Bizim dünyamızda mutlu olmak bir cesaret işidir.
Hayal etmek cesaret ister + o hayalleri gerçekleştirmek cesaret ister. Odaklanmak cesaret ister + yeniden başlamak cesaret ister. Gerçeği söylemek cesaret + işlerin ne zaman daha iyiye doğru gideceğini bilmek cesaret ister. Büyük değişimi başlatmak cesaret + her şeyin yoluna gireceğine güvenmek cesaret ister.
**
Mutlu olmak cesaret gerektirir çünkü olasılıkların ortasında büyük bir belirsizlik yığınları da vardır. Tüm fırsatlar ayağınızın altındayken, gözden kaçma veya yanlış anlaşılma ihtimali de var.
Sevincin yanı sıra, yerleşik ataerkillik + yüzleşilmesi gereken sistemik baskı, pişman olunacak seçimler, üstesinden gelinmesi gereken kişisel başarısızlıklar, içine atılması gereken utançlar, baş edilmesi gereken hatalar, yaşanacağı öngörülemeyen + kontrol edilemeyen felaketler de vardır.
Ve bazen şüphenin, incinmenin ve başına gelebileceklerin ezici korkusunun ortasında, gücünü unutursun. Güzelliğini + eşsiz hediyelerini unutuyorsun. Muazzam yeteneğinizi unutuyorsunuz. Zor şeyler yapma, zor gerçeklerle yüzleşme, çatlaklarda zarafet bulma, mutluluğu seçme yeteneğinizi unutuyorsunuz.
**
Bunun yerine, günlerinizi korkudan kaçınmak için mümkün olan her şeyi yaparak geçirirsiniz.
İster endişeli daireler çizerek dönüyor olun, ister derinliklerden kaçmak için yaşamın yüzeyinde süzülüyor olun, yaşam enerjiniz korkutucu durumlardan kaçınmaya bağlıdır.
Korkunun hayatınızı yönetmesine izin verdiğinizde, içinizdeki cesarete muktedir olan ruhu sabote ediyorsunuz.
Korkunun sizi yönetmesine izin verdiğinizde, hayatın belirsizliğinden kaçınmak için sosyal olarak kabul edilebilir bir erteleme, mükemmeliyetçilik, özeleştiri, ilgisizlik, meşguliyet veya kendini küçümseyen mizah zırhını kullanıyorsunuz.
Korkunun sizi yönetmesine izin verdiğinizde, güzelliği, fırsatı, sevinci, mutluluğu talep etme şansını kaçırıyorsunuz.
Diyorsunuz ki, “Sonuçlarından çok korkuyorum. Başkalarının ne düşünebileceğinden çok korkuyorum. Başarısız olmaktan çok korkuyorum. Başarılı olmaktan çok korkuyorum. Ailemi hayal kırıklığına uğratmaktan çok korkuyorum. Kırılacağımdan çok korkuyorum. Pişman olacağımdan çok korkuyorum."
**
Cesurca hareket etmek size her zaman kendiniz ve olduğunuz kadın/adam ve olmak istediğiniz hakkında bir şeyler öğretir.
Arzu veya hoşnutsuzluğun küçük fısıltılarını dinleyerek sezginize güvenmek, kendinize olan güveninizi her zaman güçlendirir.
Cesaret, gurur yaratır.
Cesaret, öz yeterliliği geliştirir…
**
Hem fiziksel hem de zihinsel tetikleyicilerle başa çıkmanın yollarını öğrenebilirsiniz. En kötü durum senaryolarınız, iç eleştirmeniniz, utanç verici başarısızlıklarınız, destekleyici olmayan ailenizin yanında oturarak cesaret pratiği yapabilirsiniz.
**
Eylem yoluyla kendi mutluluk kapasitenize olan inancınızı oluşturabilirsiniz.
Tek başına durabilirsin, oldukça soğuk, aşık olabilir, karakterine aykırı bir şey yapabilir, fikrini değiştirebilir, parlaklığına adım atabilirsin. Vizyonunuzu yaratabilir, ilişkiyi bırakabilir, bir yabancı için konuşabilir, nezaket gösterebilirsiniz.
Hayatın + mutluluk için her şeyi göze alabilirsin, cesaret üstüne cesaret.
Çünkü mesele şu… Cesur bir şey yaparsın ve daha cesur olursun. Cesaret, cesareti doğurur.