Eski yıllara nazaran Konya’da ‘hava kalitesi’ daha iyi olsa da özellikle kış aylarında hava kirliliği problemi artıyor. Şehirde her sene aralık, ocak ve şubat aylarında aynı senaryo yaşanıyor. Konya’da hava kirliliğinin en fazla görüldüğü ilçelerin başında Karatay geliyor. Meram’da da kentsel dönüşüme girmemiş noktalarda hava kirliliği yaşanıyor. Merkez ilçelerden Selçuklu da ise en fazla hava kirliliği sanayi bölgelerinde görülüyor. Konya’nın verilere göre en temiz ilçesi Sarayönü.
ÖNCEKİ GÜN EN SAĞLIKSIZ HAVA KONYA VE IĞDIR’DA ÖLÇÜLDÜ
Konya’da hava kirliliği en fazla sabah ve akşam saatlerinde yaşanıyor. Bu saatlerde insanların odun ve kömür tüketimi ve trafikteki araç yoğunluğu artıyor. Önceki gün Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı (UHKIA) verilerine göre Türkiye’de hava kirliliğinin en fazla olduğu iller Konya ve Iğdır oldu. Konya’da hava kirliliğinin en fazla olduğu yer Karatay olarak ölçüldü. Karatay’ın havasının belli saatler aralığında sağlıksız olduğuna dikkat çekildi. Meram ve Selçuklu’nun bazı noktalarında ise hava kalitesinin orta düzeyde olduğu ölçüldü.
DÖNÜŞÜMÜN OLMADIĞI NOKTALARDA HALA ÖDÜN KÖMÜR YAKILIYOR
Çevre Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı İlker İrioğlu, gazetemize konuştu. Başkan İrioğlu, hava kirliliğine sebebiyet veren faktörlere değindi. Kış gelince şehrin bazı noktalarında odun ve kömür kullanımının arttığını ifade eden İrioğlu, “Kentsel dönüşüme uğramamış mahallelerde fosil yaktı kullanımı hava kirliliğine sebebiyet veriyor” dedi. Çevre Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı İlker İrioğlu, hava kirliliğinde Konya’dan daha kötü olan illerin varlığına işaret ederek, “Şehir, doğal gaz yaygınlaştıkça bu konuda daha iyi bir noktaya geldi. Hava kirliliği Konya’da önceden daha fazlaydı” şeklinde konuştu.
KONYA’DA ARTIK ESKİSİ GİBİ RÜZGAR ESMİYOR!
Odun ve kömür kullananların sabah uyanınca sobayı tutuşturduklarına dikkat çeken İrioğlu, daha sonra şunları kaydetti: “Sabah saatlerinde fosil yakıt yakılan noktalardan yoğun bir duman çıkıyor. Bu duman dağılmıyor ve şehrin üzerinde baskı yapıyor. Bireysel olarak insanların bilinçlenmesi şart. Fosil yakıt saatlerine de dikkat etmek gerekiyor. Kalitesiz yakıttan uzak durmak lazım. Konya’da artık eskisi gibi rüzgar esmiyor. Şehirde baskın bir hava oluyor. Konya’da rüzgar daha çok kuzeyden esiyor. Rüzgar, kuzeyden yani sanayi bölgesinden şehre doğru esiyor. Bu durum da havaya olumsuz yansıyor.”
TRAFİK ARTIK ZAMAN KAYBETTİRMİYOR HAVAMIZI DA KİRLETİYOR!
Konya’daki trafik probleminin de hava kirliliğine doğrudan etki ettiğini dile getiren Başkan İrioğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Konya’da sabah 07.00 ile 09.00 arasında araçlar özellikle sanayi bölgelerine doğru artık kıpırdayamaz hale geldi. Bu durum egzoz gazını artırıyor. Trafikte beklemek artık sadece insanlara zaman kaybettirmiyor aynı zamanda havamızı da kirletiyor. Konya’da trafik sorununu çözerek hava kirliliğini azaltabilmek mümkün. Hava kirliliği büyükşehirlerde maalesef kalıcı probleme benziyor. Ancak bazı dokunuşlarla sorun en aza indirilebilir. Konya ulaşımına yeni raylı sistem hatları kazandırılıyor. Bu güzel bir gelişme. Yeni kavşak çalışmaları, şerit genişlemeleriyle trafik rahatlatılmalı. Belediyemiz, bu konuda ilgili birimlerle ortak çalışmalı. İl Koordinasyon Kurulu (İKK) var. Bu kurulla birlikte çalışmalara imza atılmalı.”
MERKEZDE KALAN FABRİKALAR KİRLİLİĞE SEBEP OLABİLİYOR!
Önceki yıllarda merkezin7-8 kilometre ötesine yapılan fabrikaların bugün şehir içinde kaldığını da ifade eden Çevre Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı İlker İrioğlu, Karatay ve Meram’da olduğu gibi Selçuklu’da da fabrikaların yoğun olarak bulunduğu noktalarda hava kirliliğinin yaşandığını belirtti. Fabrikaların şehir merkezinde kalmasıyla kirliliğin arttığını söyleyen İrioğlu, şu cümlelerle konuşmasını noktaladı: “Fabrikaların baca ve filtre kurallarına yönelik denetimlerin artması gerekiyor. Kirlilik veriyorsa gereken yapılmalı. Merkezde kalan fabrikaların taşınması gerekiyor. Ayrıca şehir içinde kalan küçük sanayiler var. Taşınma meselesinden dolayı doğal gaz boru hatları kesiliyor yoksa yapılmıyor. Fosil yakıt tüketimi buralarda da fazla. Bunların hepsi hava kalitemize olumsuz yansıyor.”