Kentsel Dönüşümden Memnun Olmayan Hak Sahibi: Arsam Erdoğan’a Hibe Olsun

Ankara'da kentsel dönüşüm projesi ile Sincan Belediyesi ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'nın (TOKİ) ortaklaşa imzaladığı protokol ile Sincan Saraycık’ta bulunan arsa üzerinde hak sahibi olanlar, verilen bedeller düşük olduğu gerekçesi...

Ankara'da kentsel dönüşüm projesi ile Sincan Belediyesi ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'nın (TOKİ) ortaklaşa imzaladığı protokol ile Sincan Saraycık’ta bulunan arsa üzerinde hak sahibi olanlar, verilen bedeller düşük olduğu gerekçesi ile belediye ve TOKİ’ye tepki gösterdi. 150 metre yeri olduğunu belirten bir hak sahibi, "Benim evim çok büyük, arsam 150 metre, 150 milyar borçlandırdı. İmzalamadım, bıraktım geldim. Dedim size kalsın yani. O da size olsun, hibe ediyorum, Erdoğan’a hibe olsun" sözleriyle tepki gösterdi.

Sincan Saraycık Mahallesi’nda açtıkları Barınma Bürosu önünde toplanan hak sahibi vatandaşlar, Milliyetçi Hareket Partisi Sincan Balediye Meclis üyelerine, kentsel dönüşümle ilgili sıkıntılarını anlatarak, belediye başkanına iletmelerini istediler.

Milliyetçi Hareket Partisi Sincan Belediye Meclis Üyesi Hamdi Yılmaz hak sahiplerine yaptığı konuşmada, "Sincan Belediye Başkanlığı 2001’de meclis kararıyla, meclisten yetki alarak, belediye başkanına kentsel dönüşümle ilgili yetki vermiş. Milliyetçi Hareket Partisi burada muhalefet olmuş, şerh konmuş. Daha sonra belediye başkanı bu yetki ile beraber TOKİ ile anlaşma sağlamak için birkaç kere bir araya geldiler. TOKİ ile anlaşmalar yapıldığında, bizi meclis üyeleri olarak da davet etmedi. Dolayısıyla burada hak sahiplerinin, haklarının kaybolduğu görüküyor. Hem Ulubatlı Hasan Mahallesi’nde hem de Saraycık bölgesinde. Sincan için bir tane ama iki bölümde yapılıyor. Bize gelen, bizi ziyaret eden, sorunlarını dile getiren vatandaşlar 300 metre, 350 metre, 500 metre, saraycık için 500 metre, 600 metre, Ulubatlı Hasan Mahallesi için 300 metre arsası olan insanlarımız bir daire sahibi olamıyor. Biz kentsel dönüşüme karşı değiliz. Gerçekten buradaki insanlar çok mağdur. 1000 metre olan bir daire alabiliyor, 300 metre olan alamıyor, yüzde 80’i borçlu kalıyor. Ya adam zaten 60 yaşına gelmiş, 60 milyar borçlandırıyorsun. Bu adam bunu nasıl ödeyecek. Belediye başkanımız yeniden oturacak, yeniden meclisi toplayacak, bu konuda halkımızın yanında olmasını istirham ediyoruz." dedi.

Bu arada belediye meclis üyelerine, ‘Birlik beraberlikte beyefendi; burada geliyorsunuz iki laf ediyorsunuz giderseniz unutursunuz bizi’ diye seslenen bir hak sahibi, "Zaten bir kaldık baş başa bu çile ile, mağduruz gerçekten de mağdurum. Benim 4 tane öğrencim var. İki tane üniversite okutuyorum. Bir tane liseye gönderiyorum. Her gün çocuğumu servisle gönderiyorum. Yani benim durumum olsa ben Saraycık'ta niye oturayım ki yani. Benim adam 50 yaşında, bu borcu bitirene kadar 65-70 yaşına gelecek. Ben ne zaman o dairede oturacağım ki yani. Otursam neye yarar yani." ifadelerini kullandı.

‘HİBE EDİYORUM, ERDOĞAN’A HİBE OLSUN’

"Ben ne yapacağım. Ben daireyi ne yapacağım bu yaştan sonra." diye sözlerine devam eden aynı hak sahibi şunları ekledi: "Benim evim çok büyük, arsam 150 metre, 150 milyar borçlandırdı. İmzalamadım, bıraktım geldim. Dedim size kalsın yani. O da size olsun, hibe ediyorum, Erdoğan’a hibe olsun. Yani bu kadar. Yani biz mağduruz yani, buradaki halk herkes. Erdoğan kendine lüks binaları yaparken, şato yaparken, insanı düşünür mü, bizi düşünür mü, düşünmedi yani. Buradaki halk mağdur. Buradaki bayanlar söylesin."

Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna ile görüşemediklerini belirten hak sahibi; "Yok annem ben gitmedim, ben kimim, ben zavallı bir halkım. Ben nasıl görüşebilirim beni kayda alır mı belediye başkanı. Kendisi belediye başkanı büyük, bu halkı hiç kayda almayan bir kişi gelir mi, yani bu kadar." ifadelerini kullandı.

Hak sahibi Hüseyin Babayiğit, "Benim 300 metre arsam var. Bu benim kendi tapum, 300 metre. Burada benim 60 metre yerim kalınca, 3+1 119 metrelik daire ye 68 bin lira para talep etti. TOKİ ile orada birkaç kişiyi oturtmuşlar; oraya oturan kişi şu kadar şundan şu kaldı, şu kadarından bu kaldı 68-70 lira borcun var, işte bunu yapacaksın. Ha imzayı atarsan attın, atmazsan biz orayı kamulaştırırız, o parayı göremezsin, o yeri de göremezsin diyorlar. Arkamıza bakıp geliyoruz." diye konuştu.

‘AYAKKABI KUTULARININ İÇİNDE BİZİM PARALARIMIZ ÇIKMIYOR’

Başka bir hak sahibi, "Bizim de 300 metre arsamız var. Üstünde evimiz var. 110’u geçkin dalımız var. Dallara kucak dolaşmıyor. 98’den bu yana burada oturuyoruz. Ben gitmedim anlaşmaya, 30 milyar para yatacakmış, bizi buradan çıkartacaklarmış. Melih Gökçek verdiği çürük makarnalara sayıyormuş buranın arsalarını. Duysun, iyice duysun. Hakkımız olsun, onlar gibi bizim şatomuz yok, villamız yok. Benim oğlumun ikisi de kirada oturuyor. Ben nereye gideceğim bundan sonra. Bizi buradan Hacı Kadın Deresi'ne süreceklermiş, buraya da kendi lüks, kendi adamlarını yerleştireceklermiş. Allah’a havale ediyorum. Bizim neye gücümüz yeter ki. Ben diyorum ki o şu anda gelse görse, o köpeğini de bağlamaz, bizim evimize köpeğini de bağlamaz. Onun gibi bizim şatolarımız yok, villamız yok, ayakkabı kutularının içinde bizim paralarımız çıkmıyor. Biz ne yapak." şeklinde konuştu.

Bir diğer hak sahibi Eyüp Karadağ, "Düşünebiliyor musunuz, 3+1 daire veriyor 900 metreye. O da 100 metrekare mi olur, 95 metrekare mi olur. Kaç metrekare olduğu belli değil. Kaç metrekare olduğunu söylemiyor. Gelsin başkan nerde. 10 senelik mesela başkan daha bir gün geldi, o da köye de çıkmadı. 10 senedir bu köy, köy değil mi, Avrupa'dan mı geldik biz buraya." diye konuştu. CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri