Kalp hastalarına oruç tavsiyeleri

Konya Hospital Kardiyoloji uzmanı, Dr. Veli Gökçe Ramazan ayında iftarda kısa sürede aşırı yağlı, kalorili yemek tüketimi ve ardı ardına içilen sigaranın kalp krizlerini artırdığına dikkatleri çekti.
 Uzman Dr. Veli Gökçe bazı kurallara uyulduğunda oruç tutmanın koroner kalp hastalığını olumsuz yönde etkilemeyeceğini ve ani krizlere yol açmayacağını belirtti.
Kalp diyetinin zorlayıcı bir diyet olmadığını söyleyen Dr. Veli Gökçe, “Kalp hastalarına önerilen beslenme tarzı, sağlıklı kişilere de kaliteli yaşam sürmeleri için tavsiye edilen bir beslenme tarzıdır ve Ramazan ayında daha da önem kazanmaktadır. Tereyağı, sakatatların yağları, koyun etinin içerdiği yağlar ve sığır etinin görünen yağlarıyla margarinlerden uzak durmak çok önemlidir. Tüm bunların yanında aşırı kalorili hamur işleri ve tatlılardan kaçınılması da gereklidir. Kalp ve damar sağlığı açısından olumsuz etkileri olan bu besin maddelerinden yalnızca Ramazan ayında değil, kişinin tüm yaşantısı boyunca uzak durması sağlık açısından çok önemlidir. Sağlıklı beslenme tarzı, şeker hastalıkları ve kansere karşı da koruyucu etkiye sahiptir” dedi.
İFTARDA HIZLI VE AĞIR YEMEKTEN KAÇININ
İftarda kesinlikle hızlı yemek yenmemesi gerektiğini söyleyen Uzman Dr. Gökçe “Öncelikle çay, ekmek ve peynirle ya da çorba ile hafif bir kahvaltı yaparak, mümkün olduğunca bol sulu, kızartılmamış, az yağlı olan gıdalar tercih edilmelidir. Makarna, komposto ve hoşaf idealdir. Hamur işlerinden vazgeçilemiyorsa; kızartılmamış ve fırında pişirilmiş, bol sebzeli olması ve ölçülü yenmesine dikkat edilmelidir. Nohut, mercimek, fasulye de tavsiye edilmekle birlikte baklagillerin sindirimi zor olduğundan az miktarda yenmelidir. Midenin asit salgısını artıran baharatlar Ramazanda hiç tüketilmemelidir. Sahurda ise çok yemek uzun süre tok tutar inancından vazgeçilmelidir. Çünkü ne kadar çok ve hızla kan şekerini yükselten tatlılar yenirse, o kadar çok acıkılır. Sahur sofraları kahvaltı gibi hazırlanmalıdır. Su ve mineral ihtiyacını karşılayacak gıdalar yanında ölçülü miktarda yumurta, süt, yoğurt, peynir veya lifli gıdalar (sebze yemekleri) tüketilmelidir. Bunlar, hem kan şekerinin yavaş yükselmesini sağlar, hem de aşırı mide salgısına neden olmadıkları için acıkmayı da geciktirir” diye konuştu.
KALP HASTALARININ HEPSİ ORUÇ TUTABİLİR Mİ?
Koroner kalp hastalığı tedavi edilmemiş kişiler için oruç tutmanın riskli olduğunu ifade eden Uzman Dr. Veli Gökçe, özellikle bol yağlı, kalorili ve hızlı yenilen iftar yemeklerinden sonra bu hastaların kalp krizi geçirme risklerinin yüksek olduğunu ifade etti. Kalp yetersizliği olan kişilerin, vücutlarında artan tuz ve suyu azaltmak için idrar söktürücü ilaçlar kullandıklarını söyleyen Gökçe, “İlaçların etkisiyle oruç zamanı aşırı tuz ve su kayıpları olur. Bu durum, bayılmalara hatta şoklara neden olabilir. İftarda, vücuda yüklenen aşırı su ve tuz, zaten sınırda pompalama gücü olan kalbi aşırı çalışmaya zorlar. Bunun yanında hızlı ve bol yemek sonrası, sindirim mide bağırsak sisteminin kan dolaşım hızı artar. Bu da kalbe yüzde 20 ek yük getirir. Aşırı yük, kalp yetersizliğine yol açar” dedi.
ORUCUN SAĞLIKLI BİR KİŞİ İÇİN YARARLARI VAR MIDIR?
Orucun, kalp damar sisteminde pıhtılaşmayı azalttığını, iyi huylu diye bilinen yararlı kolesterol (HDL) artırdığını, kötü huylu kolesterol ( LDL) ile trigliserid düzeyleri de dengede tuttuğunu kaydeden Uzman Dr. Gökçe, “Koroner kalp hastalığı için bir risk faktörü olan homosisteinin oruç tutanlarda en düşük düzeylere gerilediği gösterilmiştir. Bu bulgularla orucun oruçlu kişiyi  koroner kalp hastalığından koruduğu, koroner kalp hastalarında hastalığın ilerlemesini önlediği veya azalttığı rahatlıkla söylenebilir” ifadelerini kullandı.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri