GÜNCEL SÖYLEŞİ
Çetin ORANLI
cetinoranli@merhabagazetesi.com.tr
Vali Bey ile 13 ayın muhasebesi…
11 Haziran 2009'da Tekirdağ'dan Konya'ya atanan Vali Aydın Nezih Doğan, 2 Temmuz 2009'da göreve başlamıştı. Vali Doğan'ın göreve başladığı günlerde gerçekleştirdiğimiz söyleşide Konya'daki hedeflerini masaya yatırmıştık. Aradan 13 ayın üzerinde zaman geçti; Vali Bey, Konya'da sessiz sedasız önemli projeler hazırlatarak, hayata geçirilmesi için çalışmaya başladı. Konya'nın gelişmesine ve kişi başına düşen gelirin artmasına yönelik olarak Organize Hayvancılık Bölgesi Projesi'nden Lojistik Köy Projesi'ne, Karapınar Solar Enerji Merkezi Projesi'nden, Süs Bitkileri Üretim Merkezi'ne kadar ilginç çalışmaların altında Vali Aydın Nezih Doğan'ın imzası var. Bu projelerin hayata geçirilmesi halinde Konya'da istihdamın ve kişi başına gelir düzeyinin artacağına şüphe yok. Vali Bey ile geride kalan 13 ayı değerlendirirken ağırlıklı olarak projeler üzerinde durduk. Projelerin hayat bulması temennisiyle... (Ç.O.)
“ÜRETTİĞİMİZ İLE ÜRETMEMİZ GEREKEN ARASINDA FARK VAR”
* Konya’da göreve başladığınız sürenin üzerinden 13 ayı aşkın zaman geçti. Bu hizmet dönemini değerlendirir misiniz, neler yaptınız?
— Geldiğim günden itibaren bir konunun üzerinde ağırlıklı olarak durmaya çalışıyorum; yeni yönetim yapılanması. Yönetim dediğimiz bilimsel, bugünün yaklaşımını içeren bu metoda Konya’daki yönetim algısını uygulamak istiyoruz. Bugünlerde üzerinde yöneticilerin durduğu şey; stratejik planlama. Bizim böyle bir stratejik planlama ihtiyacımız var mı, yok mu? Geldiğimiz ilk birkaç ay boyuncu bu konu üzerinde durmaya çalıştık. Neredeyiz, nereye gitmeyi hedefliyoruz ve imkânlarımız ne? İlgilendiğimiz konularda böyle bir çalışma yürüttük. Fakat görünen o ki, bir ana yol haritasına ihtiyaç var. Bununla ilgili olarak geçtiğimiz ekim-kasım aylarında bir çalışma yaptık. İzleyeceğimiz yolun yöntemini, içeriğini tespit etmeye çalıştık. Bunun Mevlana Kalkınma Ajansı vasıtasıyla yapılabileceğini gördük. Bunu gerçekleştirmek için Karaman’ı da ikna etmek gerekiyordu, onları ikna ettik. Konya’daki arkadaşlarımızla paylaştık, milletvekillerimiz, gazeteciler ve sanayicilerle görüştük. Onlar da önce, ‘zaten bu işleri yapıyoruz’ diye reflekste bulundu ama sonra bu çalışmanın yararlı olabileceği düşünüldü. Bunu Mevlana Kalkınma Ajansı’nın gündemine aldık ve geçtiğimiz aylarda ihalesini yaptık. Ramazan ayından sonra süratle projenin yani, adını ‘2023 Konya’ diye koyduğumuz, daha sonra ‘2023 Stratejik Plan Çalışması’ olarak değiştirdiğimiz projeyi ortaya koyduk.
