Saadet Partisi Çumra İlçe Başkanı Kasım Baş
Çumra'nın Çözülmeyi Bekleyen Birçok Sorunu Var!
Bismillahirrahmanirrahim yazıma ilçemizin sorunlarını kamuoyunu aktarma fırsatı sunan Konya basını arasında güzide bir yere sahip olan Merhaba Gazetesi'ne teşekkür ederek başlamak istiyorum.
Merhaba Gazetesi okuyucularına sesimizin ulaştığı siz kıymetli okurlarımıza da saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum.
Çumramız 1926 yılında ilçe olmuş. Kurulduğu günden bu yana Milli Görüş belediyeciliği ile tanışmamış, Konya merkeze 45-50 kilometre uzaklıkta, tarım alanları ve tarımsal üretimi ile ülkemize büyük katkılar sağlayan ancak siyaseten yeteri kadar ilgi göremeyen, hizmet alımı noktasında ihtiyaç duyduğu yatırımları zamanında ve yeterince alamayan bir ilçemizdir.
İlçemizde merkez mahalle ve köylerimiz ile birlikte 68 binin üzerinde insanımız yaşamaktadır. İlçemizde ; Emperyalistlerin Suriye'ye saldırısı sonucu yurtlarını terk ederek Türkiye ye sığınan Suriyeli mültecilerden payına düşeni almış olup edindiğimiz bilgilere göre ilçemiz de 1500'den fazla Suriyeli bulunmaktadır. Mazlum ve mağdur coğrafyalardan çalışmak üzere yine 500 Afgan, 250 kişi kadar da Türkmenistanlı, Doğu Türkistanlı soydaşlarımız misafir edilmektedir.
Çumramız üreten üretirken de yeteri kadar hizmet görmeyen ender ilçelerimizdendir.
Çumra Şeker Fabrikası'nın ilçemize kattığı değer oldukça fazladır. Çalışan ve artan nüfusa bağlı olarak ilçemizde gözardı edilemeyecek yerel ve genel idareyi ilgilendiren sorunlar baş göstermektedir. Bizler Saadet Partisi olarak sahaya çıktığımızda, vatandaşlarımız sorunlarını bir bir sıralamakta ve sorunların çözümlenemediğinden ya da hizmetlerin geciktirildiğinden dert yanmaktadır.
Artan genç nüfusa bağlı olarak Çumra merkezde imar konusunda ciddi manada sıkıntılar yaşanmakta, şehrin imarı konusunda adaletle, toplumsal menfeati önceleyerek plan ve proje ortaya konması, arsa yada arazi sahibi insanların gönülleri alınarak çözülmesi gerektiğine inanıyoruz.
Çumramızda konut sıkıntısı hat safhadadır. Konut sıkıntısı sebebiyle yeni evlenen gençlerimiz ev bulmada oldukça problem yaşamaktadırlar. Ev bulabilenler kendini şanslı saymakta, 1.500 ile 2.000 lira arasında kira ödemektedirler. Ülkece içerisinde bulunduğumuz ekonomik sıkıntılar sebebi ile artan kiralar, gıda, ısınma, iletişim gibi diğer yaşamsal ihtiyaçlarda üst üste konulduğunda toplum sosyal anlamda çözülme yaşamaktadır. Gün geçmesin ki sosyal yapının bozulmasına bağlı olarak bir boşanma, aile içi şiddet, geçimsizlik gibi konulara şahit olmayalım. İlçemizde konut ihtiyacının karşılanabilmesi adına belediyemizin arazi üreterek gerekiyorsa belediyemiz öncülüğünde gerekiyorsa TOKİ öncülüğünde Çumramızın mesken ve işyeri sorununun çözülmesi elzem bir sorun yumağı olarak karşımızda durmaktadır.
