Bu günlerde fazla mı alıngan oldular ne?
Hükümetin herhangi bir çalışmasındaki aksaklık gündeme getirilecek olsa hükümet taraftarları koro halinde itiraza başlıyorlar.
Hatta bazen daha ileri gidip, geçmiş dönemleri kıyaslama işinde saldırganlaştıkları bile oluyor.
Ancak kendi dönemleri ile geçmiş dönemleri kıyaslarken önlerine öyle rakamlar ortaya konuluyor ki, o zaman da çare konuyu değiştirmek oluveriyor.
Hükümet iyi şeyler yapmıyor mu?
Elbette yapıyor ve daha da yapacak.
Ancak bazen öyle kötü işler çıkartıyor ki, tüm iyiler bir kalemde silinip atılacak hale geliveriyor.
Mesela bir taraftan faiz lobisinden şikâyet ederken, diğer taraftan bu lobide yer alanlara yıllık ödenen faiz miktarı.
İşte size bir örnek:
Hazine Müsteşarlığı resmi web sitesinde 5 Şubat tarihinde yayınladığı bir basın duyurusu ile OCAK 2016 HAZİNE NAKİT GERÇEKLEŞMELERİ’ni açıkladı.
Açıklamaya göre sadece 2016 yılı Ocak ayında ödenen nakit faiz miktarı 5 milyar 233 milyon liradır.
Eğer açıklamalara biraz daha önem verip Şubat-Nisan 2016 İç Borçlanma Stratejisine bakarsanız, 2016 yılında Şubat, Mart ve Nisan aylarında toplam 21.637.000.000.-TL ödeme için yeniden borçlanılacağı görülmektedir.
Şimdi al eline kalemi ve hesapla bu borç ödemesi için yapılacak olan hazine ihalesinde ortaya çıkacak faiz miktarını.
Yine hazinenin web sayfasından kısaca bir hatırlatma yapalım.
26 Ocak 2016 tarihinde gerçekleştirilen Devlet İç Borçlanma Senedi ihalelerinin sonucunda ortalama yıllık bileşik faiz % 11.28 olarak gerçekleşmiş idi.
Yanı kısaca demek istiyoruz ki Hazine Borç ödemiyor, tam tersine dünya piyasalarının çok çok üstünde bir faizle yeniden borçlanıyor ve faiz sarmalı gittikçe büyüyor.
Bu ülke genelini ilgilendiren huşulardan biri idi.
Yerele gelecek olursak, belediyelerde bazen iyi şeyler yapıyor gözükseler de arada öyle hatalar yapıyorlar ki tam tam bir zulüm.
Mesela merkezi hükümetin yaptıkları duble yollar, viyadükler ve köprüler ile övünenler sıra yerel yönetimin yaptığı alt ve üst geçitlere gelince tam anlamı ile bir sessizliğe bürünüveriyorlar.
Mesela Kalfalar Geçidi.
Yapımına başlanalı yanılmıyorsak 16 ay kadar oldu.
Bu 16 aylık sürede Kalfalar Geçidi tam 15 aydır kapalı tutuldu.
Bu arada İstanbul’da 3. Boğaz Köprüsü nerede ise bitmek üzere.
Diğer taraftan yine İstanbul-İzmir arasını 3,5 saate indirecek Gebze- Orhangazi- İzmir Otoyolu Projesi'nin en önemli geçiş noktası olan İzmit Körfez Geçişi Köprüsü'nün inşaatı da tamamlanmak üzere.
Ama Konya’mızda Kalfalar Geçidi tamamlanamadı.
Hatta çalışmalar iptal edildi ve geçiş tekrar eskiden olduğu gibi, hemzemin geçit olarak düzenlendi.
Tıpkı tramvay ve kaldırımlarda olduğu gibi burayı da yapboz tahtasına çevirdiler.
İstanbul'da 3. köprü biterken, Konya'da alt-üst geçit yapılması planlanan Kalfalar Geçidi’nde insanlar tekrar hemzemin geçide tekrar mahkûm bırakılıyorsa, ortada büyük bir yanlış var demektir ve bu yanlışın hesabı verilmelidir.
Anlayabilecekler için Rasulullah (sav) bir hadisi ile noktalayalım sözü:
"Dikkat edin İslam bir dairedir. Döndüğü müddetçe siz de kitapla (Kuran/Sünnet) beraber o dairenin içinde dönünüz. Dikkat edin, kitap ile sultanlık (din ve devlet işleri) birbirinden ayrılacak. Dikkat edin, onlar sizin başınıza idareci olacak. Sizin aleyhinize olan, kendilerinin lehine olan şekilde hükmedecekler.
Eğer onları dinlemezseniz sizi öldürecekler, itaat ederseniz sizi sapıtacaklar. Onlara karşı Meryem oğlu İsa (as)'ın arkadaşlarının davrandığı gibi davranın. Onlar ki testerelerle biçildiler, çarmıha gerildiler ama yine de davalarından vazgeçmediler.
Allah'a itaat ederek ölüm, Allah'a isyan ederek yaşamaktan daha hayırlıdır." (Taberani Mu'cemu'l Kebir)