Türkiye dünyanın on büyük ekonomisinden birisi olacaksa ki bu yaklaşık 2 trilyon dolar gayri safi milli hâsılaya tekabül ediyor. Türkiye bu hâsılayı Konya ile Sinop ile beraber yükseltecek. Bu 10 büyük ekonomiden biri olmak için birincisi Türkiye’nin stratejisine, ikincisi Konya’nın bu noktadaki görevine bakmak gerekiyor. Türkiye’nin şöyle bir bakışı var; ‘Ben dünya hâsılasının 0,84’ünü üretiyorum ama dünya nüfusunun 1,1’ine sahibim. Demek ki benim öncelikle hâsılamı 1,1’e çıkarmam gerek.’ Bunu Konya’ya indirgersek; Konya’nın nüfusu Türkiye nüfusunun 3,2’sine tekabül ediyor ve bu yaklaşımla üretimin de 3,2’sini yapması gerekiyor. Şimdi 2009 yılı toplam hâsıla rakamları ortaya çıktı. Türkiye’nin toplam hâsılası 985 milyar lira. Yaklaşık 650–700 milyar dolarlık hâsıladan söz ediyoruz. 700 milyar doları 2,4’e böldüğümüzde yaklaşık 17,5 milyar dolar eder Konya’nın toplam hâsılası. Bunu Konya nüfusuna endekslersek, yüzde 3,2 desek Konya nüfusuna yine Türkiye’nin gelirinin de 700 milyar dolar olduğunu düşünürsek 22 milyar dolar ediyor. Yani bizim ürettiğimizle üretmemiz gereken arasında fark var. Bu farkı kapatmak için daha çok üretmemiz lazım. Daha çok üretmek için gerçek üretim alanları oluşturmalıyız. Bu konuda Konya şanslı bir dönem geçiriyor. 2009 yılında Konya’da önemli farklılıklar oluştu; bunun benimle de bir alakası yok. Birincisi; üniversite sayısı 1 iken önce 3, sonra 4 oldu. Mevlana Kalkınma Ajansı örgütlendi. Tarım Destekleme Kurulu İl Koordinatörlüğü oluştu. KOP bir devlet projesi haline dönüştü. Konya ilk defa sanayisinde tarif edilmiş bir bölümün desteklendiği il haline geldi. Bu 5 öge bizi 2,4’ten 3,2 hedefine taşıyacak gizli avantajlar taşıyor. Bunu sağlamak için sağlam bir yol haritasına ihtiyacımız var. Bunda da herkesin katkısı olmalı. 2011’in başına kadar zamanımız var, o zamana kadar bu ufuk turuna devam etmemiz lazım.
* Bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için neler yapılabilir?
— Konya’da çok eskiden bu yana tarım yapılıyor. Tarımsal üretim daha iyi yapılmalıdır. Bunu sağlamak için zaten devlet destekleri var. Ama biz bu çerçevede KOP Eylem Planı hazırlıyoruz. KOP 4 ili ilgilendiriyor ama işi Konya götürüyor. Buna Konya olarak bizim çok ciddi katkılarımız var. Buralarda iyi tarım uygulamalarını geliştirmek için neler yapılması gerektiğini anlatıyoruz. İşin sosyal politika boyutunda neler yapılması gerektiğini anlatıyoruz. Mevlana Kalkınma Ajansı bu yıl 7 trilyonluk bir kırsal kalkınma desteğine pay ayırdı. İl Özel İdaresi destek sağladı, Tarım Bakanlığı 7 trilyon destek sağladı. Bunlar hep Konya’da tarımın daha iyi yapılabilmesi için. Bununla beraber farklı çalışmalar da yaptık. Süt konusunu derinlemesine analiz ettik. Kabaca 1 milyon ton/yıllık süt üretimi var Konya’nın. Sütte sadece bakteri oranını makul seviyelere düşürerek ekstra 15 kuruş prim alma imkanı var. 1 milyon ton olunca eldeki miktar 150 milyon TL gibi bir kaynak ortaya çıkıyor. Elbette hayvancılık alanında da yeni sermaye girişleri oluyor.
HAYVANCILIK OSB İÇİN İLK ADIMLAR ATILDI
* Tarım ve hayvancılık organize sanayi bölgeleri projeleri hakkında bilgi verir misiniz?
