Kurallar değişti, mertlik bozuldu

1951 yılında yapılan ilk Akdeniz Oyunlarında Türkiyeye ilk altın madalyayı getiren milli güreşçi Bayram Şit, bugün uygulamada olan kararların güreşin doğasına aykırı olduğunu söyledi.

1930’da Denizli’nin Acıpayam ilçesine bağlı Akşar köyünde dünyaya gelen ve Türkiye’ye 1 olimpiyat şampiyonluğu, bir de dünya ikinciliği kazandıran Şit, güreşin bugünkü durumunu değerlendirdi. İtalya’nın Pescara kentinde devam eden 25. Akdeniz Oyunları’nın takip ettiğini belirten Şit, “Günümüzde rakipler hiç puan alamadığında yazı tura atıp, birine diğerinin bacağını tutma hakkı veriliyor. Biz zamanında o bacağı tutmak için ne enerji sarf ederdik” dedi.

Bu tür kuralların güreşi kibarlaştırdığını ve modernleştirme amacıyla yapılan değişikliklerin güreşin doğallığını bozduğunu vurgulayan Şit, “Bugün izlediğim müsabakalar bana samimi gelmiyor. Biz 15 dakika boyunca güreşirdik. Rakibini ya yenerdin, ya da ona yenilirdin, arası yoktu. Şimdi 2-3 dakika güreşip yoruluyorlar. Artık pek tadı tuzu, o eski heyecan kalmadı” diye konuştu. Şit, Uluslararası Güreş Federasyonu (FILA) Başkanı Raphael Martinetti ile bir görüşmesinde, kuralların neden böyle değiştirildiğini sorduğunu kaydederek, “Bana güreşte 2-3 kuvvetli ülke olduğunu ve bu kuralları koymadıkları takdirde bu ülkelerin herkesi yendiğini söyledi. Diğer ülkelere de şans vermek için böyle değişiklikler yaptıklarını anlattı. Ben de ona güreşin kurallarının değişmemesi gerektiğini, bu sporun kıran kırana, dobra dobra yapılması gerektiğini söyledim. İşler biraz alafrangaya dönüştü” ifadelerini kullandı.
Eskiden köylerden kasabalara 3 saat yürüyerek gidildiğini ve çok yoğun antrenmanlar yaptıklarını anlatan bayram Şit, şöyle devam etti: “Çekirdekli kuru üzümle karabiberi döverek hamur yapar sabahları aç karına yumurta büyüklüğünde yerdik. Sabah namazından önce buz gibi çaya yarım saat yatardık. Şimdiki gençler bunları yapamaz, üşütür hasta olurlar. Biz zor doğa şartlarında çok çalışarak hazırlanırdık müsabakalara. Şimdiki güreşçilerden beğendiğim gençler var ama bence az çalışıyorlar.”
DEVLET VERMEDİĞİ GİBİ SÜREKLİ ALIYOR
Olimpiyat dönüşü Denizli’de kendisine 2 odalı bir ev tutulduğunu ifade eden Bayram Şit, “Olimpiyat şampiyonuyum. Yabancı basın mensupları geliyor. Gecekondu gibi bir evde ağırlıyorum. Devlet düşünmedi, ben düşündüm. Köydeki arazilerimi satıp güzel bir ev yaptırdım. Hiç olmazsa basın mensupları gelip gittiğinde mahcup olmayalım diye Türk milletinin şerefini düşünerek yaptım. Zeytin ağaçları getirtip güzel bir bahçe yaptım. Gelen turistler fotoğraf çektirirdi. Sonra orayı askeriye istimlak etti 8-10 sene. Verdikleri parayla ancak bir arsa alabildim. Orayı da astsubay gazinosu yaptılar” diye konuştu. Şit, Ankara Pursaklar’daki evinin bahçesinin bir bölümünü de Karayolları Genel Müdürlüğü’nün istimlak ettiğini belirterek, “Ben yapıyorum, devlet vermediği gibi sürekli alıyor. Buna rağmen eski tabirle kuyruğu dik tuttuk” dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Konya Spor Haberleri