Prof. Dr. İsmail Şen, vatandaşların hastalıklı kurbanı nasıl anlayabileceğini anlattı. Şen, kurbanlık hayvanın etinde oluşan sarı lekelere dikkat edilmesi gerektiğini ve bu et parçalarının kontrol ettirilmesi gerektiğini söylüyor
Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi İç Hastalıklar Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Şen, Kurban Bayramı öncesi sağlıklı bir kurbanlık hayvanın nasıl olması gerektiği ve hastalıklı hayvanlardan insanlara geçebilecek hastalıkların neler olduğu konusunda uyarılarda bulundu. Türkiye'de hayvanların eskisinden daha güzel bir ortamda nakillerinin yapıldığını söyleyen Şen, “Artık belediyelerin de hayvan satışı yaptırdığı yerlerde veteriner hekimler hayvanları belli aralıklar ile kontrol ediyor. Hasta olan ve kesime uygun olmayan hayvanların hayvan pazarlarına girmesine Müsaade edilmiyor. Geçmiş yıllara oranla son yıllarda daha kontrollü hayvan satış alanları oluşturuldu. Bunların yanında hayvan nakilleri de daha dikkatli yapılıyor. Menşei şahadetnamesi olmayan hiçbir hayvanın naklinin yapılmasına izin verilmiyor. Nakil yapılmadan önce veteriner hekim hayvanları kontrol ediyor ve bu şekilde hayvanın nakil olup olamayacağına karar veriyor” dedi. Gebe olan hayvanları vatandaşın nasıl anlayabileceği konusunda ipuçları veren Prof. Dr. İsmail Şen, “Vatandaşlar çıplak gözle hayvanların gebe olup olmadığını anlayamaz. Bu hususa satıcılar da özellikle dikkat ediyor. Artık kimsenin vicdanı gebe hayvanı satmaya el vermiyor. Ama bazen erkek hayvanlar ile aynı ortamda kalan hayvanlar gebe kalmış olabiliyor. Bu şekilde gebe kalarak hayvan pazarına yanlışlıkla getirilmiş olan hayvanların gebelik süresi 1-2 aylık ise bunu vatandaşların çıplak gözle anlaması mümkün değil. Bunu ancak veteriner hekimler çeşitli kontroller yaparak anlayabilirler. Gebe hayvan 5-6 aylık oldu ise bu hayvanın meme dokusundaki büyümeye bağlı olarak gebe olduğu anlaşılabilir” diye konuştu. Şen, fakültelerine böyle bir istekle gelen vatandaşların hayvanlarına da inceleme yaptıklarını belirtti.
HAYVANIN ÖNÜNE SU VE YEM KOYUN
Hasta kurbanlık hayvanın nasıl anlaşılabileceği konusunda tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Şen, “Alınacak olan hayvanın önüne su ve yem koymak gerekiyor. Hayvanın önüne konulan yemi ne kadar zaman içerisinde tükettiği önemli. Sağlıklı olan hayvanın önündeki yemi ve samanı yemeye sempatisi olacaktır ve kısa bir sürede bunu yiyecektir. Ama hastalıklı hayvan önündeki yemi ve samanı yemek isteyecektir ama sadece bakacak ve yiyemeyecektir. Eğer hayvan yemiyorsa veteriner hekim tarafından mutlaka kontrol edilmesi gerekir. Bizim için en önemli şey yem tüketimidir. Yem tüketiminin azalıyor olması ya da hayvanın yemini tüketmediğinden dolayı zayıflıyor olması hastalığın belirtisidir. Bunların dışında hayvanın ateşinin olup olmadığı, gözlerinin görünüp görünmediği, hayvanın dış uyarılara karşı tepki verip vermemesi, mide hareketlerinin olup olmaması bunlar hayvanın hasta olup olmadığını belirten davranışlardır” ifadelerini kullandı. Şen, kamyonlarda uzun yoldan gelen hayvanların yorgunluktan dolayı, önüne konulan yemi yemeyip suyu içebileceğini ancak bunun hastalık sebebi sayılmaması gerektiğini, bu hayvanların 24 saat sonra yem tüketimini gerçekleştirebileceğini sözlerine ekledi.
ETTE SARI LEKE VARSA KONTROL ETTİRİLMELİ
Vatandaşı kestiği kurbanın etinde sarı lekenin olup olmadığını da dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Şen, “Etin üzerinde bulunan sarı lekelerin nerelerde olduğu önemlidir. Bazın hayvana verilen serum, antibiyotik gibi iğnelerden dolayı iğnenin vurulduğu yerde sararmalar olabilir ya da kararmalar meydana gelebilir. Ama etin komplesinde bir sarılık varsa bu hayvanın hasta olduğunu gösterir. Vatandaşlar kestiklerin hayvanın üzerinde sarılık görürler ise bunu mutlaka kontrol ettirmelidirler” dedi. Şen, hayvanlarda bulanan hastalıkların bazılarının insanlara da geçebileceğini belirtti. Prof. Dr. Şen, “Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar var. Ama her akciğer hastalığı da insanlara bulaşmaz. Veremli bir kurbanın etini tüketirsek bu hastalığın insana geçme olasılığı daha yüksektir” ifadelerini kullandı.
FAZLA TUZ HAYVANI ÖLDÜRÜR
Hayvanları daha kilolu göstermek için önce tuz yedirip, daha sonra da hayvana fazlaca su içerilmesinin yanlış oluğunu da belirten Şen, “Hayvanlara önce tuz yedirip daha sonra da su tükettirirsek, bu hayvanın yem tüketimi azalacaktır. Buna paralel olarak da akciğer ve beyinde şişmeler oluşur. Tuz sodyum içerdiği için vücudun belli yerlerinde su toplanıyor. Buna bağlı olarak da ödemler gelişiyor. Oluşan ödemden dolayı da hayvanda durgunluk oluşuyor. Bu durgunluk hayvanın ölümüne dahi sebep olabilir. Bu riski besicilerimizin göze almaması gerekir” diye konuştu.
MUSTAFA ÖZÇELİK