— Hayvancılık organize sanayi fikri vardı. Buna ben müdahale ettim. Kamuoyuna çok yansımadı ama dedim ki; ‘Hayvancılık OSB kurulması uzun zamanlı bir süreç. Halbuki biz elimizdeki imkanlarla hemen bir çalışma yapmalıyız ve bir alanı hayvancılık tesislerinin kurulabileceği bir alan haline dönüştürmeliyiz.’ Tesisler buraya kurulmaya başlanmalı ve OSB daha sonra söz konusu olmalıydı. 25–30 bin dekarlık bir alanda bu işlemin yapılması için Bakanlık’tan cevap bekleyinceye kadar bu fırsatı hemen kâra dönüştürmek istedik. Nitekim 20 bin dekarlık bir alanda satın alma işlemleri başladı. Bu, Konya tarımına dışarıdan bir sermaye gelecek demek. Bu da Konya tarımını geliştirecek. Aksaray Yolu üzerindeki bir noktada bu çalışma yapılacak. Büyükşehir Belediye Başkanımızın, Karatay Belediye Başkanımızın bu çalışmaya inanılmaz katkıları oldu. Şimdi tabi bir biçimde o ana hedefimize yani yüzde 3,2’yi üretme hedefimize doğru daha emin adımlarla ilerliyoruz.
* Yeni teşvik sistemi Konya’yı nasıl etkiledi?
- Ben Konya’da yatırım teşvik belgesi alan firmaları ve bunun Türkiye’ye olan oranını çıkarttırdım arkadaşlara. 2009 Ocak–Nisan döneminde Hazine Müsteşarlığı’ndan 8 firma yatırım teşvik belgesi almış. 2010 yılı Ocak–Nisan ayında Konya’dan müracaat eden 87 firma var. 8 ile 87 arasında 11 kat fark var. Türkiye genelinde her yerde bu artış varsa Konya’nın bir artısı yok demektir. Ama sadece Konya yapıyorsa bu artışı, Konya teşvikte avantajlı demektir. Burada yer avantajı da var. Yatırımcıya anında yer gösterebiliyoruz. Buradaki bürokrasinin etkin çalışmasının bir sonucudur bu. Türkiye’deki oranı bakımından da nüfusun 3,2’si diyorduk, Konya toplam teşvik alımında 6,5 dolaylarına ulaştı. Bu gösteriyor ki, ‘Konya makûs talihini değiştirebilir’ iddiamız gerçekçi bir iddia. Sulama teknolojisi açısından biz şimdi 40 kişilik bir mühendis grubunu eğitiyoruz. Kaymakamlıklara dedik ki; ‘nerede boşa akan bir su varsa biz ona proje hazırlayalım.’ Bu kapsamda 60 proje hazırladık. İçinde süt toplama, süt sağım projeleri de var. Bu projeler herkesin elinde var şu an. Proje bazında hazırız. Tarım ve hayvancılıktan maksimum düzeyde verim elde etmeye çalışıyoruz.
DIŞ MEKAN SÜS BİTKİLERİ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ PROJESİ
* Yakın zamanda hayat bulabileceğine inandığınız ilginç projelerden bahseder misiniz?
— Benim daha evvel Tekirdağ’da yaptığım ve burada da yapılmasını talimatlandırdığım bir dış mekân süs bitkileri organize sanayi projesi var. Bu proje için benim tavsiyem; İsmil bölgesiydi. Arkadaşlarımız gidip gezdiler, rapor hazırlıyorlar. Konya’dan yatırımcılar böyle bir yatırım olursa biz alırız diyorlar. İşin bir sanayi ayağı var. Bununla ilgili olarak OSB’nin geliştirme alanı vardı 2,5 yıldır önü tıkalıydı bu sorunu çözdük. Akşehir gibi, Ereğli gibi OSB alanlarımızla ilgili çalışmalar yaptık. Ekstra saha oluşturduk. Onunla ilgili yatırımcılara paralarını yatırttık. Buraları rantabl, fabrika tesisleri oluşturulabilir hale getirdik. Ayrıca Kulu’da OSB’yle ilgili raporları hazırlayıp basılı evrak haline dönüştürdük. Sanayici açısından da Konya’nın yatırıma değer bir yer olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.
