Konya yara aldı

Konya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sefa Özdemir ve yönetimi ile Türkiye Spor Yazarları Derneği Konya Şube Başkanı Recep Çınar ve yönetimi, ortak bir basın toplantısı düzenleyerek, Konyaspor’a sahip çıkılması noktasında çağrıda bulundu. Ortak açıklamada, Konyaspor’un düşmesiyle şehrin imajının yara aldığı vurgulandı.
Konya Gazeteciler Cemiyeti ve Türkiye Spor Yazarları Derneği Konya Şubesi’nin basın açıklaması şöyle:
“Konyaspor’un 6 sezon süren Turkcell Süper Lig mücadelesi ne yazık ki sona ermiş olup 2009-2010 sezonunda Bank Asya 1. Ligi’nde yer alacağı gerçeği, kabul etsek de  etmesek de karşımızda apaçık durmaktadır. Bu tablonun ayrıntıları, buraya nasıl gelindiği, kimlerin ne hatalar yaptığı, bu durumun yaşanmasında kimin ne katkıda bulunduğu, Ligin son haftasında, Cumartesi gününden itibaren Konya’nın her köşesinde ya da kamuoyuna açık her platformda tek tartışma konusu olup, bu durumun halen sürüyor ve de geleceğe yönelik daha çok sürecek gibi görünmesi, üzerinde durulması gereken büyük bir tehlike olarak dikkat çekmektedir.
Evet, Konyaspor Süper Lig’den düşmüştür. Evet, Konyaspor küme düşerken Konya da küme düşmüştür. Evet, Konyaspor’la ilgili her kuruluş, her dernek, her oluşum, kısacası herkes küme düşmüştür. Konya imaj kaybetmiştir. Öncelikle bunu iyi görmek, sonuçlarını iyi okumak, gelinen noktayı iyi çözümleyerek gelecekle ilgili tasarruflarda öyle bulunulması gerekliliği vardır.
Sorumlu aramak veya sorumlular aramak, bağırmak çağırmak kısacası kargaşa yaratmak ve kargaşa ortamının devam etmesine katkıda bulunmak ya da geleceğe yönelik çareler ortaya koyarak çözümler üretmek, tercihleri ile karşı karşıyayız. Suçlu bir ya da birkaç kişi, kurum veya kurumlar değildir. Suçlu bütün Konya’dır. Suçlu ararken bu gerçeği göz ardı etmeden, insanlık tarihinin derinliklerinde tazeliğini hep koruyan bir önemli söze başvurmamız gereklidir. O da “ilk taşı hiç günahı olmayanın atması” gerçeğidir. Başka bir gerçek ise sayısı bir de olsa, birkaç da olsa Konyaspor’un  düşmüş olmasına üzülmek gibi bir lükse sahip olamayan Konyalı’nın var olma ihtimali bile bu sonuca ulaşılmasında önemli bir etki oluşturmaktadır.
Dolayısıyla tüm gücümüzle toparlanmaya çalışıp, tüm dikkatimizi toplayarak geleceğe bakmalıyız. Hazreti Mevlana’nın “dün dün de kaldı cancağızım bugün yeni şeyler söylemek lazım” sözünden yola çıkarak, ağıtlar yakma yerine el ele vermeliyiz, kenetlenmeliyiz..
Evet, Türk milletinin her ferdi gibi bizlerde çok duygusalız. Fakat bu duygusallığımızı artık daha fazla derinleştirmeden mantığımızı ortaya koyarak, ortak akıl denilen mekanizmayı harekete geçirerek dibe vuruştan sonraki ilk sıçramayı iyi değerlendirip harekete geçmeliyiz. Bütün bunları söylerken mevcut durumu da  çok fazla abartmamalıyız. Bir Anadolu kentinin futbol takımının 6 sezon üst üste süper ligde  (üstelik Konya gibi  bu konuda birçok sıkıntı handikap yaşanabilen bir yerde) mücadele etmiş olması bir başarı olarak algılanması gereken sosyolojik sonuçları olan bir vakadır. Fakat yine Konya gibi bir Büyükşehir’e yakışın da kente marka değeri kazandıran en önemli etkenlerden birisi olan Konyaspor’un sürekli Süper Lig’de mücadele ediyor olmasıdır.
Şehrin tüm sahiplerine seslenmek istiyoruz. Şehrin tüm dinamiklerini harekete geçirmek istiyoruz. 2002–2003 sezonunu yeniden yaşamak istiyoruz.  İşçisi ile memuru ile kamu kurumları ile sendikaları ile odaları ile iş dünyası ile basını ile ayağa kalkmış bir şehir vardı o günlerde ve o günleri şimdi de yaşamak istiyoruz. Bütün bunların olabilmesi için de Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tahir Akyürek’in önderliğine gerek olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz.
Artık, dünü tartışmamak durumundayız. Artık,  dünü değil yarını konuşmak ve planlamak, bütün şehri tekrardan Konyaspor’un sahibi yapmak,  Konyaspor’u kişisel mücadele ortamlarından süratle kurtarıp yine süratle geldiği yere döndürmek durumundayız.  
Ve yine Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tahir Akyürek’in bu konuyu şehir açısından çözülmesi gereken en önemli sorun olarak görmesi ve şehirde yaşayanlar olarak bu anlamda kendisine destek olması gerçeğini de ortaya koymak mecburiyetindeyiz. Yönetim yoktur. Bulunur. Kadro sıkıntılıdır. Yeni bir kadro kurulur. Borç çoktur. Ödenir. Gelir azdır. Çoğaltılır.
Ama bütün bunların olabilmesi için de tüm şehrin harekete geçmesi, ölü toprağını üzerinden atması ve Süper Lige dönmeyi samimi bir şekilde istemesi gerekmektedir. Bu şehirde kamu görevi yapan bizler, yani basın kuruluşları olarak Konyaspor gerçeğini çok daha iyi anlamalı ve bu anlamda da şehrin kulübünün hak ettiği yere gelmesi ve orada bulunması için yetkililere destek vermeliyiz.”