İlçemiz arazi olarak şehirleşmeye müsait bir yapıda olmasına rağmen artan araç trafiği sebebiyle araç park sorunları yaşanmakta zamanında ve yerinde alınmayan önlemler sebebiyle ölümlü kazalar meydana gelmektedir. Tüm uyarılara rağmen zamanında alınmayan tedbirler sebebiyle yakın tarihte maalesef bir kız çocuğumuzu trafik kazasına kurban verdik. Allah rahmet eylesin. Gördük ki yetkililer söylenenden çok bir olay vuku bulduğunda hizmete yöneliyorlar. Bu bizi gerçekten üzdü. Ulaşım konusu ile alakalı büyük umutlar ve büyük heyecanla başlanan Konya-Çumra- Karaman YHT projesi ağır aksak devam ediyor. Halkımız Çumra-Karaman arası çalışmayan YHT'den oldukça muzdarip. Karaman'da okuyan öğrencilerimiz bir an evvel bu projenin nihayete erdirilmesini ve YHT seferlerinin başlamasını dört gözle beklemektedirler.
Vatandaşlara bir dokunuyoruz bin ah işitiyoruz. Daha önce ilçe merkezinde olan devlet hastanemiz yıkılarak şehrin dışına çıkartıldı. 100 yataklı denilerek başlanan proje her ne hikmetse 50'nin altında yatak kapasitesi ile tamamlandı. 100 yatak kapasitesi ile propagandası yapılan yeni hastane binamızda her branştan doktorun olacağı ve hastanemizin civar ilçelere de hizmet vereceği söylenmesine rağmen hastanemiz 50 yatak kapasitesinin altında ve halihazırda birçok branşta uzman doktor eksikliği ve personel eksikliği görülmektedir. Branş doktorlarda personel eksikliği sebebiyle Çumralı hemşirelerimiz muayene olabilmek adına Konya'nın değişik hastanelerine müracaat etmek zorunda kalmaktadırlar. Hastanemizin personel eksikliğinin bir an evvel giderilmesi taraftarıyız ve takipçisi de olacağız.
İlçemiz tarım memleketi olması hasebiyle ilçemizin mahalle, sokak, köy yollarının acilen bakıma ihtiyacı var. Bu konuya yeteri kadar ehemmiyet verilmediğini düşünüyoruz. İlçemizde yapılan asfalt çalışmalarının yetiştirilememesi ciddi manada bir plansızlığın, programsızlığın açık göstergesi. Usulüne uygun dökülmeyen asfaltın kış aylarının gelmesi sebebiyle amaca hizmet etmeyeceği ortadadır. İlçemizde zincir marketlerin her köşe başında mantar gibi türeyen şubelerinin varlığı küçük esnafımızı önemli ölçüde etkilemiştir. Hemen hemen her mahalleye zincir market şubelerinin açılmasına müsaade edilmesi yerel esnafı oldukça zor durumda bırakmaktadır. Bunun bir standardının olması gerektiği kanaatindeyiz. Nitekim sayın cumhurbaşkanı da artan gıda fiyatlarına istinaden zincir marketleri hedef göstermiştir. Çalışarak alın teri ile evine ekmek götürme derdinde olan ulaşabildiğimiz her insanımız hayat pahalılığından fazlası ile şikayetçi. Asgari ücretle çalışan insanımız artan hayat pahalılığı karşısında oldukça çaresiz. Gelip geçici önlemler,bpansuman tedbirler insanımızın derdine derman olmadığı gibi insanımızı geleceğe dair umutsuzluğa sevk etmektedir. Esnafımız, sanayicimiz eleman bulamamaktan dert yanmakta, kesintisiz eğitim sisteminin ortaya çıkardığı vasıfsız isteksiz bir yığın işsiz genç kitlenin oluştuğunu ifade etmekteler. 4 + 4 + 4 eğitim modelinin bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde gençleri iş hayatına özendirmede iş tecrübesi edinilmesini sağlamada katkı sağlamadığı açıkça ortadadır. İş olanaklarına ve iş hayatına atılım yaşının yükselmesine bağlı olarak ülkemizde evlilik yaşı da yükselmiş gençlerimiz geçim derdi sıkıntısı ile ya evlenmemekte ya da evliliği olabildikçe ötelemektedirler.