LOJİSTİK KÖY İÇİN ÇALIŞMA GRUBU OLUŞTURULDU
* Sizin dikkat çeken iki önemli projeniz daha vardı; lojistik köy ve solar enerji merkezi projesi. Bu projelerin Konya’nın gelişimi için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Lojistik köy ve solar enerji projesiyle ilgili gelişmeler nedir?
— Konya’nın tarım ve sanayi dışında enerji sektöründe çalışma yapması lazım. Lojistikle ilgili bir çalışma grubu oluşturduk, envanter taraması yapıyorlar şu an. Tekirdağ’dan arkadaşlar bütün evrak ve belgeleri buraya gönderecekler. Bir bilgi birikimi oluşacak. Bu lojistik nedir, nasıl anlaşılması gerekir. Dolayısıyla lojistikte işin daha başındayız. Ama Karapınar’daki solar enerji ile ilgili proje çalışmalarımızı tamamladık. Milletvekillerimizle beraber bakanlığa sunduk. Solar enerji için güneşlenme süresinin uzun olması gerekiyor. Karapınar’daki arazi solar enerji için uygun kriterlere sahip. Arazinin eğimi de çok önemli. En ideal eğim yüzde 1–1,5. Bizim arazilerimiz de bu eğime sahip. Burada önemli bir kömür rezervi var. Hem kömürden, hem solardan üretilen elektrik aynı yerde depolanabilecek ve maliyeti yarıya düşecek. Elektrik üretiminde iki ayrı maliyet çıkmayacak.
* Solar enerji projesi ne kadar alan üzerinde gerçekleşecek?
— Üç ayrı arazi noktasında projenin yürütülmesi planlanıyor. İlk olarak 27 milyon metrekare, ikinci olarak 19 milyon ve üçüncü olarak da 17 milyon metrekare alanda yapılacak bu çalışma. 27 milyon metrekarelik alan tamamlandıktan sonra, gelin 19 milyon metrekarelik alanı yapın diyeceğiz. O da tamamlandıktan sonra 17 milyon metrekarelik alanda projeyi gerçekleştireceğiz. Tabi bütün bunlar büyük emeklerin ürünü olacak. Sanayi ve Ticaret Bakanımıza bunu anlatmıştım. O dosyayı gördü, enerji bakanımıza durumu anlattım o da gördü. Aradan kısa bir zaman geçti, Sanayi Bakanlığı’ndaki ilgili genel müdür arkadaş aradı. Ramazan ayı içerisinde bununla ilgili komisyon çalışmalarına başlayacaklarını söyledi. Kendilerine Enerji Bakanlığı’ndan çalışabilecekleri bir isim tavsiye etmemi istediler. Ben de aradım bakanlığa durumu özetledim. Komisyonlar bir araya gelecek ve çalışma yapacak. Bizim istediğimiz şey şu; güneş enerjisi ile üretim yapmaya uygun bir alt yapı yok, yani mevzuat gerekiyor. Ama mevzuatın da iki boyutu var; lisans vermeye yönelik alan gelişiyor, yatırıma yönelik alanda gelişme yok. Elimizde iki tane mevzuat var konu ile ilgili. Birincisi; Endüstri Bölgesi Kanunu, diğeri; Organize Sanayi Bölgesi kanunu. Biz diyoruz ki; özel endüstri bölgesi olarak burası kurulsun. Yabancı yatırımcılar da burada bulunmak istediklerini bize ilettiler. Biz buranın OSB olarak da ilan edilebileceğini belirttik. Bir noktaya geldik. Bunlar bugünden yarına bitecek bir şey değil, takipçisiyiz.
* Burada ne kadar enerji üretimi hedefleniyor, ne kadar katma değer sağlayacak?
— 4 bin veya 4 bin 500 megavat enerji sağlanacak buradan. Bu da 400 milyon dolar demek. Yani bu, Konya’nın kişi başı milli gelirinin 200 dolar artması anlamına geliyor. Konaklama tesislerinin arttırılması çalışmaları da devamında gelecek.
