Seçim sonuçlarının değerlendirmesini yapamadık Twitter konusunu bölmek istemedim. Efendim bugünkü yazımızda bu husûsa değinelim diye istiyoruz.
Bilindiği gibi her seçimde galipler ve mağlup olanlar bulunacaktır. Son yapılan yerel seçimler acaba halk nezdinde, toplum nezdinde nasıl mâkes buldu? Herkes üzerine düşeni yaptı mı? Gâlipler ve mağluplar birbirleri hakkındaki yorumlar nelerdir? El cevap;
Şurası gerçek ki rekor düzeydeki katılımla gerçekleşen son yerel seçimlerin en büyük kazananı halk olmuştur. Hani şu kendisi beğenilmeyen hep makarna yemekten pek bedensel olarak gelişememiş(!), kısa boylu, biraz zekâları kıt (!) insanlardan meydana gelen o coşkun kalabalıkları teşkil eden halk, engin kavrayışıyla ülke üzerinde oynanan oyunların farkına vararak büyük bir ferâset ve basiretle tehlikeyi oylarıyla bertaraf etti. Bu yönüyle bize göre seçimleri gerçek bir kahraman olarak halk kazandı. Ülke çıkarlarını şahsi çıkarlarının üstesinde tutan milli irâde kazandı. Kişisel hırslar ve öfkeler ile güç hesapları yapanlar kaybetti. Yanlış seçim tahminleriyle insanları yanıltanlar bu yerel seçimleri kaybetti.
Dış bağlantılı, istihbarat ağırlıklı örtülü operasyonlarla devlet mekanizmasını işlevsiz hâle getirme gayretinde olanlar bu seçimi kaybetti. Şantajlar, montajlar, tehditler, tapeler, asılsız iddialar, düzmece dosyalar, örgüt senaryoları seçimi kaybetti. Doğrular, yılmadan çalışanlar, millet menfaatlerini baş tâcı edenler, halkla iç içe olanlar ise bu seçimi kazandı. Kin, nefret, yalan, iftira seçimi kaybetti. İyilik, güzellik, çalışma, gayret, sevgi, fedâkarlık seçimi kazandı. Zira halka hizmet Hakk’a hizmetti. Halk yâni insanımız aşk boyutunda sevildi çünkü onları yaratan Cenâbı Hak idi.
Millet şâha kalktı, oyuna da, ülkesine de sâhip çıktı. Düzülen senaryoları boşa çıkardı. O çevrelere göre mevcut hükümet hezimete uğratılacaktı. Eğer bu gerçekleşmez ise seçimler iptal edilecekti. Bu da tutmazsa toplu isyanlar çıkarılarak ülke Ukrayna’ya benzetilecekti. Ana partiden ayrılan bâzı küskünler ile kitleler yeni oluşumlara yönlendirilecek, çözülmeler, bölünmeler hatta ayaklanmalar denenecek, olmazsa o zaman da Mısır uygulamasına girişilecekti. İşte böylesi bir kalleşçe oyunu millet idrak etti ve buna izin vermedi ve bundan sonrası için de denenebilecek her türlü oyuna izin vermeyerek bozacaktır inşaALLAH.
Son bir senedir gezi kalkışmasıyla, merhum Berfin üzerinden icra edilmek istenen farklı bir yapılanmayla, kasetlerle-tapelerle hükümeti yıpratıp halkın irâdesini hesâba katmayanlar aldı cevâbını ve onlar kaybedenlerden oldular. Şimdi de seçimlerde şâibe var iddiasını yayarak vâveyla koparanlar da kaybedenlerden oldular. Çevre diye ağaç diye demokratik haklar diye ortaya çıkıp sokakları ateşe verenler bu seçimleri kaybetti. Dâima itidalli duran, ülke malına zerre zarar vermekten kaçınan, bizzat ağacı çevreyi hakiki anlamda koruyanlar kazandı. Başkalarının hak ihlâlinden şiddetle kaçınanlar, Hakk’ı destekleyenler kazandı. Devleti, mevcut hükümeti El-Kâideci, İrancı diye yaftalayanlar yok tutmadı Mutacı olmakla itham edenler seçimleri kaybetti.
Bedduacılar kaybetti duâyenler kazandı. Yanlı medya, yanlı iş çevreleri, yanlı basın kaybetti. Katlanan twitler, düşen gazete abonelikleri, saf beyinleri yanlışa şartlayan ablalar-abiler kaybetti. Onca ‘Kaybeden Odaklar’ bir araya geldiler ancak Cenâb-ı Hak onların ülkeyi ziyan etmesine izin vermedi. Halk sandıklara koşarak son sözünü söyledi.
Bu necip millet zamânı vaktinde kendisine yapılan aşağılamaları unutmadı. Uyduruk gerekçelerle infaz edilen devlet başkanlarını hafızasından silmedi. Bu sefer geçmişte yaşanan o feci âkibete düşmek istemedi. Ülke insanının zekâsıyla, izzetiyle kimse oynamaya kalkmasın. Böyleleri her dâim kaybetmeye mahkumdur.
Bu seçimlerde mâlum bâzı kesimler yalnızca seçimleri değil Anadolu insanımızın gönüllerini de kaybetmişlerdir. Zirâ niyetleri bozuk olanların yaptıkları bozuk ittifakların âkibeti de hüsran olmuş ve olaylar kendi aleyhlerine dönmüştür. Yaydıkları asılsız şeylerle insanlar arasında düşmanlık oluşturanlar muhakkak kötü bir şey yapmış oldular ki bu düşmanlığı yapanlar en önce kendilerine zarar verirler ve bugün olduğu gibi kaybetmeyi de hak ederler.
‘Pis taşralı’ diyerek milleti hor görenler, iktidârı sandık dışından arayanlar olan bitenden ders almalılar ama görülen o ki onlar bundan çok uzaklar. Memleketimizin asıl kurucu öğesi olan onurlu, olgun, sabırlı ve çalışkan kesim asıl kazanandır. Kazananlar hoşgörülü ve tahammül sâhibidirler ve hep büyüklük onlarda kalmıştır.
Seçim sonuçlarına sevinenlerde üzülenlerde olmuştur ancak bu millet ümmetin umûdudur.