Çumramız tarımla var olan ülke ekonomisine ciddi ölçüde katkı sağlayan bir çiftçi memleketidir. Çiftçilerimiz de buluştuğumuzda çiftçilerimiz artan tohum, gübre, ilaç, ekipman, enerji fiyatları altında ezildiklerini dile getirirken bu sıkıntılara susuzluk ve kuraklık da eklenince ciddi manada sıkıntıya girdiklerini görüyoruz. KOP Projesi çerçevesinde Çumra Ovası'na verileceği söylenen tarımsal sulama suyu henüz verilememiş, çiftçilerimizin faydalanacağı yeraltı sulama sistemleri yatırımı yapılmasına rağmen Alibeyhüyüğü, Ürünlü, Taşağıl, Üçhüyük mahallelerimizde ikamet eden çiftçilerimizin hizmetine sunulamamıştır. Dolayısıyla milyonlarca lira paramız heba edilmiştir. KOP Projesi kapsamında Hotamış Gölü'ne basılacak suyu taşıyacak olan kanal bir türlü bitirilememiş, çiftçimizin su ihtiyacı karşılanamamıştır. Yeraltı sularının çekilmesi ile beraber su kuyusu olan çiftçilerimiz mahsullerini sulama imkanı bulsalar da enerji maliyetlerinin artması yeraltı sularının çekilmesi sebebiyle daha derinden su çekmek zorunda kaldıkları için sulama maliyetleri artmıştır. Su kuyusu bulunmayan çiftçilerimiz su kuyusu açmaya yönelmiş, çiftçimizin ihtiyacı olan tarımsal sulama suyu verilemedigi için su kuyularının maliyeti çiftçimize ciddi külfet oluşturmuştur. Tarımsal sulama suyuna ulaşamayan birçok çiftçimizin mahsulü tarlalarda kalmıştır. Tarımsal sulama ihtiyacını karşılamak üzere su kuyusu açmak zorunda kalan çiftçilerimize kuyu açtıkları için gelen cezalar da ayrı bir külfet ayrı bir sıkıntı oluşturmaktadır. KOP Projesi'nin bir sonuca ulaştırılamaması sebebi ile çiftçilerimizin tarımsal su ihtiyaçlarını karşılamak üzere gerek kuraklıktan gerekse yeraltı sularının kuyular yoluyla çekilmesi neticesinde Çumramızın belirli bölgelerinde obruklar ve yarılmalar meydana geldiği görülmektedir. KOP Projesi Çumra için hayati bir öneme sahiptir Bu proje nihayete erdirilirse Hotamış Gölü'ne verilecek suyla yeraltı suları desteklenmiş olacağından bu obruk oluşumlarının ve yarılmaların önüne geçileceğini de düşünüyoruz.
Tarımla iştigal eden ilçemizde hayvancılık olmazsa olmazlarımızdandır. Tarımsal girdi maliyetlerinin artması tarım sektöründeki eksiler sebebiyle hayvancılık sektörü de ciddi manada etkilenmiş yem fiyatlarının artmasına bağlı olarak hayvancılıkla uğraşan insanımız hayvancılığı bırakmamakta direnen kesimin bir kısmı da ayakta kalabilmek için damızlık hayvanlarını kestirmekte bu da yaşadığımız il, ilçe ve ülkemizin yakın geleceği açısından ciddi bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Damızlık hayvanların kesilmesi, kestirilmesi ülkemiz hayvancılığına ciddi manada zarar verecektir. Uygulanan tarım ve hayvancılık politikası bu şekilde devam ettirilirse tarım ve hayvancılık sektörünün biteceği aşikardır. Özellikle ülkemizde tarım ve hayvancılık sektörü devlet tarafından sübvanse edilerek tarım ve hayvancılık alanında yapılan üretimler artırılmalıdır. Devletimiz gerekli desteği sağlamalıdır. Saadet Partisi olarak buradan insanlarımıza seslenmek istiyoruz: Ümitsiz olmasınlar, çaresiz değiller. Ülkemizi gerek iç gerekse dış politikalarla çıkmaza sürükleyen iktidara mecbur değiller. Yapılacak en yakın seçimde Saadet Partisi kadrolarını yetkilendirsinler. Genel başkanımız Sayın Temel Karamollaoğlu'nun da ifade ettiği gibi 19 yılda biriken sorunları 19 ay gibi kısa bir sürede çözeceğiz Allah'ın izniyle...