Çetin ORANLI
cetinoranli@merhabagazetesi.com.tr
Vali Bey ile 13 ayın muhasebesi…
11 Haziran 2009'da Tekirdağ'dan Konya'ya atanan Vali Aydın Nezih Doğan, 2 Temmuz 2009'da göreve başlamıştı. Vali Doğan'ın göreve başladığı günlerde gerçekleştirdiğimiz söyleşide Konya'daki hedeflerini masaya yatırmıştık. Aradan 13 ayın üzerinde zaman geçti; Vali Bey, Konya'da sessiz sedasız önemli projeler hazırlatarak, hayata geçirilmesi için çalışmaya başladı. Konya'nın gelişmesine ve kişi başına düşen gelirin artmasına yönelik olarak Organize Hayvancılık Bölgesi Projesi'nden Lojistik Köy Projesi'ne, Karapınar Solar Enerji Merkezi Projesi'nden, Süs Bitkileri Üretim Merkezi'ne kadar ilginç çalışmaların altında Vali Aydın Nezih Doğan'ın imzası var. Bu projelerin hayata geçirilmesi halinde Konya'da istihdamın ve kişi başına gelir düzeyinin artacağına şüphe yok. Vali Bey ile geride kalan 13 ayı değerlendirirken ağırlıklı olarak projeler üzerinde durduk. Projelerin hayat bulması temennisiyle... (Ç.O.)
“ÜRETTİĞİMİZ İLE ÜRETMEMİZ GEREKEN ARASINDA FARK VAR”
* Konya’da göreve başladığınız sürenin üzerinden 13 ayı aşkın zaman geçti. Bu hizmet dönemini değerlendirir misiniz, neler yaptınız?
— Geldiğim günden itibaren bir konunun üzerinde ağırlıklı olarak durmaya çalışıyorum; yeni yönetim yapılanması. Yönetim dediğimiz bilimsel, bugünün yaklaşımını içeren bu metoda Konya’daki yönetim algısını uygulamak istiyoruz. Bugünlerde üzerinde yöneticilerin durduğu şey; stratejik planlama. Bizim böyle bir stratejik planlama ihtiyacımız var mı, yok mu? Geldiğimiz ilk birkaç ay boyuncu bu konu üzerinde durmaya çalıştık. Neredeyiz, nereye gitmeyi hedefliyoruz ve imkânlarımız ne? İlgilendiğimiz konularda böyle bir çalışma yürüttük. Fakat görünen o ki, bir ana yol haritasına ihtiyaç var. Bununla ilgili olarak geçtiğimiz ekim-kasım aylarında bir çalışma yaptık. İzleyeceğimiz yolun yöntemini, içeriğini tespit etmeye çalıştık. Bunun Mevlana Kalkınma Ajansı vasıtasıyla yapılabileceğini gördük. Bunu gerçekleştirmek için Karaman’ı da ikna etmek gerekiyordu, onları ikna ettik. Konya’daki arkadaşlarımızla paylaştık, milletvekillerimiz, gazeteciler ve sanayicilerle görüştük. Onlar da önce, ‘zaten bu işleri yapıyoruz’ diye reflekste bulundu ama sonra bu çalışmanın yararlı olabileceği düşünüldü. Bunu Mevlana Kalkınma Ajansı’nın gündemine aldık ve geçtiğimiz aylarda ihalesini yaptık. Ramazan ayından sonra süratle projenin yani, adını ‘2023 Konya’ diye koyduğumuz, daha sonra ‘2023 Stratejik Plan Çalışması’ olarak değiştirdiğimiz projeyi ortaya koyduk.
