Mimarlar Odası Konya Şubesi tarafından hazırlanan YEM Yayın ve Kitabevi tarafından yayımlanan Konya’nın 1950 sonrası çağdaş yapıları isimli kitap tanıtımı ve gala gecesi Tantavi Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Düzenlenen programda dünyaca ünlü kompozitör Can Atilla’nın sunumu ile besteleri Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestra sanatçıları Gökçiçek Cihan ve Esma Ebru Tamer tarafından seslendirildi. Düzenlenen programa Mimarlar Odası Konya Şubesi Başkanı Dr. Armağan Güleç Korumaz, Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA) Genel Sekreteri İhsan Bostancı, MEVKA Program Yönetim Birim Başkanı Cakan Tanıdık, Rölöve Anıtlar Müdürü Gülgün Atalay, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu, Selçuklu Belediyesi Başkan Yardımcısı Ali Göksuçukur, Yem Yayınevi Müdürü Mesut Kaya ile çok sayıda protokol üyesi ile akademisyen ile mimarlar ve mimarlık öğrencileri katıldı. Düzenlenen programda kitap hakkında bilgi veren Mimarlar Odası Konya Şubesi Başkanı Dr. Armağan Güleç Korumaz, hazırladıkları kitap ile 1950 ve sonrası dönemde mimarlık alanındaki üretimlerin Konya’da nasıl şekillendiği, Uluslararası üslup ’un Konya’daki yansımalarını ele aldıklarını dikkat çekerek, “Topraklarımızın zengin birikiminin bize sunduğu mimarlık ülkesinde yaşıyor olmanın ne kadar farkındayız bilemiyorum. Antik dönemden günümüze kadar gelen yapı çeşitliliği, bu toprakların bize sunduğu uygarlıklar bütünü, mirasçısı olduğumuz varlıklara ne denli sahip çıkmamız gerektiğini hatırlatır nitelikte. 20. yüzyıl, o dönemde varlığını sürdürmüş tüm ülkeler için ekonomik, kültürel ve siyasi açıdan en hareketli dönem olmuştur. Dünya savaşlarını takip eden ekonomik sıkıntılar ve devamında kaçınılmaz olarak gelen çatışmalar. Elbette bu hareketlilik Türkiye’de de hissedilmiş, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü ve ardından Cumhuriyet için verilen mücadele ülkede devrimlerin yaşanmasına neden olmuştur. Böyle bir dönemin ülkenin mimarlığına yansımaması da beklenemezdi. Kitap mimarlık alanına yukarıda bahsedilen yansımaları, Konya özelinde bir envanter çalışmasıyla sunmayı amaçlamaktadır. Bu noktada bahsi geçen ve incelemeye alınan dönem 1950 ve sonrası olmuştur. 1950’li yıllar İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Avrupa’dan Amerika’ya geçen mimarların Amerika’daki çalışmalarını yoğunlaştırarak Uluslararası Üslup olarak da anılmaya başlamış, savaş sonrası tahrip olan, hasar gören kentler ve konutların onarımı ya da yeniden inşası hedeflenmiştir. Türkiye’de 1950’ler sanayileşmenin, hızlı kentleşmenin, kente göçlerin ve devamında konut sorunlarının artmaya başladığı bir dönemdir. Aynı zamanda bu dönem, Türk Mimarlığının dışa açıldığı ve Batıyla birlikte Modern Mimarlığın etkisi altında kaldığı ve bu yönde mimarlığın üretildiği bir dönem de olmuştur. Uluslararası Üslup Türkiye’nin tüm kentlerinde etkisini göstermiştir. Kentlerde Modernist akımın izleri görülmeye başlamıştır” dedi. Mimarlar Odası olarak Konya’nın 1950 Sonrası Çağdaş Yapıları kitabını Konya’ya kazandırmaktan ötürü mutlu oldukları belirterek, “Bu çalışma kapsamında 1950 ve sonrası dönemde mimarlık alanındaki üretimlerin Konya’da nasıl şekillendiği, uluslararası Üslup’un Konya’da yansımaları, kentlere göç, sanayileşme ve konut sorunları ile nasıl başa çıkıldığını inceledik. Bunu da kurumlardan talep ettiğimiz arşivlerden, Konya’ya mimarlık alanında uzun süre hizmet vermiş kişilerin özel arşivleri ve bize aktardıkları bilgi ve belgelerden derleyerek yaptık. Derlenen yapılar kronolojik sırlamaya göre listelendi ve detaylandırıldı” şeklinde konuştu.
HABER MERKEZİ