MÜSİAD’ın ödül töreninde KTO’nun taze başkanı Sayın Selçuk Öztür’ ün konuşması dikkatimi çekti.
Her ne kadar son yıllarda Sayın Üzülmez zamanı da başlayan atılımlar dışı ve Osmanlı devleti döneminde kurulup ilk başkanlığını 1882-1883 yıllarında yapan Şamlı Hacı Ahmet Efendi Konya Ticaret odasını Türkiye de İstanbul’dan sonra ikinci derecede kuruluş çalışmaları haline getirmişse de Cumhuriyet kuruluşu sonrası bir ataklığı tarihsel olarak görülememekte.
Sayın Öztürk’ün ekonomi ve bilhassa birlik beraberlik içinde olmasını içermesi dikkatimi çekmiş kendileri ile bir görüşme yapmak istemiştim.
Eski, yeni milletvekillerinin bazıları ile Belediye başkanlarının randevu için telefon not edip unuttukları gibi olmadı. Sayın Öztürk “Neden olmasın” diyerek Tlf.daki programına bakıp gün ve saat veriverdi.
Randevuya giderken kendi yaşamımdaki günlerdeki oluşumlar film şeridi gibi geçiverdi
1952 de İstanbul Caddesi üzerinde zamanın yorgancılar sokağı iki katlı binanın üstünde iki odalı ve sofalı Konya Ticaret Odasına üye olduğum günlerde sadece kayıt ve bazı resmi işlem evrakları yapılırken 1956’lar da Postane arkasındaki yeni yapılan binasında inşaat demiri ve çimento ihtiyaç kotası çıkartma mecburiyeti olunca(!). bir Çalışma görünse de başka bir atılımı nâ haktı.
O kadar ki, bendenizin Başkanlığını yaptığı TSMMC üyelerince Konya’da ilk defa halk ortaklığı olarak kurulan SAMMİTAŞ anonim şirketinin bilhassa gerek 1961 de Oksijen ve 1965 de Çelik döküm fabrikası kurma çabalarımızda Alman şirketlerinin Konya’ya gelip halka filmler ile anlatımı bile KTO ilgililerine ilgi duyuracağı yerde üstelik köstek olunduğu ve ne çektiğimiz günlere hayıflandım.
Sonra bu günkü bina yapılmıştı. Sadece önünde makineler sergilemekten ve haber sayfası çıkarmaktan ileri gidemedi. Ağyara da dış ortaklıklar haberi unutulmadı(!)
Sayın Üzülmezin başkanlığa gelimi ile birden kültürel hizmetler başladı. Ardından üyelerini dış ülkelere gönderme falan derken KTO Konya kültür ve ekonomi hayatında kendini göstermeye başladı ve malumunuz Fuar Standının kurulması ile sanayi ve ticaret işlemlerinde ki tanıtımlarla ekonomiye katkısı oldu.
Bunlarla da kalınmayıp birde Konya’ya özel Üniversite kazandırıverdi.
Üzülmez ayrılınca yerine deneyimli ve MÜSİAD başkanlığında da hayli ekonomi oluşumlara el atan Sempatiklik, mütevazilik içeren, güler yüzlü, samimiyeti içinde güven veren Sayın Selçuk Öztürk’ü KTO başkanlığına getiriverdiler.
Getirilmişti ama aldığı yükü daha mı çoğaltarak faydalı olacak, yoksa yük altında kalıverecek mi idi. Bunu zaman gösterecekti.
***
Uzatmayalım bakalım taze ama deneyimli başkan nelere önem verip el atacaktı.
Dakikasında girdiğim randevuda başladık meseleler üzerinde durmağa.
Konya ve Türkiye ekonomisi üzerindeki düşüncelerini sorduğumda;
“Her ne kadar İpek Yolu dergisinde uzunca anlattım. burada vakit alır ama kısa cümleleri tekrarlayayım diyerek;
“Küresel ölçekte giderek artan belirsizlikler nedeniyle 2011 yılının ikinci yarısından itibaren büyüme hızımızın nispi olarak yavaşlaması öngörülmektedir. Bu yavaşlamaya rağmen 2011 yılının tamamında Türkiye ekonomisinin yüzde 7.5 oranında büyümesi beklenmektedir.
Türkiye’nin 500 milyar dolarlık ihracat hedefini yakalaması için Konya’nın da 15 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmesi gerekmektedir. Bu hedefe ulaşmak için Oda olarak şehrimiz ihracatının artırılmasına yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kapsamda üretici, sanayici ve KOBİ’lerin dış ekonomik ilişkilerine destek olabilmek için Oda olarak DEİK temsilciliğini aldık. Diğer taraftan ihracatçı firmalarımızın işlerini kolaylaştırmak amacıyla kullanılan ATA karnelerinin Konya Ticaret Odası’ndan verilmesi hizmetine başladık. İhracatçı. İhracatçı firma sayımızın artırılması şehrimiz dış ticareti için büyük önem taşımaktadır. . İhracatçı firma sayımızın artırılması şehrimiz dış ticareti için büyük önem taşımaktadır.
