Çiftçiler için zorlamayla yaptırılan her uygulamanın çiftçinin mağduriyetini artırdığını anlatan Arslan, şunları söyledi: "Hasat sezonu öncesi 2024 yılı şeker kotaları açıklandı. Fabrikalara paylaşım yapıldı. Konya çiftçisi yüzüstü bırakıldı. Her yıl Konya Şeker'in aldığı en büyük payı Kayseri Şeker Fabrikası aldı. Daha önceki yıllarda en fazla kota şehrimizin markası Konya Şeker'e aitti. Lider Konya çiftçisiydi. Ancak Konyalı, 4 bakan, 6 bakan yardımcısı, TBMM Tarım Komisyonu'nda 2 vekil bulunmasına rağmen, iş bilmez yöneticilerimiz ve Konya lobisinin eksikliğinden kaynaklı Kayseri Şeker, bizden 40 bin ton daha fazla kota aldı. Bizim üretim alanımız Kayseri'ye göre daha geniş. Üretimleri bizim kadar değil. Ama kotanın bizden fazla olması, üzüntü verici. Konyalı yöneticilerimiz hızlı bir şekilde harekete geçmelidir. Konya ve üreticisine sahip çıkılmalıdır. Üretimin başkenti Konya, birinciliği kaybetmeyi hak etmiyor."
PANCAR TABAN FİYATI EKİN ÖNCESİ AÇIKLANMALI
Arslan, şeker pancarı üreticilerinin bir yıl boyunca emek verdikleri ürünleri değerinde satamadıklarını belirterek şöyle konuştu: "Bu durum büyük bir prestij kaybına sebebiyet vermiştir. Konuyla ilgili Konya Şeker'in bir açıklama yapmaması ise Konya çiftçisini derinden yaralamıştır. Öte yandan çiftçilerimiz, ektiği şeker pancarlarını ekimden önce taban fiyatını öğrenmek istiyor. Genelde taban fiyata göre fiyat belirleniyor. Ancak hasat sezonunda açıklanan pancar fiyatlarının istenilen seviyede olmaması çiftçilerin tepkisine neden oluyor. Fabrikalar çiftçinin ürününü olabildiğine düşük fiyatla almanın yollarını arıyor. Şeker pancarı ekim alanının hazırlanması, çapalanması, sulanması, ekimi, ot alımı, teklemesi, sökülmesi, tarladan çekimi, çiftçi için büyük yük ve emek gerektiriyor. Şeker pancarında ki bu keşmekeşlik çiftçiyi bıktırmış durumda. Konuyla ilgili yetkililere sesleniyorum; Konya çiftçisini günübirlik politikalarınıza ezdirmeyin."
ÜRETİCİ OFİSLERDE EZİYET ÇEKİYOR
Tarımın başkenti Konya'da çiftçilerin TMO alım merkezleri önünde eziyet çektiğini öne süren Arslan, “Çiftçiler randevularının olmasına rağmen ofis önünde sırada bekliyor. Aralarında 3 veya 4 gündür bekleyen çiftçiler bulunuyor. Çiftçilerimiz eskiden TMO ofislerine ürünlerini randevusuz sıraya girerek getiriyordu. Şimdi randevulu sistem çiftçilerimiz için eziyete dönüştü. Çoğu Çiftçi randevu da alamıyor. Buralarda uzun süre bekleyen üreticiler kişisel ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor. Üreticilerimiz, mahsullerini daha düşük fiyata tüccarlara satmak zorunda kalıyor” diye konuştu.
HABER MERKEZİ