Körler Köyü!

Recep Çınar

Belki biliyorsunuz, belki de bilmiyorsunuz...
Yaklaşık 15-20 gündür yoktum...
Alanya'da yapılan Avrupa Kupası Triatlon yarışı ve Mersin'de gerçekleştirilen ve ülkemiz için de muhteşem geçen “Akdeniz Oyunları”nı takip ettim...
Sporun sadece futboldan ibaret olmadığı bir dünyanın içinde buldum kendimi...
İyi ki de gitmişim Mersin'e...
Televizyondan izlemektense, yerinde ve çıplak gözle izlemek ve o coşkuyu yaşamak her insana nasip olmaz...
TSYD Genel Başkanı Naci Arkan'a bu anlamda teşekkür etmek boynumun borcu...
Nazik davetinden dolayı tabi ki...
Yerli ve yabancı basın mensuplarını en iyi şekilde ağırlayan, basın mensuplarının rahat çalışması için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan  Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Spor Genel Müdürlüğünü de unutmamak lazım...
Mersin'de bir taraftan boksörleri, tekvandocuları, pehlivanları, basketçileri, atıcıları takip ederken, Konya'dan, Konyaspor'dan uzak durmadım tabi ki...
Benim Konya'da olduğumu düşünen dostlar, telefonda da olsa, çok sık karşılaştığımız  “Ne olacak bu Konyaspor'un hali?” sorusunu yöneltmeyi ihmal etmediler konuşmalarının satır aralarında...
Dilimizin döndüğünce izah ettik Konyaspor'un içinde bulunduğu “travmatik” durumu...
Malum, Konyaspor sıkıntılı bir süreçten geçiyor...
“Süper Lig”in anlamı, özellikle de Anadolu kulüpleri için “yük”ün çoğalmasıdır...
Hem yönetimsel, hem de ekonomik anlamda...
Taşıması kolay değil...
Bu anlamda da Konyaspor yönetiminin işi kolay değil...
Hele de işe “Fransız”sanız yandınız...
Aynen Konyaspor yönetimi gibi...
Herşeyin yolunda gittiğini sanırlar...
İşlerin yolunda gitmediğini uyardığınız zaman da “gamlı baykuş”lukla suçlanır ve “ihale”yi size çıkarırlar...
Yanlışları görmezler, görenlerin de gözünü oyarlar...
Mesala stadın reklam panoları...
Kime verildi, kaça  verildi, Konyaspor bu işten zarar mı etti, umurların da olmaz...
Ama siz çıkar stad içi reklam panolarının 3 paraya satıldığını görür, bunu da sesli düşünürseniz gözünüzü oymaya çalışırlar...
Bunun gibi daha neler neler...  
xxx
“Körler Köyü” hikayesini bilir misiniz?
Herkesin kör olduğu bir köyde, tek gözü gören birine yapılanların hikayesidir bu…
Bir zamanlar ülkenin birinde “Körler Köyü” varmış!
Köydeki herkes kör…
Ve günün birinde, “Körler Köyü”ne tek gözü kör, bir seyyahın yolu düşer…
Tek gözü gören adam, hiç görmeyen insanları uyandırır…
Köydeki bütün olumsuzlukları, hırsızlıkları, yalanları, dolanları ortaya serer anlatır…
Bütün körler gerçeklerle yüz yüze gelir…
Kim kimin karısına yazılır, kim kimin buğdayını çalar, kim kimin bacısına sarkar, körler görmez ama tek gözü gören seyyah bunları görür…
Köylülere anlatır…
Ve Körler Köyünün ihtiyar heyeti karar verir…
Sorun…
Körler Köyünde yaşayanlarda değil…
Bir gözü gören “seyyah”tadır...
Sonuç…
Körler Köyü Heyeti, bir gözü gören dervişin gören tek gözünü de kör etmeye karar verir…
Hikaye böyle...
Konyaspor'da da durum aynı...
Bazı gerçekleri görmüyor, göreni de kör ediyorlar...
Geçtiğimiz günlerde yapılan basın toplantısında ortaya çıkan fotoğraf bu...
Başkan Ahmet Şan gazetecilere sallamış, sitem etmiş...
Dahası aba altından sopa göstermiş...
Olmamış...
Yani hoş olmamış...
Konyaspor bugün süper lig takımıysa, Konya basınının verdiği desteği gözardı etmek, görmezden gelmek, ne başkan Ahmet Şan'a ne de herhangi bir yöneticiye prim yaptırmaz...
Dolayısıyla herkes işini iyi yapmanın çabasını veriyor...
Ahmet Şan ve yönetimi Konyaspor'un başarılı olmasını ne kadar istiyorsa, Konya'da görev yapan, (kötüniyetliler hariç) gazeteciler de en az Ahmet Şan ve yönetimi kadar Konyaspor'un başarısı için çaba gösteriyor...
NOT: Mersin'de yapılan ve Türkiye'nin tarih yazdığı Akdeniz Oyunları ile ilgili haber, yorum ve bu başarıda büyük emeği olan Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan ile yapılan özel söyleşiyi önümüzdeki günlerde siz değerli Merhaba okuyucuları ile paylaşacağız.