Konya'da babası annesini boğarak öldürdüğünde 3 aylık olan 1 yaşındaki Ali Ekrem'e, anneannesi iki odalı bir evde zor şartlarda bakmaya çalışıyor.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, 22 Mart 2011'de, merkez Meram ilçesi Arif Bilge Mahallesi Pamukçular Sokak'taki evinde, kocası Yalçın Çartı tarafından boğularak öldürüldükten sonra beyaz çarşafa sarılıp çuvala koyulan cesedi annesi tarafından bulunan Havvanur Çartı'nın (19) olay tarihinde 3 aylık olan oğlu Ali Ekrem'e anneannesi Sultan Özçelik sahip çıktı.
İki odalı bir evde 4 çocuğuyla birlikte bakmaya çalıştığı torunu Ali Ekrem'in tüm ihtiyaçlarına yetişmeye çalışan Özçelik, yaşananların acısını bağrına bastığı Ali Ekrem ile dindirmeye çalışıyor.
Henüz hiçbir şeyin farkında olmayan küçük Ali Ekrem ise tüm sevimliliği ve ışıldayan gözleriyle kendisine sıcak davranan herkese gülümsüyor...
Sultan Özçelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızının cesedini bulduktan sonra hayatlarının çekilmez bir hal aldığını, olayın hemen ardından torununu sahiplendiğini söyledi.
-Herkese ''anne'' ve ''baba'' diyor-
Mama ve süt ile büyütmeye çalıştığı torununun durumuna çok üzüldüğünü ifade eden Özçelik, ''Maddi durumumuz ortada olduğu için çevremizdekiler torunumu yuvaya verip devlete emanet etmemizi istediler. Ama onun yokluğuna ne ben ne de çocuklarım dayanamaz. Torunum henüz hiçbirşeyin farkında değil'' dedi.
Kızının erken doğum sonrası Ali Ekrem'i dünyaya getirdiğini anlatan Özçelik, şunları kaydetti:
''Küçük doğduğu için bir süre tedavi altında tutuldu. Yaşama tutunduğuna sevinirken başımıza böyle bir olay geldi. Onu 1 yaşına kadar getirdim. Evimizin neşe kaynağı oldu. Çevremizdeki çocuklar babalarına 'baba' ya da ' anne' diye seslendiğinde hemen torunum da aynı kelimeleri kullanıyor. Durum böyle olunca çok duygulanıyoruz. Ama elimizden hiçbir şey gelmiyor. Torunum anne ve baba sevgisi alamadan büyüyecek. Bu çocuğun suçu ne... Torunum çevresindekilere ''anne'' ve ''baba'' diyor. Annesinin fotoğrafını ise hiç elinden düşürmüyor. Benim yanımdan hiç ayrılmıyor...''
Gerçekleşen olaydan dolayı torununun diğer çocuklar gibi doğum gününe annesiyle ve babasıyla giremediğini dile getiren Özçelik, kişilerin cinayet işlemeye karar verdiklerinde arkalarında bırakacakları çocuklarını düşünmelerini ve bu yanlış düşünceden vazgeçmeleri gerektiğini vurguladı.
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, 22 Mart 2011'de, merkez Meram ilçesi Arif Bilge Mahallesi Pamukçular Sokak'taki evinde, kocası Yalçın Çartı tarafından boğularak öldürüldükten sonra beyaz çarşafa sarılıp çuvala koyulan cesedi annesi tarafından bulunan Havvanur Çartı'nın (19) olay tarihinde 3 aylık olan oğlu Ali Ekrem'e anneannesi Sultan Özçelik sahip çıktı.
İki odalı bir evde 4 çocuğuyla birlikte bakmaya çalıştığı torunu Ali Ekrem'in tüm ihtiyaçlarına yetişmeye çalışan Özçelik, yaşananların acısını bağrına bastığı Ali Ekrem ile dindirmeye çalışıyor.
Henüz hiçbir şeyin farkında olmayan küçük Ali Ekrem ise tüm sevimliliği ve ışıldayan gözleriyle kendisine sıcak davranan herkese gülümsüyor...
Sultan Özçelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızının cesedini bulduktan sonra hayatlarının çekilmez bir hal aldığını, olayın hemen ardından torununu sahiplendiğini söyledi.
-Herkese ''anne'' ve ''baba'' diyor-
Mama ve süt ile büyütmeye çalıştığı torununun durumuna çok üzüldüğünü ifade eden Özçelik, ''Maddi durumumuz ortada olduğu için çevremizdekiler torunumu yuvaya verip devlete emanet etmemizi istediler. Ama onun yokluğuna ne ben ne de çocuklarım dayanamaz. Torunum henüz hiçbirşeyin farkında değil'' dedi.
Kızının erken doğum sonrası Ali Ekrem'i dünyaya getirdiğini anlatan Özçelik, şunları kaydetti:
''Küçük doğduğu için bir süre tedavi altında tutuldu. Yaşama tutunduğuna sevinirken başımıza böyle bir olay geldi. Onu 1 yaşına kadar getirdim. Evimizin neşe kaynağı oldu. Çevremizdeki çocuklar babalarına 'baba' ya da ' anne' diye seslendiğinde hemen torunum da aynı kelimeleri kullanıyor. Durum böyle olunca çok duygulanıyoruz. Ama elimizden hiçbir şey gelmiyor. Torunum anne ve baba sevgisi alamadan büyüyecek. Bu çocuğun suçu ne... Torunum çevresindekilere ''anne'' ve ''baba'' diyor. Annesinin fotoğrafını ise hiç elinden düşürmüyor. Benim yanımdan hiç ayrılmıyor...''
Gerçekleşen olaydan dolayı torununun diğer çocuklar gibi doğum gününe annesiyle ve babasıyla giremediğini dile getiren Özçelik, kişilerin cinayet işlemeye karar verdiklerinde arkalarında bırakacakları çocuklarını düşünmelerini ve bu yanlış düşünceden vazgeçmeleri gerektiğini vurguladı.