Kamalak: Başı Açık Hakim, Örtülü Hakimden Daha Mı Adil Karar Veriyor?

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, ‘Demokratikleşme Paketi’nde yeralan kamuda başörtüsü düzenlemesinin yeterli olmadığını savundu.

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Mustafa Kamalak, ‘Demokratikleşme Paketi’nde yeralan kamuda başörtüsü düzenlemesinin yeterli olmadığını savundu. Paketi, 'Zehir kutusunun üzerine şifa yazsanız içindeki şifaya dönüşmez. ‘Demokratik Paket’ denilen şeyin içerisinde demokrasi yoktur.' şeklinde tanımlayan Kamalak, başı açık bir hakimin başörtülü bir hakimden daha adil karar verip veremeyeceğini sordu.

Kamalak, "Başı açık bir hakim, bir savcı, başı örtülü bir hanımefendiden gerçekten daha dürüst daha adil karar verir diyebiliyor muyuz? Var mı elimizde öyle bir kriter? Başı açık bir subay, başı örtülü bir subaya nispetle ‘Allah Allah’ diyerek düşmanın üzerine daha cesaretle yürür. Tam aksine bana sorarsanız." dedi.

Bursa’da, SP Yıldırım belediye başkanlığı aday tanıtım toplantısı Barış Manço Kültür Merkezi'nde yapıldı. Yıldırım Belediye Başkan adaylığına İbrahim Özacar’ın getirildiğini açıklayan Kamalak, gazetecilere gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bir kutunun üzerine ‘demokratik’ yazılması halinde içerisindekinin demokratik olmayacağını belirten SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, şunları kaydetti: "Mesela zehir kutusunun üzerine şifa yazsanız içindeki şifaya dönüşmez. ‘Demokratik Paket’ denilen şeyin içerisinde demokrasi yoktur. Ne var orada? AK Parti'nin seçim maketi vardır. Tek tek ele alalım; Mor Gabriel Kilisesi'nin malları Süryani vatandaşlara teslim edilecekmiş. Bu demokratik bir şey değil ki gasp edilmiş bir hakkın sahiplerine iadesidir. Mesele bundan ibaret. Diğer taraftan, alfabeye 3 harf eklenecekmiş. W, x, q. bu demokratik açılım değil, bir eksiğin tamamlanmasıdır.

Diğer taraftan, Siyasi Partiler Kanunu'nun 11'inci maddesi 2'nci fıkrasındaki 6 yasak diyor ama farkında değiller. 5 yasak aslında. 6'ncısı benim de imzamı taşıyan 1999'da yürürlükten kaldırılmıştır. Geriye kalanlar neler var? Hırsızlar, yolsuzlar, ihaleye fesat karıştıranlar, katiller, bölücüler, vatan hainleri var. Bunlar için siyasi partiye üye olma yasağı kaldırılıyormuş. Bu kabul edilemez bir durumdur. Siyasi partiler bir toplumun, milletin en güzide kuruluşları, en temiz müesseseleri olmak durumundadır. Çünkü siyasi partiler devlet yönetimine talip olan kuruluşlardır. Eğer bunları açmak ile demokrasi paketi mi oluyor? Hayır. Hiç iyisi yok mu elbette var."

"HAZİNE YARDIMI YÜZDE 1 OYA DA VERİLSİN"

SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, Hazine yardımının yüzde 3 oranında oy alan siyasi partilere verilecek olmasını da yanlış bulduğunu söyledi. Kamalak’a göre, Hazine yardımı yüzde 1 oy alan partilere de verilmeli. ‘Yüzde bir oy’un aşağı yukarı 1 milyona yakın seçmenin oy verdiği parti anlamına geldiğini anlatan Kamalak, seçim barajı tartışmalarını da yorumladı. Kamalak, "Barajı tartışıyor, kiminle tartışıyor; kendi içinde. Yüzde 10'luk mu devam etsin, kendi işine gelen budur. Yoksa 5'lik dar bölge mi devam etsin? Kiminle tartışacak kendisiyle tartışıyor. Yıllardır tartışıyoruz bunları." dedi.

"BAŞI AÇIK HAKİM DAHA MI ADİL?"

Pakette olumlu buldukları kamuda başörtüsü serbestiyetini de değerlendiren SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, kapsam dışı bırakılan 4 kurumda da başörtüsünün serbest olması gerektiğini dile getirdi. Kamalak, şunları söyledi: "Hanım bacılarımız için tabi ki biz bunun kaldırılmasından yanayız. Destekliyoruz ama yeterli değil. Tahdidi olarak 4 grubu dışarıda tutuyor; askeriye, emniyet teşkilatı, hakimler ve savcılar. Bunlar kabul edilemez bir durumdur. Sizler vasıtasıyla aziz milletimize soruyorum. Başı açık bir hakim, bir savcı başı örtülü bir hanımefendiden gerçekten daha dürüst, daha adil karar verir diyebiliyor muyuz? Var mı elimizde öyle bir kriter? Başı açık bir subay, başı örtülü bir subaya nispetle ‘Allah Allah’ diyerek düşmanın üzerine daha cesaretle yürür. Vatan savunmasını daha iyi yapar diyebiliyor muyuz? ‘Başı açık bir polis memuru, örtülüden daha cansiperane mahallesini, vatandaşını koruyor’ diyebiliyor muyuz? Tam aksine, bana sorarsanız. Çünkü başını örten samimi ise bir inancın gereği olarak başını örtüyor. Adliyeden başlarsak, inancına uygun davranacaksa hiç şüphesiz ki şair şöyle diyor; ‘Yeme el hakkını, er geç verirsin, iğneden ipliğe sorulur bir gün'. Bu şuur içinde olup da başını örten bir hakim ya da savcı kanaatimizce adaletten sapamaz. Çünkü başındaki örtü bir inancın, bir imanın ifadesi olduğunu düşünür. Öbür taraftan inanmayan askerle kanaatimce zafer kazanmak mümkün değildir. Askeri ölüme götürebilmek için vatan müdafaasında ahiret inancının onda bulunması lazım. Şehitliğe inanması lazım. Siz diyebilir misiniz ‘başı açıklar başı örtülülere nispetle şehitliği daha fazla kutsar.’ Bu münasebetle düşmanın üzerine canı pahasına daha iyi hareket eder diyebilirseniz o ayrı konu."

Tam özgürlükten yana olduklarının altını çizen Kamalak, "Biz tam özgürlük olmalı diyoruz. 18 yaşını bitiren bir kızımız evlenme hakkına sahip mi? Evet. Bir suç işlediğinde kamu sorumlu mu evet. Eş seçme hakkına, anne olma hakkına sahip mi? Bırak da başörtüsünü, kendi kıyafetini seçme hakkına da sahip olsun. Çok şey mi isteniyor. Tam sorumlu olan, tam fiil ehliyetine sahip hanım kızımız başını örtme gücüne kabiliyetine sahip olmayacak, kabul edilemez bir durum diye düşünüyorum. Özgürlükler tam olmalı. Yeter, 80-90 yıldan beri milletle halkın arasındaki cereyan etmiş olan uyumsuzluklar kaldırılmalıdır. Biz Saadet Partisi olarak bunu savunuyoruz." diye konuştu.



CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri