimize tüm hanım kardeşlerimizi davet ediyor teşriflerini bekliyoruz efendim. Hayırla kalın.
Bizim kültürümüzdeki aile tanımlamasında aileye atfedilen kutsi değer ölçüleri vardır. Müslümanların kutsal kitabında bu birliktelikler övülmektedir. İşte misal bir ayet: “O’nun (varlığının ve birliğinin) delillerinden biri de kendilerine meyledip ülfet edesiniz diye kendi cinsinizden size eşler yaratması ve aranızda bir muhabbet ve şefkat kılmasıdır. Şüphesiz ki bunda tefekkür eden bir topluluk için nice deliller vardır.” (Rum S,21) Aile içinde gerçek saadetin olması ancak ilâhi emirlerin yerinden oynatılmadığı en azından genel kriterlerin muhafaza edildiği zeminlerde gerçekleşebilir. Eskiden beri kendi kültürel birikimlerimizin yaşandığı ailelerde huzur ve mutluluk mevcuttu. Fakat günümüzde değer kaybı yaşayan ailelerde maalesef bir türlü huzur ve mutluluk temin edilememekte.
Pek tabi bunda birçok sebep var. İçinde yaşadığımız modern çağın getirileri herkesi fert olarak ciddi manada etkiledi. Evliliklerde beklentiler yükseldi. Çağın teknik donatıları evliliği külfete bindirdi. Modern yaşamın getirdiği lüks hayat aile kurma yaşını yukarı çekti. Bunun neticesinde evlilik öncesi yapılanan ahlâkî bir yozlaşma yaşandı, yaşanıyor. Bu ahlâkî yozlaşma toplumda yerleşik olarak genel kabul görmüş davranış modellerini olumsuz etkiledi. Kadının çalışma hayatının içine son derece hızla dalışı kendisinin kadınlığından ve anneliğinden çok şeyler kaybettirdi. Kadın hayatının her safhası için ayrı ayrı tavizler verirken (şahsiyetinden, bedeninden, parasından, sevgi ve fedakârlıklarından, sadakatinden) erkekte (onurundan, şahsiyetinden, şerefinden, benliğinden, ciddiyetinden, vakarından) pek çok tavizler verdi. Kadın özgürleştikçe erkekler de buna çanak tuttukça yuvalar eski huzurunu kaybetti. Erkekler kadını her boyutlu kullandıklarından bir türlü hakiki mutluluğu yakalayamadı.
Aile iki karşı cinsin ilâhi ve resmi nikâh akdi ile hayatlarını birleştirdikleri ortak kullanım alanıdır. Bu ortak kullanımda ne kadar çok ortak paydalar varsa aile içinde uyum ve düzen, huzur ve mutluluk tesis edilmesi daha kolay olur. Ancak aileyi oluşturan kadın ve erkek ayrı ayrı bireysellik güdüyorlarsa ‘biz’ merkezli değil de ‘ben’ merkezli takılıyorlarsa o ailede mutluluk kesintiye uğrar. Ailede hakiki mutluluğu temin edici; sevgi, saygı, fedakârlık, sabır, anlayış, sadakat temel duygu öğeleridir. Aileyi ayakta tutan bu değerler ne yazık ki ucundan kıyısından kırpıla kırpıla kayba uğramıştır. Bugün insanların güzel duygu birikimlerini zaafa uğratan şeyler o kadar fazlalaşmıştır ki insanın içinde yaşadığı toplumun yanlışlıklarından ve kötülüklerinden etkilenmemesi gayet zordur. Eskiden yeni bir aile kurmak kolaydı, çocuk yetiştirmek kolaydı. Çünkü o zamanlar bugünkü gibi insanları etkileyecek oluşumlar yoktu. Çağ yenilendikçe eskiyen teknoloji beğenilmiyor ama eski insanlar aranıyor, özleniyor. Eskiden TV, bilgisayar, internet yoktu. Bunlar doğru kullanılmadığından asrın insanların ruhlarını kir deryasına bulamakta. Kirlenen ruhlarınsa arınacak zemini aramaya ne zamanı ne de mecali var. Eskiden ailelerde geçen kurallar ve teknikler şimdi geçmeyen akçe konumunda. İlla aileler çağın donatılarından bir şekilde istifade etmek durumundalar. Bu artık kaçınılmaz. O halde aileyi yeniden yapılandırmada modern hayatın kazanımlarını kullanarak terk ettiğimiz güzel değerleri tekrar sahiplenerek ilmin ve bilimin sunduğu yeni bilgilerden faydalanmak en iyi çözüm yolu gibi görünüyor kanaatini taşıyoruz.
Bu hususta işte siz kıymetli okurlarımıza bir fırsat, Meram Belediyesinin organize ettiği her ayın son haftası icra edilecek olan “Aile Eğitim Seminerleri” (sadece hanımlara) başlıyor. Yukarıdan beri sayıp döktüğümüz aileye ait ne varsa yeniden bilgi donanımlarıyla yapılanmaya ne dersiniz? Bilgi, ilim, hikmet müminin yitik malıdır. Onu doğru yerlerden alarak içinde yaşadığı toplumu olumlu yapılandırmada temel taş konumunda olan hanımlarımızın büyük katkılarının olacağı fikrindeyiz. 28 Aralık 2009 Pazartesi günü saat: 12.00-15.00 arası Meram Konevi Kültür Merkezinde icra edilecek Aile Eğitim Seminerimize tüm hanım kardeşlerimizi davet ediyor teşriflerini bekliyoruz efendim. Hayırla kalın.