“Son dönemde Konya sanayi ve ticaret alanında gösterdiği hızlı büyümeyle yabancı yatırımcıların dikkatini çeken bir şehir haline gelmiştir. Bu kapsamda sık sık odamızı ziyaret eden yabancı heyetler Konya ile ticari işbirliğinin geliştirilmesi için görüşmelerde bulunuyorlar. Yabancı yatırımcılar için her türlü imkânın sağlandığı şehrimizin en önemli problemlerinden biri olan finansa erişim sorununu çözümünde Oda olarak yabancı yatırımcıların şehrimizi en iyi şekilde tanımaları için çalışmalarımızı yürütüyoruz.
***
Doğrusu tabiri caiz ise ağzım açık kaldı.
Nereden nereye idi aidat toplamaktan Sadece Konya değil Türkiye ekonomisi için ne güzel adımlar içindeydiler.
Bendeniz kafamdaki müphem sorulara geçtim.
“Üyelere neler üzerinde istifade sağlama düşüncesindesiniz” soruma “ önceki söylediklerim gibi onların ilerlemesi için ayrıca dış ülkelere seyahatler, fuarlara iştirak edebilmeleri vb. gayreti içindeyiz.”
“Karatay Üniversitesi ile ilişkiniz” soruma; “Odamız sadece bütçesinden bir pay ayırmakta başka işlem bulunmuyor” deyince anladım ki kuranlar mütevelli heyeti olarak devam ettirmeyi sağlamış KTO ile ilişki kalmamış.
“Fuar Standı da da öylemi” deyince “Hayır tamamen KTO’nun ve devam ettirmekteyiz” cevabı alınca sevindim. Doğru olan da, bu idi.
“Konya meseleleri üzerinde de duruyor musunuz?” Soruma da; “Hava alanı, Karayolu yapılmaları bizim ekonomi can damarı kapsamına girdiğinden bu hususta raporlar hazırlayıp sunmak üzereyiz. Üzerinde duruyoruz.
“Önce ifade ettiğiniz gibi Ekonomi ve sanayi gelişmesi üzerinde ki birçok beyanlarınız var.
Bunları tatbik edebilecek misiniz?” soruma da cevaben
“Elbette işimiz o zaten Allah tan kolaylık bizlerden çalışma …”
Çok sorulacaklar vardı ama randevu vakti tamamdı. Teşekkür ve başarılar dileğimle ayrıldım.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…
Her ne kadar son yıllarda Sayın Üzülmez zamanı da başlayan atılımlar dışı ve Osmanlı devleti döneminde kurulup ilk başkanlığını 1882-1883 yıllarında yapan Şamlı Hacı Ahmet Efendi Konya Ticaret odasını Türkiye de İstanbul’dan sonra ikinci derecede kuruluş çalışmaları haline getirmişse de Cumhuriyet kuruluşu sonrası bir ataklığı tarihsel olarak görülememekte.
Sayın Öztürk’ün ekonomi ve bilhassa birlik beraberlik içinde olmasını içermesi dikkatimi çekmiş kendileri ile bir görüşme yapmak istemiştim.
Eski, yeni milletvekillerinin bazıları ile Belediye başkanlarının randevu için telefon not edip unuttukları gibi olmadı. Sayın Öztürk “Neden olmasın” diyerek Tlf.daki programına bakıp gün ve saat veriverdi.
Randevuya giderken kendi yaşamımdaki günlerdeki oluşumlar film şeridi gibi geçiverdi
1952 de İstanbul Caddesi üzerinde zamanın yorgancılar sokağı iki katlı binanın üstünde iki odalı ve sofalı Konya Ticaret Odasına üye olduğum günlerde sadece kayıt ve bazı resmi işlem evrakları yapılırken 1956’lar da Postane arkasındaki yeni yapılan binasında inşaat demiri ve çimento ihtiyaç kotası çıkartma mecburiyeti olunca(!). bir Çalışma görünse de başka bir atılımı nâ haktı.
O kadar ki, bendenizin Başkanlığını yaptığı TSMMC üyelerince Konya’da ilk defa halk ortaklığı olarak kurulan SAMMİTAŞ anonim şirketinin bilhassa gerek 1961 de Oksijen ve 1965 de Çelik döküm fabrikası kurma çabalarımızda Alman şirketlerinin Konya’ya gelip halka filmler ile anlatımı bile KTO ilgililerine ilgi duyuracağı yerde üstelik köstek olunduğu ve ne çektiğimiz günlere hayıflandım.
Sonra bu günkü bina yapılmıştı. Sadece önünde makineler sergilemekten ve haber sayfası çıkarmaktan ileri gidemedi. Ağyara da dış ortaklıklar haberi unutulmadı(!)
