Akdeniz’de yakın zamanda keşfedilen, toplam değeri 3 trilyon dolar ve 60 milyar varil petrole eşdeğer hidrokarbon rezervi sömürgeci ülkelerin iştahını kabarttı. Türkiye’nin 572 yıl, Avrupa’nın ise 30 yıllık doğalgaz ihtiyacını karşılayabilecek muazzam bir potansiyele sahip olan rezervleri sömürmek için Darbeci Mısır, Siyonist İsrail ve İngiltere’nin ardından şimdi de Fransa sıraya girdi. Sömürgeciler Rum yönetiminin davetiyle Güney Kıbrıs’a yığınak yapmaya başladı.
TÜRKİYE’YE KARŞI GÜÇ KALKANI
Daha önce darbeci Mısır hükümeti ve Siyonist İsrail’le bölgesel ortaklığını geliştiren Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin son aylarda Avrupa ülkeleri ile üst üste savunma anlaşmaları imzalaması dikkat çekiyor. Geçtiğimiz ay İngiltere ile yaptığı anlaşmada 121 adet F-35B tipi savaş uçağının Kıbrıs’a yerleştirilmesine onay veren Rum yönetimi şimdi de Fransa’nın Güney Kıbrıs’ta askeri yığınak yapmasını sağlayan anlaşmayı yürürlüğe koydu. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Akdeniz’deki kazanılmış haklarını gaspetmeye çalışan Rum yönetimi, Fransa’ya vereceği enerji imtiyazlarıyla Türkiye’ye karşı bir güç kalkanı oluşturmayı istiyor.
FRANSA HİDROKARBON REZERVLERİNİN PEŞİNDE
Son gelişmeleri gazetemize değerlendiren Prof. Dr. Sait Yılmaz; “Yunanistan’daki ekonomik krizde ülkenin bütün harcamaları sorgulandı fakat sadece savunma borçları sorgulanmadı, çünkü Yunanistan’ın savunma harcamalarının çoğu, Fransa’dan aldığı uçak, gemi ve silahlardan oluşuyordu. Yunanistan Fransa’dan aldığı bu silahları Ege’de Türkiye’ye karşı kullandı. Fransa Doğu Akdeniz’deki enerji pastasından pay almak için Güney Kıbrıs yönetimiyle anlaşma masasına oturdu. Kıbrıs’ın tamamında Türk varlığını istemeyen Fransa, açıkça Rum Kesimi’nin menfaatlerini koruyor” açıklamasında bulundu.
Asırlarca Osmanlı Devleti’nin himayesinde kaldıktan sonra 20.yüzyılın başlarında Avrupa ülkelerinin bölücü hamleleriyle kriz sahasına dönüşen Kıbrıs’ta yeni fitne planları yapılıyor. Akdeniz’in Ortadoğu, Afrika ve Avrupa’yı birbirine bağlayan stratejik avantajı ve son dönemde keşfedilen enerji kaynaklarını kirli menfaatleri için kullanmayı planlayan Avrupa ülkeleri, Türkiye’yi Akdeniz’de etkisizleştirmek için her yolu deniyor. Daha önce Darbeci Mısır hükümeti ve Siyonist İsrail’le bölgesel ortaklığını geliştiren Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin son aylarda Avrupa ülkeleri ile üst üste savunma anlaşmaları imzalaması dikkat çekiyor. Geçtiğimiz ay İngiltere ile yaptığı anlaşmada 121 adet F-35B tipi savaş uçağının Kıbrıs’a yerleştirilmesine onay veren Rum yönetimi şimdi de Fransa’nın Güney Kıbrıs’ta askeri yığınak yapmasını sağlayan anlaşmayı yürürlüğe koydu. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Akdeniz’deki kazanılmış haklarını gaspetmeye çalışan Rum yönetimi, Fransa’ya vereceği enerji imtiyazlarıyla Türkiye’ye karşı bir güç kalkanı oluşturmayı istiyor. Doğu Akdeniz’de keşfedilen hidrokarbon rezervlerini sömürmeyi planlayan Fransa ise Türkiye ile ilişkilerini bozma pahasına Rumlarla tehlikeli ittifakını her geçen gün geliştiriyor.
FRANSA HİDROKARBON REZERVLERİNİ SÖMÜRME PEŞİNDE
Doğu Akdeniz’deki son gelişmeleri ve Fransa’nın Türkiye karşıtı hamlelerini Milli Gazete’ye değerlendiren Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof.Dr. Sait Yılmaz; “Kıbrıs’ın etrafında hidrokarbon rezervlerinin bulunmasıyla bölgede uluslararası rekabet ortamı daha da arttı. Güney Kıbrıs Rum Kesimi; İsrail gibi ülkelerle yaptığı bölgesel ittifakların yanısıra Avrupa ülkelerini de yanına çekmeyi başardı. Avrupa Birliği ülkeleri ise Kıbrıs’taki rezervler adeta kendi hakkıymış gibi burdaki potansiyeli kendi çıkarına kullanma derdinde. Fransa da Doğu Akdeniz’deki enerji pastasından pay almak için Güney Kıbrıs yönetimiyle anlaşma masasına oturdu. Bütün bu girişimler aynı zamanda Fransa’nın Kıbrıs’taki siyasi müzakareler sürecinde Türkiye’yi köşeye sıkıştırma gayretinin bir parçası. Kıbrıs’ın tamamında Türk varlığını istemeyen Fransa, açıkça Rum Kesimi’nin menfaatlerini koruma politikası izliyor. “ açıklamasında bulundu.
TÜRKİYE ALEYHİNE RUM-FRANSIZ İTTİFAKI
Ege Denizi ve Kıbrıs’ta Türkiye aleyhine gelişen ittifaka da değinen Yılmaz; ‘’ Yunanistan’da büyük sarsıntıya yol açan ekonomik krizde ülkenin bütün harcamaları sorgulandı fakat sadece savunma borçları sorgulanmadı. Çünkü Yunanistan’ın savunma harcamalarının çoğu, Fransa’dan aldığı uçak, gemi ve silahlardan oluşuyordu. Yunanistan Fransa’dan satın aldığı bu silahları Ege’de Türkiye’nin Milli güvenliğini tehdit eden girişimler için kullandı. Kıbrıs Adası’nda Rumlara askeri anlamda ciddi bir destek veren Fransa’nın Türkiye aleyhine bir ittifak içinde olduğu çok açık.‘’ değerlendirmesinde bulundu.
FRANSA TÜRKİYE’Yİ DOĞU AKDENİZ’DE DE İSTEMİYOR
Kıbrıs’taki son gelişmelerin Türkiye ve Fransa ilişkilerini nasıl etkileyeceği sorusunu da cevaplandıran Yılmaz; ‘’Tarihsel olarak sorunlu gelişen Fransa ile Türkiye ilişkileri günümüzde oldukça kırılgan seyrediyor. Bölgesel olarak baktığımızda iki ülke; Fransa’nın bölücü terör örgütü PKK’ya ılımlı yaklaşımı, Türkiye’nin Suriye’deki konumu gibi konularda hiç anlaşamadı. Fransa Türkiye’nin Suriye’de etkin olmasını istemediği gibi Doğu Akdeniz’de de etkili olmasını istemiyor. Fransa’nın gittikçe kötüye giden ekonomisi de işin başka bir boyutu. Fransa petrol şirketi Total üzerinden Doğu Akdeniz’deki rezervlerden pay alarak ekonomik kazanım sağlamak istiyor. “ ifadelerini kullandı.