Trafikte cep telefonuyla konuşursan cezası 61 Türk Lirası...Peşin ödersen devlet 45,75 Türk Lirası tahsil ediyor...
***
Mobeseler affetmiyor...
***
Güneydoğu'da elinde kaleşnikofla karakol tararsan yakalanmadığın sürece adın “Bir grup terörist” diye tanımlanırsın...
***
Yakalansan bile, 'Vallah-billah elime silah almamışam, çok pis kandırılmışam' diye yemin edersin “Derin Pişmanlık Yasası” seni ananın kucağına oturtuverir...
***
İnsansız Hava araçları halt ediyor...
***
Esnafsan, Maliye müfettişleri, Gıda Tarım Denetçileri, Zabıta Ekipleri, Çevreçiler, tepende boza pişirir..
***
Burnunu kaşımak için, elinde ki eldiveni çıkartsan kapına kırmızı mumdan mühür vurulur...
***
Denetmenler affetmiyor...
***
Sınırdan, PKK işbirliği ile kaçak mazot geçirirsen, hele birde kazara vurulursan, adın, abdestinde namazında, “Masum Köylü” ye çıkar, devletten 180 bin liraya kadar tazminat ve birde Başbakan'dan özür mektubu alırsın...
***
Sınır güvenliği halt ediyor...
***
Elektrik faturanı bir gün geçiktirirsen, Medaş dakikasında gelip elektriğini keser...
***
Saatine de, komşularına seni rezil edecek büyüklükte kırmızı mumlu mühür vurur...
***
Medaş yetkilileri affetmiyor...
***
Güneydoğu'da isen, köydeki evine bile, çifter-çifter klima takarsın...Hayvanlar sıcaktan bunaldı diye ahıra vantilatör kurarsın...Oralarda klimasız köy bulamazsın...
***
Kocaman karyola demirini tavana monte edip, ardından elektriğe bağlayıp evini sauna sıcaklığında bedava ısıtabilirsin...
***
Elektrik şirketi korkusundan köyüne giremez!
***
Güneydoğu da isen, çuvalla devlet bankasından kredi alırsın, bu taraftaysan bankaya kamyon dolusu kefil götürürsün...!
***
Orada kafan bozulsa arka sokaktan elinde silahla dağa çıkar, üniformalıları keklik gibi avlarsın, bu tarafdaysan av teskeresiz bıldırcın bile vuramazsın...
***
Gündüz gözüyle otomobiline binip, Şırnak'ın Kömürcüler Caddesindesi 611. sokakta bulunan her hangi bir evin zilini, öğle vakti bile çalmaya yürek ister...
***
Ama Şırnak'tan gelip, gecenin bir yarısı mahallene, sokağına apartımanına girerek, kapını özğürce çalıp “ Vallahi yolda kalmışem bana bir yardım et” diyebilirler...
***
Onca iktidar milletvekilin var, küçük bir işin düşse, Ankara'da ellerinden bi şey gelmez...Mevzuat ve kanunları önüne yığıverirler...
***
Ama Diyarbakırlı Mehdi Eker, Konya'da Tiğemlere (Devlet Üretme Çiftliklerine) Diyarbakırlı hemşehrilerini yerleştiriverir...Senin Ladikli, Sarayönlü, Kadınhanlı gençlerin işsiz duruken...
***
Vanlı Hüseyin Çelik, Bingöllü Cevdet Yılmaz, Batmanlı Mehmet Şimşek, bölge insanlarına hizmet için makamlarını pas-pas ederler..
***
Sende, seninkilere ...
***
Onların Ankara'da ki havasıyla, bizim Başkentte ki irtifamız boy bile ölçüşemez...
***
Buradansan “3-5 Mehmet olursun... 3-5 nöbetini müdavimi yaparlar... Oradaysan dağların özgürlük savaşcısın...
***
Seninkinin naaşı, basının ilgisinden uzak lehimli tabutta gelir, üzerinde kocaman kırmızı mumlu bir mühürle....
***
O'nun ki üstü açık, dünya medyasının flaşları eşliğinde...
***
O bazen dağda bazen HUKUK'ta arar hakkını, sen ise geçiken ADALET'te...
***
Şimdi söyleyin ; Hangimiz daha özgürüz?
***
Hangimizin hakları gasp edilmiş ?