Türkiye dünyanın on büyük ekonomisinden birisi olacaksa ki bu yaklaşık 2 trilyon dolar gayri safi milli hâsılaya tekabül ediyor. Türkiye bu hâsılayı Konya ile Sinop ile beraber yükseltecek. Bu 10 büyük ekonomiden biri olmak için birincisi Türkiye’nin stratejisine, ikincisi Konya’nın bu noktadaki görevine bakmak gerekiyor. Türkiye’nin şöyle bir bakışı var; ‘Ben dünya hâsılasının 0,84’ünü üretiyorum ama dünya nüfusunun 1,1’ine sahibim. Demek ki benim öncelikle hâsılamı 1,1’e çıkarmam gerek.’ Bunu Konya’ya indirgersek; Konya’nın nüfusu Türkiye nüfusunun 3,2’sine tekabül ediyor ve bu yaklaşımla üretimin de 3,2’sini yapması gerekiyor. Şimdi 2009 yılı toplam hâsıla rakamları ortaya çıktı. Türkiye’nin toplam hâsılası 985 milyar lira. Yaklaşık 650–700 milyar dolarlık hâsıladan söz ediyoruz. 700 milyar doları 2,4’e böldüğümüzde yaklaşık 17,5 milyar dolar eder Konya’nın toplam hâsılası. Bunu Konya nüfusuna endekslersek, yüzde 3,2 desek Konya nüfusuna yine Türkiye’nin gelirinin de 700 milyar dolar olduğunu düşünürsek 22 milyar dolar ediyor. Yani bizim ürettiğimizle üretmemiz gereken arasında fark var. Bu farkı kapatmak için daha çok üretmemiz lazım. Daha çok üretmek için gerçek üretim alanları oluşturmalıyız. Bu konuda Konya şanslı bir dönem geçiriyor. 2009 yılında Konya’da önemli farklılıklar oluştu; bunun benimle de bir alakası yok. Birincisi; üniversite sayısı 1 iken önce 3, sonra 4 oldu. Mevlana Kalkınma Ajansı örgütlendi. Tarım Destekleme Kurulu İl Koordinatörlüğü oluştu. KOP bir devlet projesi haline dönüştü. Konya ilk defa sanayisinde tarif edilmiş bir bölümün desteklendiği il haline geldi. Bu 5 öge bizi 2,4’ten 3,2 hedefine taşıyacak gizli avantajlar taşıyor. Bunu sağlamak için sağlam bir yol haritasına ihtiyacımız var. Bunda da herkesin katkısı olmalı. 2011’in başına kadar zamanımız var, o zamana kadar bu ufuk turuna devam etmemiz lazım.
* Bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için neler yapılabilir?
— Konya’da çok eskiden bu yana tarım yapılıyor. Tarımsal üretim daha iyi yapılmalıdır. Bunu sağlamak için zaten devlet destekleri var. Ama biz bu çerçevede KOP Eylem Planı hazırlıyoruz. KOP 4 ili ilgilendiriyor ama işi Konya götürüyor. Buna Konya olarak bizim çok ciddi katkılarımız var. Buralarda iyi tarım uygulamalarını geliştirmek için neler yapılması gerektiğini anlatıyoruz. İşin sosyal politika boyutunda neler yapılması gerektiğini anlatıyoruz. Mevlana Kalkınma Ajansı bu yıl 7 trilyonluk bir kırsal kalkınma desteğine pay ayırdı. İl Özel İdaresi destek sağladı, Tarım Bakanlığı 7 trilyon destek sağladı. Bunlar hep Konya’da tarımın daha iyi yapılabilmesi için. Bununla beraber farklı çalışmalar da yaptık. Süt konusunu derinlemesine analiz ettik. Kabaca 1 milyon ton/yıllık süt üretimi var Konya’nın. Sütte sadece bakteri oranını makul seviyelere düşürerek ekstra 15 kuruş prim alma imkanı var. 1 milyon ton olunca eldeki miktar 150 milyon TL gibi bir kaynak ortaya çıkıyor. Elbette hayvancılık alanında da yeni sermaye girişleri oluyor.
HAYVANCILIK OSB İÇİN İLK ADIMLAR ATILDI
* Tarım ve hayvancılık organize sanayi bölgeleri projeleri hakkında bilgi verir misiniz?
