Konya'nın da aciliyeti var!

Recep Çınar

Daha öncede altını çizdiğim gibi, siyasete çok yakın değilim...

Ancak, uzakta değilim...

Bu ülkede yaşayan bir birey olarak ve hakkım olduğunu düşünürek Türkiye'nin meselelerine kulak kabartırım...

Kendime göre bir görüşüm var...

Sandığa gider, vatandaşlık görevimi kesinlikle yerine getiririm...

Haziran'ın 24'ünde de oyumu kullanacağım...

Allah izin verirse tabi ki.

xxx

Malumunuz geçtiğimiz Çarşamba gününden itibaren, ülkemizin dört bir yanında erken seçim rüzgarı esmeye başladı...

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sağ gösterip, sol vurduğunu söylüyorlar!

Ben değil, ahali söylüyor...

“Baskın basanın”dır gibi bir şey olmuş...

Öyle diyorlar...

Ben değil, konu komşu öyle diyor.

xxx

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, seçim tarihini, yani 24 Haziran'ın ülkenin içinde bulunduğu belirsizliğin giderilmesi ve yeni yönetim sisteminin hayata geçirilebilmesi adına önemli olduğunu vurgulayarak açıkladı...

Kendince haklıdır ya da değildir, bilemem...

Ama, şunu net biliyorum ki, Recep Tayyip Erdoğan'ın gerekçesi, ülkenin geleceği adına ne kadar önemliyse ya da acilse, aynı durum bizim şehrimiz için de geçerli, bizim şehrimiz için de önemli ve de acil...

Konya'nın biran önce bitmesi gereken yatırımları var...

Sadece yatırımları değil, sorunları da var...

Bunların da yeni dönemde çözülmesi lazım...

Halının altına süpürülecek işler değil...

Mesala vekillerin bir kısmının ilgisizliği...

Ben Ak Parti'nin Konya Milletvekillerinin yarısını tanımıyor, yarısının da ismini bilmiyorum...

“Konya'nın vekillerini tanımıyorsan, bu da senin ayıbın” gibi üst perdeden atılmasın...

Bu benim değil, onların kabahatı...

Niye mi?

Çünkü, halkın içinde değiller, ilgisiz ve yetersizler...

Dolayısıyla, bu şehre katkı verebilecek, bu şehrin sokaklarını arşınlayacak, bu şehrin insanının derdiyle dertlenecek milletvekillerinin seçilmesi noktasında da, 24 Haziran seçimlerini önemsiyorum...

Bazı vekiller, başlarını iki ellerinin arasına alsın ve düşünsünler şimdi...

Niye mi düşünsünler?

Bu milletin karşısına nasıl çıkacaklarını ve ne anlatacaklarını düşünsünler...

Şehrin bir sürü sorunu varken, o sorunları görmezden gelenlerin, bu iki aylık seçim sürecinde, halkın karşısına çıkmalarının,  bu şehrin meydanlarında görünmelerinin bir manası yok artık!

Konya, Konya olalı böyle temsil edilmedi Ankara'da...

Kimse kusura bakmasın...

Şu da var; bu vekillerin hepsi mi pasif?

Tabi ki değil...

Ahmet Sorgun başta olmak üzere, Uğur Kaleli, Halil Etyemez, Mustafa Baloğlu, Abdullah Ağralı, MHP'den Mustafa Kalaycı ile seversiniz ya da sevmezsiniz, gündemden düşmeyen CHP'li Hüsnü Bozkurt, diğer vekillerden bir değil, bir kaç adım öndeler...

Sokaktaki vatandaş bu vekilleri tanıyor...

İz bırakmışlar...

Ama öyle, ama böyle...

Halktan kopmamışlar...

Dolayısıyla da, bu şehrin Ak Partili bazı vekilleri şapkalarını önlerine koymalılar...

Bu seçim onlar için belki de son vagon olabilir...

Olmaya da bilir...

Bilemem...

İnşallah ders çıkartırlar bu 2,5 yıldan.

xxx

Belediye Başkanları için, aynı şeyler söylenebilir mi?

Burada ki bakış açısı önemli...

Bazıları, Meram'ı yeşil görür, bazıları sapsarı...

Bazıları, Karatay'ı harabe görür, bazıları şantiye...

Bazıları, Selçuklu'yu batılı görür, bazıları doğulu...

Bu bir bakış meselesidir...

Nasıl bakarsanız, öyle görürsünüz...

Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek'in önderliğinde, merkez ilçe belediyeleri iyi işlere imza attılar...

Bunu kimse göz ardı etmemeli...

Özellikle Tahir Bey, kim ne derse desin, bu şehre dokundu...

Hatalarıyla sevaplarıyla, yaptıklarıyla yapamadıkları, bazen  alkışlandı, bazen eleştirildi...

Peki, iktidar olmanın,  muktedir olmanın nimetlerinden yararlandı mı?

Tahir Başkan için, “Bal tutan parmağını yalar” bile diyemem...

O kadar açık ve net.