Dün, AKP'li 4 milletvekili başörtülü olarak Meclis'e geldi ve TBMM Genel Kurulu'na katıldı. Bugün, hemen hemen bütün gazeteler bu gelişmeyi manşetten verirken pek çok yazar da köşesinde ilgili olayı değerlendirdi.
Bazı yazarların, bugünkü analizlerinde yer verdiği görüşler ise, 1999'da Merve Kavakçı'nın başörtüsü ile Meclis'e gelmesinin ardından yaptıkları yorumlar hatırlanınca, kafalarda soru işaretleri oluşturdu.
İşte, o isimlerin Merve Kavakçı olayı (Dün) ve AKP'li 4 milletvekilinin Meclis'e girmesinin (Bugün) ardından kaleme aldıkları satırlar...
Fatih Altaylı/Dün: Kavakçı'nın Meclis'teki eyleminin, Türkiye Cumhuriyeti'ne bir meydan okuma olduğu açık. Benim anladığım kadarıyla Kavakçı suç işliyor. O zaman hakkında dava açılmalı. Ne zaman adam oluruz? TBMM, Merve-Nazlı Ilıcak gibilerden temizlendiği zaman.
Altaylı/Bugün: Başı örtülü kadınların TBMM çatısı altına milletvekili sıfatıyla girmesinin yolu açıldı. Çok da iyi oldu. Kadın bedeni ve kadın giyimi üzerinden "lehte ve aleyhte" siyaset yapmanın yolu kapandı. Kadınların kafalarının içiyle değil, dışıyla değerlendirilmesi dönemi de en azından TBMM çatısı altında kapandı. Olumlu bir gelişmedir. Ben dünü "Kadınların TBMM'deki zafer günü" olarak gördüm.
Rauf Tamer/Dün: Merve Kavakçı, hangi kapıdan girdi? Hangisinden girerse girsin, kurallara aykırı bir kıyafetle geldiği savına göre güvenlik görevlilerince niçin engellenmedi?
Tamer/Bugün: Erkekler epey fırça yedi. Herhalde akılları başlarına gelmiştir... Artık ellerini kadınların üstünden çekerler inşallah. En azından bir daha bari gölge etmezler...
Dünkü Meclis... Olgunlukla geçen bir oturum izledik. Böylesine Olağanüstü bir günü, gayet olağan biçimde sürdürmek, demokrasi adına büyük ümitler verdi bize. Demek ki olabiliyormuş. Ortada ne bir istiskal vardı, ne bir istismar, ne bir mağduriyet, ne de bir mağlubiyet...
Güneri Civaoğlu/Dün: Bir geceyarısı oldu bittiye getirilerek, Merve Kavakçı'nın Meclis kürsüsünde başörtüsüyle yemin etmesi sağlanırsa ne olur? Kimilerinin geceyarısı ne yapacağı belli olmaz.
Civaoğlu/Bugün: Ne bir taraf çok karalar bağlasın, ne diğer taraf “rövanş” psikolojisiyle zafer fişekleri ateşlesin. Bu açıdan bakarak bir “başörtüsü” kapışması gereksiz. Seçimler öncesinin iktidar senaryosu yapraklarından biri bu...
Kamuda “hizmet alan ve hizmet veren” ölçütü artık daha önceki geçişleri sırtlamış ama kullanım süresi dolmak üzere bir köprü. Yargı, polis ve askerdeki başörtüsü engelinin de kalkmasından sonra o köprü tamamen hizmet dışı kalacaktır.
Güngör Mengi/Dün: Merve Kavakçı'ya okutulan metin, aslında hizmet yerine kavgayı seçmiş olan zihniyetin manifestosu niteliğindedir. Bu zihniyetin defterinde, tartışmaya açık bir uzlaşma niyeti yok. Oldu bittiye dayalı, hileci baskın taktikleri var.
Güngör Mengi/Bugün: Yasaksız bir toplumun vaat ettiği cennet nasıl bir şeydir; onu gördük dünkü Meclis’te... Ne küfür, ne şiddet. On dört yıl önce Merve Kavakçı’yı Meclis şöyle dursun vatandaşlıktan bile süpürüp atan öfkeden eser yoktu...
Dünkü Meclis kadınların zaferi idi.
Başını örtene de, örtmeyene de hepimiz saygılı olmalıyız.
Hasan Cemal/Dün: Merve Kavakçı, Fazilet milletvekili. Daha Meclis'in ilk gününde türbanıyla meydan okudu. Bunalım kışkırtıcılığı yaptı.
Cemal/Bugün: Başörtülü milletvekillerinin dün Meclis çatısı altında nihayet yerlerini almış olmaları, bu ülkede siyasal olgunlaşma ve normalleşme yolunda önemli bir adım. Tarihi olarak da nitelenebilir. Bazı temel taşların yerli yerine oturması açısından olumlu bir gelişme.
Ertuğrul Özkök/Dün: (Ecevit) İspanya Meclisi'ni basan askerlerin önüne çıkan o meclis başkanı gibi. Meclis'i basan bir zihniyetin karşısına dikildi. Ecevit'in bu çıkışının ve orada yaptığı konuşmanın ne kadar tarihi bir öneme sahip olduğunu, o gece o konuşmanın Türkiye'de neleri önlediğini tarih yazacak. Merve Hanım'ın çocuklarını almak için gittiği okulda küçücük öğrencilerden aldığı dersler, bu haddini bildirme sürecinin ilk işaretleridir.
Özkök/Bugün: Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne başı örtülü kadın milletvekili girebilir.
Girebilir demek bile yanlış, girmelidir... Böyle bir konuda laiklik tartışması açmakla aramda yüzyıllar var...
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne başı örtülü kadınların girmesi son derece normaldir.
Nasıl ki, Cumhuriyet Bayramlarına katılan başı örtülü genç kızları, kadınları görünce seviniyorsam, sanmayın ki bu tabloya bakıp da üzüleceğim...
Can Dündar/Dün: Meclis, 'Geliyorum' diye diye gelen kriz karşısında tam aciz bir görüntü verdi ve sorunun çözüm yeri olması beklenirken adeta kaynağı haline geldi.
Dündar/Bugün: Türban, -bizim için- özgürlük anlamına gelmese de türban takma tercihi, özgürlükler kapsamındadır. Toplumda türbanlılar varsa, onların üniversiteye girmesi, temsilcilerinin Meclis’te olması da beni rahatsız etmiyor.