— Hayvancılık organize sanayi fikri vardı. Buna ben müdahale ettim. Kamuoyuna çok yansımadı ama dedim ki; ‘Hayvancılık OSB kurulması uzun zamanlı bir süreç. Halbuki biz elimizdeki imkanlarla hemen bir çalışma yapmalıyız ve bir alanı hayvancılık tesislerinin kurulabileceği bir alan haline dönüştürmeliyiz.’ Tesisler buraya kurulmaya başlanmalı ve OSB daha sonra söz konusu olmalıydı. 25–30 bin dekarlık bir alanda bu işlemin yapılması için Bakanlık’tan cevap bekleyinceye kadar bu fırsatı hemen kâra dönüştürmek istedik. Nitekim 20 bin dekarlık bir alanda satın alma işlemleri başladı. Bu, Konya tarımına dışarıdan bir sermaye gelecek demek. Bu da Konya tarımını geliştirecek. Aksaray Yolu üzerindeki bir noktada bu çalışma yapılacak. Büyükşehir Belediye Başkanımızın, Karatay Belediye Başkanımızın bu çalışmaya inanılmaz katkıları oldu. Şimdi tabi bir biçimde o ana hedefimize yani yüzde 3,2’yi üretme hedefimize doğru daha emin adımlarla ilerliyoruz.
* Yeni teşvik sistemi Konya’yı nasıl etkiledi?
- Ben Konya’da yatırım teşvik belgesi alan firmaları ve bunun Türkiye’ye olan oranını çıkarttırdım arkadaşlara. 2009 Ocak–Nisan döneminde Hazine Müsteşarlığı’ndan 8 firma yatırım teşvik belgesi almış. 2010 yılı Ocak–Nisan ayında Konya’dan müracaat eden 87 firma var. 8 ile 87 arasında 11 kat fark var. Türkiye genelinde her yerde bu artış varsa Konya’nın bir artısı yok demektir. Ama sadece Konya yapıyorsa bu artışı, Konya teşvikte avantajlı demektir. Burada yer avantajı da var. Yatırımcıya anında yer gösterebiliyoruz. Buradaki bürokrasinin etkin çalışmasının bir sonucudur bu. Türkiye’deki oranı bakımından da nüfusun 3,2’si diyorduk, Konya toplam teşvik alımında 6,5 dolaylarına ulaştı. Bu gösteriyor ki, ‘Konya makûs talihini değiştirebilir’ iddiamız gerçekçi bir iddia. Sulama teknolojisi açısından biz şimdi 40 kişilik bir mühendis grubunu eğitiyoruz. Kaymakamlıklara dedik ki; ‘nerede boşa akan bir su varsa biz ona proje hazırlayalım.’ Bu kapsamda 60 proje hazırladık. İçinde süt toplama, süt sağım projeleri de var. Bu projeler herkesin elinde var şu an. Proje bazında hazırız. Tarım ve hayvancılıktan maksimum düzeyde verim elde etmeye çalışıyoruz.
DIŞ MEKAN SÜS BİTKİLERİ ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ PROJESİ
* Yakın zamanda hayat bulabileceğine inandığınız ilginç projelerden bahseder misiniz?
— Benim daha evvel Tekirdağ’da yaptığım ve burada da yapılmasını talimatlandırdığım bir dış mekân süs bitkileri organize sanayi projesi var. Bu proje için benim tavsiyem; İsmil bölgesiydi. Arkadaşlarımız gidip gezdiler, rapor hazırlıyorlar. Konya’dan yatırımcılar böyle bir yatırım olursa biz alırız diyorlar. İşin bir sanayi ayağı var. Bununla ilgili olarak OSB’nin geliştirme alanı vardı 2,5 yıldır önü tıkalıydı bu sorunu çözdük. Akşehir gibi, Ereğli gibi OSB alanlarımızla ilgili çalışmalar yaptık. Ekstra saha oluşturduk. Onunla ilgili yatırımcılara paralarını yatırttık. Buraları rantabl, fabrika tesisleri oluşturulabilir hale getirdik. Ayrıca Kulu’da OSB’yle ilgili raporları hazırlayıp basılı evrak haline dönüştürdük. Sanayici açısından da Konya’nın yatırıma değer bir yer olduğunu anlatmaya çalışıyoruz.
