Çocuğumuzda görülen uyum ve problem davranışların görülme sıklığı ve boyutu bizi endişelendirebilir. Ancak çocuğumuz ile ilgili endişelerimiz var ise önce bunların neler olduğuna bakmak, nedenlerini irdelemek ve sonrasında çözüm yollarını bulup, bulduğumuz çözüm yolunu sabırla uygulamamız gerekir. Bunlardan hangilerini dert edinmeli ve çözüm aramalıyız bu yazımızda bunlara değinmeye çalışacağız.
Çocuğumuzda Oluşan Korku, Kaygı ve Endişeler: Doğduktan sonra çocuk ebeveynlerinin haricinde birçok farklı insan, durum ve nesnelerle karşılaşır. Bu süreçte bebek yeni şeyler öğrenirken, aynı zamanda korku ve endişe gibi karmaşık duyguları yaşar. Yüksek sesler, karanlık, hayvanlar, ebeveynlerinden, bakıcısından geçici veya devamlı ayrılma durumları korku ve kaygıların oluşmasına sebebiyet verebilir. Ebeveynlerden birinin vefatı, çocuğun ihmali, istismarı, fiziksel ve sözlü şiddeti, ebeveynin kendini korku ve kaygılarını çocuğa yansıtması korku ve kaygı oluşmasına sebebiyet verebilir.
Çekingenlik/Utangaçlık: Çocuğun mizacı veya yaşadığı korku, gerginlik, mutsuzluk, huzursuzluk gibi karmaşık hisleri içeren duygusal problem, sosyal durumlara uyum sağlanması için adapte olma mekanizmasını kullanabilmeyi gerektirir. Aşırı çekingenlik, utangaçlıkla beraber yaşanan özgüven eksikliğin giderek fazlalaşması zamanla kendi insanlardan soyutlamasına sebebiyet verecektir.
Yalan Söyleme: Çocuğun 3-6 yaş döneminde, bazen hayal dünyasının ürünü olan, bazen de ailesine göre hareket etmiş olmak adına söyledikleri yalanlar gittikçe çoğalıyorsa bu davranışın dikkate alınması gerekmektedir.
İzinsiz Eşya Alma: 3-6 yaş döneminde çocuklar aidiyet bilinci oluşmadığı için başkalarının eşyalarını izinsiz olarak alabilirler. Bilhassa 5-6 yaşından itibaren izinsiz alma davranışları, çalma davranışına dönüşme ihtimaline karşı tedbir alınması önemlidir.
Saldırgan Davranışlar: Çocuklar anne ve babanın birbirlerine ve kendisine olan fiziksel ve sözel saldırgan davranışlarını modellemesi, çocuğun kıyaslanması, kardeş kıskançlığı, değersizlik duygusu, sık cezalandırılması, duygularını kontrol etmekte zorlanması nedeniyle akranlarına ve ebeveynlerine karşı, itme, vurma, ısırma gibi saldırgan davranışlarının çoğalması
Problem Davranışlarla Çocuğun Aileye Verdiği Mesajlar
Çocuklar doğru davranışın ne olduğunu ve durması gereken sınırı bilemediklerinde, isteklerini yaptırabilmek, dikkat çekmek, kızgın ve üzgün olduklarında yaptıkları davranışların altında yatan sebeplerin kaynağında anne ve babaya verdikleri mesaj yatmaktadır.
Anne ve Babadan Yanlış Model Aldıkları İçin: Çocuklar anne ve babalarının birbirlerine, kendisine ve çevrelerine karşı sergiledikleri davranışı gözlemleyerek, kendi davranışlarına onları rol model alırlar. Bunun neticesinde devamlı tartışma, kavga, vurma, itme, saldırganlık, kıskançlık, yalan söylemenin yanısıra, korku ve kaygıları nedeniyle, parmak emme, tırnak yeme, kıskançlık, altını ıslatma gibi davranışlar görülebilir.
İlgi Çekmek İçin: Anne ve babasından yeterince ilgi, sevgi görmediğini düşünen, değersizlik hissi oluşan çocuklar bazen regrese (geriye sardırabilir) olabilir veya öfke davranışı sergileyebilir.
Kızgınlığını Belli Etmek İçin: Kardeş kıskançlığı yaşayan, komşu ve akraba çocuklarıyla kıyaslanan çocuklar, kızgınlıklarını belli etmek için anne ve babasını kızdıracak davranışlarda bulunabilirler.
Ebeveynlerine Şirin Gözükmek İçin: Çocukları hakkında devamlı ne kadar iyi çocuk, ne kadar başarılı çocuk denilmesini isteyen aileler çocuk üzerinde baskı kurarlar. Bu baskının neticesinde çocuk ailesine yaşadıklarını söyleyememe, yalan söyleme, kopya çekme, çalma gibi davranışlara başvurabilir.
Eleştiri ve Cezadan Kaçmak İçin: Aile tarafından devamlı eleştirilen ve cezalandırılan çocuk ceza almamak adına yalan söyleme, iftira atma, gerçek dışı senaryolar uydurma gibi davranış problemi ortaya koyabilir.
Kendini İspat Etmek / Arkadaş Kazanmak İçin: Sosyalleşme sürecini sağlıklı geliştiremeyen, özgüvensiz çocuklar, arkadaş ortamına girebilmek, arkadaş kazanmak için onlara taviz verecek, onay alacak hareketler yapabilirler.
Çocukların sergiledikleri tüm davranışların altında yatan muhakkak bir sebep vardır. Bunun sebebi bulabilmek, onların iç dünyasını anlamak noktasında aileler çocuk yetiştirmede tecrübesiz oldukları için farkında veya istekli olmayabiliyor. Çocuk maddi ve manevi ihtiyaçlarını elde edebilmek için sergilediği davranışlar olumsuz olmaya ve çoğalmaya başlamışsa aileler burada kendilerini kontrol etmeye başlamaları ve kendilerine bazı soruları sormaları gerekir.
Çocuğuma özgürlük alanı bırakıyor muyum? Çok sık boğaz ediyor muyum? Ona ilgi gösterip, sevdiğimi belli ediyor muyum? Onunla ilgili beklentilerimi yüksek tutuyor muyum? Fiziki ve sözlü şiddet uyguluyor muyum? Cezalarım sert mi? Çocuğumun kendini ifade etmesine izin veriyor muyum? Ebeveynler bu sorulara birlikte cevaplamalı, eksiklerini gidermeli, problemi çözmek için önce kendilerinden başlayarak davranışların üzerine kararlı, tutarlı bir şekilde gitmelidirler. Şayet problemin kaynağını bulmakta zorluk çekiyorlarsa, çözüm üretemiyorlarsa uzmanlardan yardım almalı.