Muhteşem bir stat. Göz kamaştırıyor. Hatta, düşman çatlatıyor. Görenler bir kez daha bakmak istiyor. Her yönüyle görkemli bir stat.
Ancak, yeni stadın yapımından sonra bazı korkularımızı, tereddütlerimizi dile getirdik. Eksikleri, yanlışları bir bir sıraladık.
Dedik ki:
“Tek korkumuz, Stat inşaatını üstlenen şirket ile Erzurum’da çöken atlama kulelerini yapan inşaat şirketinin aynı olması. Gönlümüz, şirketin aynı hataları Konya stadında yapmamasından yanadır.
Yeni statla birlikte Konya sporu, Konya ekonomisi, Türk futbolu kazanacak…
Haydi hayırlısı..”
Eksiklerden geçtik, keşke haklı çıkan ben olmasaydım.
Keşke, stat 5 maç sonra dökülmeye başlamasaydı..
Pazar günü, Gaziantepspor maçını izlemek için gittiğimiz Torku Arena’da deyim yerindeyse şoke olduk.
Daha önce, konuk takım soyunma odalarından birinin tavanının üst kattaki tesisattaki su kaçağı nedeniyle göçtüğünü görmüştük.
Ama bu kez yıkıldık.
Övündüğümüz, yere göre sığdıramadığımız, sanırım daha kesin kabulde yapılmayan Konya Büyükşehir Torku Arenanın basın tribünü tuvaletlerinin duvarının yarıldığını, içeri ışık sızdığını gördük. Bununla da kalmadık, basın tribününün üstten aşağıya kadar çatladığı gerçeğiyle karşı karşıya kaldık.
Çok önemli sıkıntılar bunlar. 5 maç sonra gördüklerimizi, 60 yıllık Atatürk stadında yaşamadık.
Korkumuz devam ediyor. Umarım, yeni statta başka sıkıntılar olmaz.
xxx
Zor maçtı Gaziantepspor karşılaşması.
İlk yarıya baktığımıza zaman öyle de oldu. Ama, ikinci yarıda devleşen bir Torku Konyaspor vardı sahada.
Torku Konyaspor’da, sakatlıklara rağmen yeni teknik kadroyla birlikte taşlar yerine oturmaya başladı.
Takımda önemli gelişmeler var. Ömer Ali, Hasan Kabze ve Hleb’in yükselen form grafiklerine karşılık eksiklerde yok değil. Öncelikle, topu ileriye taşıma adına daha çabuk oynamakta yarar var. Bunu ikinci yarıda gördük. En önemlisi de sağ kanadın aksaması. Sanırım, teknik adamlar bu soruna da bir çözüm bulacaklardır. Takım savunması olmazsa takımı sıkıntı basar.
Maçın analizine gelecek olursak:
İlk yarıda Torku Konyaspor, topa daha çok hakim olsa da, orta sahada topu ileri taşıma adına yeterince organize olunamadı, veya orta alan oyuncuları üretken olamayınca Kartallar tercihlerini yan paslardan yana kullanınca takım çıkmakta zorlandı. Hatta öyle bir an geldi ki, her iki takımda orta alanda kümelenerek oyunu kilitledi.
Ancak 35. dakikadan sonra maç biraz hareketlendi. Öyle ki, 39. dakikada Torku Konyaspor defansın arkasına atılan uzun topla ilk kez golle burun buruna geldi. Bu pozisyonlarda da Hasan’ın vuruşunda meşin yuvarlak direkten döndü.
İkinci yarıya iyi, hatta golle başlayan Torku Konyaspor, Rangelov ile gelen bu golle adeta güven kazandı.
Ancak, rakibin toparlanması ve beraberlik için gelmeye başladığı an8larda defansını da öne çıkartarak Gaziantepspor’u dar alanda oynamaya ve hataya zorlayan Kartallar 77. dakikada Hasan Kabze’nin şık golüyle iyice rahatladı.
Maçın son bölümlerinde, Gaziantep risk alarak hiç olmazsa bir gol umuduyla yüklendi. Özellikle de konuk takımın, Chıbuıke’nin Konyaspor’un sağ kanadından geliştirdiği ataklarla etkili oldu dersek yanılmamış oluruz.
Gerçek Torku Konyaspor’u, defans eksikliklerine rağmen maçın ikinci yarısında izledik. Dahası, Konryaspor’a yakışan futbol bu.
İyi ve güzel bir galibiyet oldu. 3 puan yeşil-beyazlı takıma moral ve güven getirdi. Umarım bu olumlu hava Akhisar maçına da yansıtılır ve ilk deplasman galibiyeti Manisa’dan çıkartılır.
Bunun olmaması içinde bir neden yok sanırım.