LOJİSTİK KÖY İÇİN ÇALIŞMA GRUBU OLUŞTURULDU
* Sizin dikkat çeken iki önemli projeniz daha vardı; lojistik köy ve solar enerji merkezi projesi. Bu projelerin Konya’nın gelişimi için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Lojistik köy ve solar enerji projesiyle ilgili gelişmeler nedir?
— Konya’nın tarım ve sanayi dışında enerji sektöründe çalışma yapması lazım. Lojistikle ilgili bir çalışma grubu oluşturduk, envanter taraması yapıyorlar şu an. Tekirdağ’dan arkadaşlar bütün evrak ve belgeleri buraya gönderecekler. Bir bilgi birikimi oluşacak. Bu lojistik nedir, nasıl anlaşılması gerekir. Dolayısıyla lojistikte işin daha başındayız. Ama Karapınar’daki solar enerji ile ilgili proje çalışmalarımızı tamamladık. Milletvekillerimizle beraber bakanlığa sunduk. Solar enerji için güneşlenme süresinin uzun olması gerekiyor. Karapınar’daki arazi solar enerji için uygun kriterlere sahip. Arazinin eğimi de çok önemli. En ideal eğim yüzde 1–1,5. Bizim arazilerimiz de bu eğime sahip. Burada önemli bir kömür rezervi var. Hem kömürden, hem solardan üretilen elektrik aynı yerde depolanabilecek ve maliyeti yarıya düşecek. Elektrik üretiminde iki ayrı maliyet çıkmayacak.
* Solar enerji projesi ne kadar alan üzerinde gerçekleşecek?
— Üç ayrı arazi noktasında projenin yürütülmesi planlanıyor. İlk olarak 27 milyon metrekare, ikinci olarak 19 milyon ve üçüncü olarak da 17 milyon metrekare alanda yapılacak bu çalışma. 27 milyon metrekarelik alan tamamlandıktan sonra, gelin 19 milyon metrekarelik alanı yapın diyeceğiz. O da tamamlandıktan sonra 17 milyon metrekarelik alanda projeyi gerçekleştireceğiz. Tabi bütün bunlar büyük emeklerin ürünü olacak. Sanayi ve Ticaret Bakanımıza bunu anlatmıştım. O dosyayı gördü, enerji bakanımıza durumu anlattım o da gördü. Aradan kısa bir zaman geçti, Sanayi Bakanlığı’ndaki ilgili genel müdür arkadaş aradı. Ramazan ayı içerisinde bununla ilgili komisyon çalışmalarına başlayacaklarını söyledi. Kendilerine Enerji Bakanlığı’ndan çalışabilecekleri bir isim tavsiye etmemi istediler. Ben de aradım bakanlığa durumu özetledim. Komisyonlar bir araya gelecek ve çalışma yapacak. Bizim istediğimiz şey şu; güneş enerjisi ile üretim yapmaya uygun bir alt yapı yok, yani mevzuat gerekiyor. Ama mevzuatın da iki boyutu var; lisans vermeye yönelik alan gelişiyor, yatırıma yönelik alanda gelişme yok. Elimizde iki tane mevzuat var konu ile ilgili. Birincisi; Endüstri Bölgesi Kanunu, diğeri; Organize Sanayi Bölgesi kanunu. Biz diyoruz ki; özel endüstri bölgesi olarak burası kurulsun. Yabancı yatırımcılar da burada bulunmak istediklerini bize ilettiler. Biz buranın OSB olarak da ilan edilebileceğini belirttik. Bir noktaya geldik. Bunlar bugünden yarına bitecek bir şey değil, takipçisiyiz.
* Burada ne kadar enerji üretimi hedefleniyor, ne kadar katma değer sağlayacak?
— 4 bin veya 4 bin 500 megavat enerji sağlanacak buradan. Bu da 400 milyon dolar demek. Yani bu, Konya’nın kişi başı milli gelirinin 200 dolar artması anlamına geliyor. Konaklama tesislerinin arttırılması çalışmaları da devamında gelecek.