'İstanbul’daki Yapıların Durumu, Deprem Yıkımlarını Ve Can Kayıplarını Arttırır'

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Erdik, İstanbul’da deprem olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi. Erdik, "İstanbul’daki yapıların durumu bizim için deprem yıkımlarını ve can kayıplarını...

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Erdik, İstanbul’da deprem olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi. Erdik, "İstanbul’daki yapıların durumu bizim için deprem yıkımlarını ve can kayıplarını arttırıcı hususlardır. Deprem için herhangi bir zaman vermemiz mümkün değil. Depremin yıllık ihtimali yüzde 2, yüzde 3 mertebesindedir. Böyle bir deprem olduğu zaman İstanbul’daki binalardan yaklaşık 30 binin yıkılacağını veya ağır hasar göreceğini tahmin ediyoruz. Can kaybında buna benzer ölçülerde olacaktır.” dedi.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü’nde Bölgesel Deprem ve Tsunami İzleme Değerlendirme Merkezi açıldı. Açılışa, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Erdik, Ulusal Deprem İzleme Merkez Müdürü Doğan Kalafat ve çok sayıda davetli katıldı.

Prof. Dr. Mustafa Erdik, teknolojik bir binanın açılışını yaptıklarını söyledi. Erdik, “Doğu Akdeniz Bölgesi’nde meydana gelebilecek tsunami olayları hakkında bölge ülkelerde doğru ve erken bilgi sağlama hizmeti vermektedir. Aynı zamanda deprem algılama sisteminide tüm bölgeye yaydık. Komşu ülkelerde veya ülkemizde olan depremler hakkında en doğru ve hızlı bilgiyi anında vermeye çalışıyoruz. Teknolojik bir binanın açılışını yaptık yaklaşık bin adet istasyondan canlı olarak bilgi toplayabilecek, değerlendirebilecek kapasitede. Binanın altında deprem yalıtım sistemi bulunuyor. Deprem sırasında deprem hareketleri binaya ulaşmayacak, zemin sallanacak ancak bina sabit duracaktır.” şeklinde konuştu.

Türkiye’de tsunaminin daha öncelerde meydana gelmiş bir olay olduğunu kaydeden Erdik, şöyle devam etti: “ Hatta 1509 depreminde İstanbul’da meydana gelen tusaminin surları bile aştığı söylenir. Bizim esas görevimiz İstanbul’da deprem sonrasında deniz dibinde meydana gelen heyelanlar. Bugün bölgenin önemli tsunami kaynakları özellikle Girit’in kıyılarındaki dalma- batma zonudur. Buradan kaynaklanacak tsunami Türkiye’nin Gökova Körfezi’ni, Kıbrıs’ı, Libya’yı ve Lübnan’ı etkileyecektir. Bizim görevimiz büyük deprem oluşumlarını takip edip arkasından gelen tsunami ihbarlarını, sinyallerini sağlamaktır."

İstanbul’da deprem olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyleyen Erdik, “Bu ihtimalde yılda yüzde 2, yüzde 3 mertebesindedir. Bu ihtimalde deprem tehlikesiyle karşı karşıya olan diğer yerler Tokyo, San Francisco’dur. İstanbul’daki yapıların durumu bizim için deprem yıkımlarını ve can kayıplarını arttırıcı hususlardır. Gerek kentsel dönüşüm olsun, gerek yapısal denetim olsun. Bina sorunumuzu sağlamlaştırmak zorunda bulunuyor. Deprem için herhangi bir zaman vermemiz mümkün değil. Sadece ihtimaller üzerine kuruyoruz. Yıllık ihtimali yüzde 2, yüzde 3 mertebesindedir. Böyle bir deprem olduğu zaman İstanbul’daki binalardan yaklaşık 30 binin yıkılacağını veya ağır hasar göreceğini tahmin ediyoruz. Can kaybında buna benzer ölçülerde olacaktır.” ifadelerini kullandı.

Marmara Denizi'nde gaz çıkışının yıllardır meydana geldiğini belirten Erik, sözlerini şöyle tamamladı: “1999 depreminden sonra metan gazı çıkışı yoğun olarak devam etti. biz deniz dibinden gaz çıkışlarını devamlı olarak takip ediyoruz. Olumlu veya olumsuz bir gaz çıkışı olduğunu biliyoruz. Bunlar oluyor diye deprem olacağını söylemek zor. İstanbul’daki deprem riskini arttıran veya azaltan bir şey değil metan gazı çıkışı.”

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri