Kent EXPO-2. Şehircilik ve Kent İhtiyaçları Fuarı'nın açılışında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, şehir dönüşümünün iki ayrı kanunla yürütülmesinin uygulamada önemli sıkıntılara yol açtığını belirterek, “Kentsel dönüşümle ilgili bu iki yasa acilen birleştirilmeli, her ikisinden de doğru ve sağlıklı yanlar alınmalı.” dedi.
Büyükşehir Belediyesi'nin evsahipliğinde İZFAŞ tarafından düzenlenen Kent EXPO, İzmir Uluslararası Fuar Alanı'nda açıldı. Yurtdışından ve yurtiçinden çok sayıda belediye başkanının katıldığı fuarda 62 firma yer aldı. Fuarın açılışında konuşan Başkan Kocaoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan, şehir dönüşümüyle ilgili kanunların birleştirilmesini istedi. Fuarın temasının "Kentsel Dönüşüm" olduğunu hatırlatan Kocaoğlu, bu konuda yaşanan sıkıntıları anlattı. Dönüşüm uygulamalarında kullanılan 5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 73. maddesi ve 6306 Sayılı Afet Riskli Alanların Dönüştürülmesi Kanunu'nun birçok sıkıntıyı da beraberinde getirdiğini savunarak, "Cennetçeşme'de üzerinde 6 yıl boyunca çalıştığımız ve 5393 sayılı yasa ile uzlaşma noktasına geldiğimiz kentsel dönüşüm çalışmaları, 6306 Sayılı Afet Riskli Alanların Dönüştürülmesi Yasası’na dayandırılarak bu bölgenin riskli alan ilan edilmesiyle sekteye uğradı ve çalışmalarımız heba oldu. Diğer yerlerde, 'O mu daha fazla verir, bu mu daha fazla verir?', bir taraftan belediye, diğer taraftan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, sanki rekabet halindeymiş gibi iki başlılıktan öteye gitmedi. Bu yüzden birkaç yerin haricinde büyük bir adım atamadık. Büyükşehir Belediyesi, çalışmasına rağmen atamadı ancak vazgeçtik, sürdürmüyoruz anlamında konuşmuyorum. Biz bu işin altından kalkacağız." diye konuştu.
6303 sayılı kanun ile sadece rantı yüksek yerlerde riskli yapı ilan edilmesini son derece yanlış bulduğunu ifade eden Kocaoğlu, şöyle devam etti: “Bu kanun, genel hukuk kuralları çerçevesinde tamamen mülkiyete saldırı ve mülkiyetin haksız el değiştirmesine yönelik olarak kullanılıyor. Tabii ki yasa bu amaçla çıkmadı ama kanun maddeleri içerisindeki kılcal damarlardan geçerek vatandaşların mağduriyetine yol açıyor. Kötü niyetli insanların, onların servetini azaltmasının veya yok etmesinin zeminini hazırlamış oluyoruz. 6306 sayılı kanunla mağdur insanların mallarını gasp edilmesini önleyecek düzenlemenin acilen yapılması ve iki yasanın doğru taraflarının alınarak birleştirilmesi şart. Yetki merkezi hükümette. Biz belediyeler olarak kentsel dönüşüm yapmak istediğimizi bildiriyor ve yetki verilirse yapıyoruz. Bir an önce kentleri dönüştürmemiz, sağlıklı iyi örnekleri yapmamız gerekiyor. Belediyeler bunun planlamasını, tasarımını yapacak, inşaat sektörü de imalatı yapacak. Biz adalet dağıtacağız. Biz doğru işi yapacağız. Bizim görevimiz bu. Burada yaşayan insanların hakkını, servetini koruyacağız. Bizim kamu olarak, hem merkezi hükümet hem yerel yönetim olarak temel görevimiz bu. Bu bilinçle çalışmak, üretmek ve kentlerimizi dönüştürmek durumundayız.” CİHAN