Sayın Üzülmezin başkanlığa gelimi ile birden kültürel hizmetler başladı. Ardından üyelerini dış ülkelere gönderme falan derken KTO Konya kültür ve ekonomi hayatında kendini göstermeye başladı ve malumunuz Fuar Standının kurulması ile sanayi ve ticaret işlemlerinde ki tanıtımlarla ekonomiye katkısı oldu.
Bunlarla da kalınmayıp birde Konya’ya özel Üniversite kazandırıverdi.
Üzülmez ayrılınca yerine deneyimli ve MÜSİAD başkanlığında da hayli ekonomi oluşumlara el atan Sempatiklik, mütevazilik içeren, güler yüzlü, samimiyeti içinde güven veren Sayın Selçuk Öztürk’ü KTO başkanlığına getiriverdiler.
Getirilmişti ama aldığı yükü daha mı çoğaltarak faydalı olacak, yoksa yük altında kalıverecek mi idi. Bunu zaman gösterecekti.
***
Uzatmayalım bakalım taze ama deneyimli başkan nelere önem verip el atacaktı.
Dakikasında girdiğim randevuda başladık meseleler üzerinde durmağa.
Konya ve Türkiye ekonomisi üzerindeki düşüncelerini sorduğumda;
“Her ne kadar İpek Yolu dergisinde uzunca anlattım. burada vakit alır ama kısa cümleleri tekrarlayayım diyerek;
“Küresel ölçekte giderek artan belirsizlikler nedeniyle 2011 yılının ikinci yarısından itibaren büyüme hızımızın nispi olarak yavaşlaması öngörülmektedir. Bu yavaşlamaya rağmen 2011 yılının tamamında Türkiye ekonomisinin yüzde 7.5 oranında büyümesi beklenmektedir.
Türkiye’nin 500 milyar dolarlık ihracat hedefini yakalaması için Konya’nın da 15 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmesi gerekmektedir. Bu hedefe ulaşmak için Oda olarak şehrimiz ihracatının artırılmasına yönelik çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu kapsamda üretici, sanayici ve KOBİ’lerin dış ekonomik ilişkilerine destek olabilmek için Oda olarak DEİK temsilciliğini aldık. Diğer taraftan ihracatçı firmalarımızın işlerini kolaylaştırmak amacıyla kullanılan ATA karnelerinin Konya Ticaret Odası’ndan verilmesi hizmetine başladık. İhracatçı. İhracatçı firma sayımızın artırılması şehrimiz dış ticareti için büyük önem taşımaktadır. . İhracatçı firma sayımızın artırılması şehrimiz dış ticareti için büyük önem taşımaktadır.
“Son dönemde Konya sanayi ve ticaret alanında gösterdiği hızlı büyümeyle yabancı yatırımcıların dikkatini çeken bir şehir haline gelmiştir. Bu kapsamda sık sık odamızı ziyaret eden yabancı heyetler Konya ile ticari işbirliğinin geliştirilmesi için görüşmelerde bulunuyorlar. Yabancı yatırımcılar için her türlü imkânın sağlandığı şehrimizin en önemli problemlerinden biri olan finansa erişim sorununu çözümünde Oda olarak yabancı yatırımcıların şehrimizi en iyi şekilde tanımaları için çalışmalarımızı yürütüyoruz.
***
Doğrusu tabiri caiz ise ağzım açık kaldı.
Nereden nereye idi aidat toplamaktan Sadece Konya değil Türkiye ekonomisi için ne güzel adımlar içindeydiler.
Bendeniz kafamdaki müphem sorulara geçtim.
“Üyelere neler üzerinde istifade sağlama düşüncesindesiniz” soruma “ önceki söylediklerim gibi onların ilerlemesi için ayrıca dış ülkelere seyahatler, fuarlara iştirak edebilmeleri vb. gayreti içindeyiz.”
“Karatay Üniversitesi ile ilişkiniz” soruma; “Odamız sadece bütçesinden bir pay ayırmakta başka işlem bulunmuyor” deyince anladım ki kuranlar mütevelli heyeti olarak devam ettirmeyi sağlamış KTO ile ilişki kalmamış.
“Fuar Standı da da öylemi” deyince “Hayır tamamen KTO’nun ve devam ettirmekteyiz” cevabı alınca sevindim. Doğru olan da, bu idi.
“Konya meseleleri üzerinde de duruyor musunuz?” Soruma da; “Hava alanı, Karayolu yapılmaları bizim ekonomi can damarı kapsamına girdiğinden bu hususta raporlar hazırlayıp sunmak üzereyiz. Üzerinde duruyoruz.
“Önce ifade ettiğiniz gibi Ekonomi ve sanayi gelişmesi üzerinde ki birçok beyanlarınız var.
Bunları tatbik edebilecek misiniz?” soruma da cevaben
“Elbette işimiz o zaten Allah tan kolaylık bizlerden çalışma …”
Çok sorulacaklar vardı ama randevu vakti tamamdı. Teşekkür ve başarılar dileğimle ayrıldım.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…