Iuc Başkanı Azizoğlu: Terörizmin Kaynağı Emperyalist İşgaller Ve Sömürü Düzeni

Uluslararası Üniversiteler Konseyi (Internatıonal Unıversıtıes Councıl-(IUC) Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, terörizmin kaynağının emperyalist işgaller ve sömürü düzeni olduğunu söyledi.Orhan Hikmet Azizoğlu, IUC’nun yönetim...

Uluslararası Üniversiteler Konseyi (Internatıonal Unıversıtıes Councıl-(IUC) Kurucu Başkanı Orhan Hikmet Azizoğlu, terörizmin kaynağının emperyalist işgaller ve sömürü düzeni olduğunu söyledi.

Orhan Hikmet Azizoğlu, IUC’nun yönetim kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, kararlı bir “Anti modern” olmanın, hiçbir şekilde “Anti Batılı” olmayı gerektirmeyeceğine işaret ederek, “Çünkü böyle bir yaklaşım Batı’yı kendi düzensizliğinden kurtarabilecek biricik tavrı benimsemek demektir. Kaldı ki, kendi geleneğine sadık hiçbir Müslüman da meseleye başka türlü bakmaz. Batı’ya bu tür karşı çıkanların sayısı, Batı’ya modern uygarlıkla özdeşleştiği oranda karşı çıkanların sayısıyla karşılaştırılamayacak kadar azdır.” dedi.

Bugün “Batı’yı savunmak’’ tan söz eden bazı insanlar olduğuna işaret eden Azizoğlu, her şeyi kaplamak ve bütün beşeriyeti kendi tutarsızlıklarının girdabına çekmek üzere olan, aslında Batı’nın kendisi olduğunu, bu yüzden, “Batı’yı savunmak” lafının en azından aymazlık olduğunu dile getirdi.

Azizoğlu, eğer gerçekten, söz konusu savunmanın Doğu’ya karşı yapılacağını söylemek istiyorlarsa ki, belirli “ihtirazı kayıtlara” rağmen bunu söylemek istediklerinin görüldüğüne dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Bu söz tuhaf olmaktan da öte, haksızlıktır. Çünkü tek gerçek Müslümanların kimseye saldırmak ve onu hâkimiyeti altına almak gibi bir düşüncesi olmadığıdır. İslam coğrafyası başta olmak üzere tüm doğu ulusları sadece, kendi bağımsızlığına dokunulmamasını ve kendisine ilişilmemesini istemektedir bu da evrensel ve yeterince haklı bir istektir. Aslında Batı’nın savunulmaya gerçekten ihtiyacı vardır, ama sadece kendi kendisine, sadece kendi eğilimlerine karşı… Çünkü bunların mantıki sonucunun Batı’yı kaçınılmaz bir biçimde yıkıma götüreceği bellidir. Bu yüzden, ‘Batı’nın savunulmasından değil de ‘Batının Islahı’ndan söz etmek daha yerinde olacaktır. Eğer bu ‘ıslahat’ olması gerektiği gibi olabilirse, İslam’ı, Doğu’yu anlamalarını da doğal olarak beraberinde sağlayabiliriz. Biz ise önümüzde hala mühlet olduğunu ve modern uygarlığın hızla kendisine doğru koştuğu adil sonuçlar alınabileceğini düşünerek, gerek bu ‘ıslahat’ a gerekse sözünü ettiğimiz bu anlama çabasına’ gücümüz yettiğince katkıda bulunmalıyız."

"İSLAM'IN ASİL SAHİPLERİ MÜSLÜMANLARA BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR"

Azizoğlu, özellikle İslam aleminin bu felaketten kurtulması için, son yüzyıllarda dünyamızı kendi köhne değer, kavram, kültür ve inançları doğrultusunda asimile etme savaşı başlatan Batı toplumları ve değerlerine karşı her toplum ve birey inançları, kültürleri, değer ve kavramlarının koruyucusu olması bu asimilasyon istilasını defetme savaşı ve mücadelesini birlikte ilimle, diplomasi ile kültürel ve akademik çalışmalarla yapmasının elzem olduğunu vurguladı.

Bu bakış açısı ve analizle Doğu kültürlerinin ana unsuru olan yüce İslam’ın asil mensupları olan Müslümanlara büyük görevler düştüğünü kaydeden Azizoğlu, “ Emperyalist güçlerin gezegenimizi asimile etme savaşında en ön saflarda kendi inanç, değer, kültür ve kavramlarını koruyarak durmak dünyayı yaşanır hale getirecektir.” dedi.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri