Konya Ovası'nda yağışların bu yıl olması ve havaların iyi gitmesi dolayısıyla ot bolluğu yaşanıyor. Konya'nın birçok köyünde çobanlar, kış ortasında koyunlarını otlatıyor. Öte yandan kuzlama döneminin başlamasıyla birlikte renkli görüntüler de yaşanıyor
Kasım ayının sonlarında etkili olan kar yağışının ardından uzun süredir yaşanan bahar havası en çok çobanlara yaradı. Büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar kış ortasında meralarda otlatılıyor. Havaların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesini fırsat bilen hayvan sahipleri ve çobanlar, kış ortasında hayvanlarını otlatmanın mutluluğunu yaşıyor. Besiciler, hayvanlarını merada otlatarak, hem yemden ve samandan tasarruf sağlıyor hem de kış ortasında güneşin tadını çıkarıyor. Köylerde yaşayan çobanlar ise hem hayvanları otlatıyor hem kış mevsimini boşa geçirmiyor.
KUZLAMA MEVSİMİ BAŞLADI
Meralarda küçükbaş hayvanları otlatan çobanlar bir dakika olsun oturmuyor. Koyun ve keçilerin kuzlama mevsimi olduğu için hayvanların başından ayrılmayan çobanlar, iki işi birden yapıyor. Hayvancılıkla geçimini sağlayan çiftçiler, kuzlama mevsiminin başlamasıyla ahırlarında ve meralarda 24 saat nöbet tutup, veteriner hekimlik görevini yapıyor. Çumra'ya bağlı Çukurkonak köyünde hayvancılık yapan Hayrullah Güler, doğum yapma döneminin sürdüğünü, bundan dolayı sürekli olarak koyun ve keçilerin içerisinde olmaları gerektiğini söyledi. Keçi ve koyunların doğum yapma döneminin sıkıntılı geçtiğini 24 saat boyunca koyunların başında beklediklerini anlatan Güler, “Bu dönem bizim için çok önemli herhangi bir sıkıntı olmasın diye hayvanlarımızın başında beklemek zorundayız. Bazı koyun ve keçiler ikiz ya da üçüz doğuruyor. Doğum uzun sürünce kuzu ve oğlaklar telef oluyor. Bizde bu sorunlarla karşılaşmamak için beklemek zorunda kalıyoruz” dedi.
HAYVANLARLA TEK İLGİLENİYORUZ
Sürülerinde yaklaşık 300-350 koyun ve keçinin olduğunu ve günde ortalama 5-6'sının doğum yaptığını belirten Güler, şunları kaydetti: “Biz geçimimizi bu şekilde sağlamaya çalışıyoruz. Bu dönem dikkat etmemiz lazım ki koyundan kuzu, keçiden oğlak alabilelim. Bazı hayvanlar sorunsuz doğum yapabiliyor ancak bazılarının doğumu çok zor oluyor. Biz yeri geldiğinde veteriner hekimlerin görevini yapıyoruz. Bu süreçte emek vermemiz lazım, yoksa verim alamayız. Zaman zaman yemek yeme fırsatımız bile olmuyor. Bütün hayvanlarla tek tek ilgileniyoruz. Aç kalan kuzuları doyurmaya çalışıyoruz. Kuzuları ölen bazı koyunlar, anneleri ölen kuzuları emziriyor. Yine bazı keçiler ise annesi ölen kuzuyu öz annesi gibi emziriyor. Bir nevi süt anneliği yapıyor” dedi.