CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, AK Parti’nin yolsuzlukların hesabını er geç vereceğini ve bundan kurtuluşun olmadığını söyledi.
Geçtiğimiz günlerde görevden alınan eski İstihbarat Dairesi Başkanlarından birinin suç duyurusunda bulunduğuna işaret eden Haluk Koç, "Kapatılan 17-25 Aralık dosyaları somut suç belgelerine dayanıyor. O belge ve bilgiler hukuka uygun olarak toplanıp savcılığa gönderildi. 'Bu nedenle kapatılan dosyaların yeniden açılarak yargılanmaya devam edilmesini talep ediyorum.’ diyor. Hukuk ne diyor, 'yeni bir kanıt veya belge bulunduğunda dosya yeniden açılır' diyor. Öyle anlaşılıyor ki kapatılan yolsuzluk dosyaları da günü geldiğinde tekrar açılacak. Bunlar, 'şimdi kapattık, şimdi kurtulduk' zannediyorlar; bunun sorumluluklarından hiçbirisi kaçamayacak. Devletin hafızası çok güçlü olduğu için mutlaka bu konuda yeni belgeler de çıkacak." dedi.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, toplantı devam ederken basın mensuplarına açıklamalarda bulundu ve soruları cevapladı.
Yaser Arafat’ın 11 Kasım 2004 tarihinde şüpheli bir ölüm sonucu hayatını kaybettiğini belirten CHP Sözcüsü Koç, "Kudüs’e dinci, ırkçı, faşist İsrail siyasi kanadının çağrısı üzerine yapılan; İslam’ın kutsallarını hedef alan saldırı dolayısıyla da bir kez daha lanetliyoruz. Yaser Arafat’ı da tıpki Atatürk gibi antiemperyalist, seküler, bağımsız bir Filistin uğruna verdiği mücadelede kaybedişimizin 10. yılında da bir kere daha CHP adına rahmetle anmak istiyorum." diye konuştu.
'HER TÜRLÜ PAZARLIĞI YAPIP O PAZARLIKTAN AYAĞINA DOLANANLARI SONRA İTİRAF EDECEKSİN'
Koç, AK Parti kanadının her zaman için önündeki neyse o seçim yerel, genel, cumhurbaşkanlığı seçim döneminde kendi siyasi hesaplarını göz önüne alarak süreci kendi avantajına göre yürütmeye çalıştığını belirtti. Koç, sözlerine şöyle devam etti:
"Bakıyoruz, itiraflardan yola çıkarak maalesef Sayın Akdoğan’ın söylediği gibi zeki değiliz herhalde; konuyu bilmediğimiz için itiraflardan yola çıkarak sonuçtan geriye geliyoruz; silahlı yapılar Türkiye dışına çıkacak dediniz mi, dediniz çıktılar mı çıkmadılar; kim söylüyor, bunu sizler. Bir gerçek var, tam tersine gidişler arttı mı, kentlerde yapılanmalar güçlendirildi mi, evet güçlendirildi. Devlet içinde devlet manzarası sergileyen adımlar atıldı mı, evet atıldı. Bunları Başbakanlık koltuğunda oturan stajyer söylüyor, itiraf ediyor. Bunlar gerçekleşti. Adam kaçırma, okul şantiye yakma, kendi otoritesini belgeleyen halk savunma kuvvetleri ve birtakım özerk mahalleler, bölgeler oluşturma, bütün bunlar gerektiğinde sokak gösterileriyle devreye sokuldu mu, sokuldu. Özeti şu; mikrofon buldu mu milliyetçiliğin en vahşi söylemleriyle perdenin önünde rol alacaksın, halkın gazını almaya çalışacaksın, perde arkasında her türlü pazarlığı yapıp o pazarlıktan ayağına dolananları sonra itiraf edeceksin ve itirafçı konumuna düşeceksin."
Koç, yolsuzluk soruşturmalarına da değinerek, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Yolsuzluklara bulaştıkları için istifa etmek zorunda kalan 4 AKP’li bakan için TBMM’de bir soruşturma komisyonu kuruldu, yolsuzluk komisyonu kuruldu. Ağır aksak, kör topal nasıl tarif ederseniz o şekilde çalışmaya gayret ediyor, 40 türlü iktidar tarafından çıkarılan engele rağmen. Bu komisyon suçlananların ayağına gitse, onlar ifade vermese de çalışmaya devam gayreti içinde. Devlete saygılı bir bürokrat çıktı geçen gün. Gümrük Müsteşarı, ismi ortada. Komisyona ifade verdi ve şunu tutanaklara geçirdi: 'Reza Zarrab’a ait 1,5 ton altını taşıyan uçağı Zafer Çağlayan’ın özel kalem müdüründen gelen talimatla serbest bıraktık.' Çok açık ve net ifadeler. Hatırlar mısınız? Köstebek bir bakan vardı, şimdi arada zevzeklik yapıyor. Özel kaleminden telefonda Deniz Feneri yolsuzluğuna batmış birilerini aramış vakti zamanında, ‘polis gelecek aman ha temkinli olun’. Al o köstebek bakanı vur Zafer Çağlayan’a; biri altın kaçakçısını bırakıyor ,öteki yakalanacaksın arazi ol kaç diyor. Yok aslında hiçbirinin de birbirinden farkı, ikisi de AKP’nin yolsuzluğa bakmış bakanları."
'DEVLETİN HAFIZASI ÇOK GÜÇLÜ, MUTLAKA YENİ BELGELER ÇIKACAK'
AK Parti’nin yolsuzlukların hesabını er geç vereceğini ve bundan kurtuluşun olmadığını vurgulayan Koç, "Tek bir örnek bile bunu gösteriyor. Görevden alınan eski İstihbarat Dairesi Başkanlarından biri suç duyurusunda bulundu. Kapatılan 17-25 Aralık dosyaları somut suç belgelerine dayanıyor. O belge ve bilgiler hukuka uygun olarak toplanıp savcılığa gönderildi. Bu nedenle 'kapatılan dosyaların yeniden açılarak yargılanmaya devam edilmesini talep ediyorum.’ diyor. Hukuk ne diyor, yeni bir kanıt veya belge bulunduğunda dosya yeniden açılır diyor. Öyle anlaşılıyor ki kapatılan yolsuzluk dosyaları da günü geldiğinde tekrar açılacak. Bunlar şimdi kapattık, şimdi kurtulduk zannediyorlar bunun sorumluluklarından hiçbirisi kaçamayacak. Devletin hafızası çok güçlü olduğu için mutlaka bu konuda yeni belgeler de çıkacaktır. İşe, 'sıfırla oğlum' talimatlarından, bakan çocuklarının kasalarından, ayakkabı kutusundaki milyon dolarlardan, çikolata kutusunda servis edilen 500 binlik Eurolardan, utanmadan dolarları çikolata gibi yiyen bakanın bakarasından makarasından, gönder oğlum Süleyman 2 milyon şu maaşları ödeyelim rezaletinden ve kupon arazileri benden haber vermeden dağıtmayın vermeyin talimatı ile ne kadar söz verdilerse onu verecekler aşağısı kurtarmaz utanmazlığının hesabını ergeç verecekler. Bunlar yargının hafızasındadır, kayıtlarındadır." CİHAN