Saadet Partisi İl Başkanlığı tarafından Milli Görüş Lideri Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ı anma adına 'Savaş Değil Barış, Çatışma Değil Diyalog' programı düzenlendi. Bera Otel’de düzenlenen programa Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın uzun yıllar yakın korumalığını yapan Osman Akgün, Saadet Partisi İl Başkanı Av. Hasan Hüseyin Uyar, Saadet Partisi İl Başkan Yardımcısı İsmail Hakkı Bacak, Anadolu Gençlik Derneği İl Başkanı Mehmet Parlak, Şırnak Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Halil Sugözü, parti üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.
Programın açılış konuşmasını Saadet Partisi İl Başkanı Av. Hasan Hüseyin Uyar yaptı. Necmettin Erbakan’ın bıraktığı mirasların korunması gerektiğini belirten Uyar, "Erbakan Hoca'mız bize İslam'ın şekil dini olmadığını, insanlığın kurtuluşunun hak merkezli, şekilden uzak şuurlu bir İslam'la gerçekleşeceğini anlattı. Hocamız bir makina profesörüydü fakat hocamıza kadar hiç kimse İslam Birliği'nden bahsetmedi. Erbakan hocamız bu konuda kimsenin yapmadığı kadar çalışmalar yapmış, 'Gelecekten ümit kesilmeyecek' demiştir. Bizim de bu doğrultuda hareket etmemiz ve onun bıraktığı bu sözleri dikkate almamız gerekmektedir. Hocamız bize, 'Hayat iman ve cihattır, iman varsa İslam da vardır. Hayat Allah içindir, iman ancak Allah'a edilir. Cihat sadece yaşadığımız coğrafyada veya İslam coğrafyasında değil bütün insanlığın huzuru, refahı ve saadeti için yapılmalıdır' demiştir. Bizim de bunların tamamını dikkate alıp tüm insanlığın saadeti için gece gündüz çalışmamız gerekmektedir" dedi.
İSLAM'I DOĞAL YAŞARDI
Yıllarca Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın yakın korumalığını yapan Osman Akgün, Erbakan'la yaşadığı anlılarını davetlilerle paylaştı. Necmettin Erbakan'ın İslam'ın nasıl yaşanacağını öğrettiğini belirten Akman, "Necmettin Erbakan İslam'ı şekilden uzak bir şekilde doğal olarak yaşardı. Onunla birlikte çalışan bizler ve yakın arkadaşları ondan çok şey öğrendik. Hocamızı hiç ayakta su içerken veya yemek yerken görmedim. Birlikte çalıştığımız 30 yıl boyunca iki milyon kilometreyi aşkın yol gittik, gittiğimiz yerlerde çalışmalar yaparken bin geceden fazla aynı evde kaldık, sabah erken kalkıp namazımızı kıldıktan sonra çalışmaya başlar gece yarılarına kadar çalışırdık. Her gittiği yerde büyük hürmet görürdü. Ayak ayak üstüne attığını hiç görmedim karşısındakiler kim olursa olsun onlara karşı saygılıydı" diye konuştu.
BÜYÜK İNSANLAR SONRADAN ANLAŞILIR
Necmettin Erbakan'ı anma etkinliklerine siyasal ilginin artmasına değinen Osman Akgün, "Erbakan hocamız, 'Tarihin büyük olayları yaşandığı anda belli olmaz, sonradan ortaya çıkar' demişti. Bu gün görüyoruz ki; Erbakan hocamızın söylediklerinin çoğu ortaya çıkıyor, 'Erbakan haklıymış' diyorlar. Erbakan hocamız vefatının daha önceki yıl dönümlerinde siyasal ilgi bu kadar fazla değildi. Hocamıza olan ilgi gittikçe artıyor. Gün gelecek Erbakan hoca buraya basmış diyerek onun bastığı yere basmak isteyecekler. Hocamız bize devletin uyguladığı vergilerin İslam'a uygun olmadığını, İslam’da ancak iki verginin alındığını söylerdi. O faiz ve vergi konusunu öyle dikkate alırdı ki geceler boyu bunu üzerine çalışır ve düşünürdü. Her toplantısında, her konuşmasında bunu dile getirir ve faizsiz borç vermenin olabileceğini söylerdi" dedi.
İMAM HATİPLERİN TEMELİNİ ATTI
İmam hatiplerin temelini Erbakan'ın attığını dile getiren Akgün, şunları söyledi: "Bir gün Hocamızın evinde çalışmalarımız bittikten sonra herkes dağıldı sadece ikimiz kaldık. Evi bahçeli bir evdi, bahçe kapısı çalındı. Erbakan Hocamız gitti kapıyı kendisi açtı, Avukat Vehbi Çıkrıkçı diye bir zaat çıktı geldi. Çıkrıkçı, devletin dinine uygun bir imam yetiştirmek istediklerini bunu içinde bir okul açılması gerektiğini bunu ancak Erbakan Hocamızın yapabileceğini düşünerek koşup yanına geldiğini söyledi. Erbakan hocamız da hislerine tercüman olduğunu belirterek misafirden ne istediğini sordu. Misafirimiz Çıkrıkçı, 'Efendim senden beş altı kişi, bunların nüfus bilgilerini, fotoğraflarını, iti hal durumlarını istiyorum, onlarla bir dernek kuracağım' dedi. Ertesi gün Erbakan hocamız kendisi bizzat esnaflardan zaatların evraklarını aldı getirdi ve Vehbi Çıkrıkçı beye teslim etti. Avukat bey bunlarla bir dernek kurdu, kurulduktan bir gün sonra devlet bu derneği kuranları topladı götürdü. Bakıldı ki dernek kurucuları esnaftan yaşlı vatandaşlar, bunlardan bir şey olmaz diye hepsini serbest bırakıldı. İlim yaymanın temelleri böyle atıldı. Bütün imam-hatip okullarının temelleri böyle atıldı. Şu anda övündüğümüz 1 milyon imam-hatip ve yüksekokul mezunu insan ülkemizin kaderine hükmediyorsa bunun temelini rahmetli Erbakan hoca kendisi atmıştır."
ERBAKAN MÜSLÜMANLARIN ZEKASINI KANITLAMAK İSTİYORDU
Dünyanın kalbine İslam’ı soktuğu anın Necmettin Erbakan'ın Almanya'ya gidişi olduğunu söyleyen Osman Akgün, sözlerine şöyle devam etti: "Hocamız lise ve üniversitede birinciliklerinden sonra Almanca olarak yaptığı doktora tezi hocalarında tam not olan A Klas notunu almıştır. A Klas olarak not verilen notlar uluslararası klasmanda incelenir. Hocamızın tezini gören Alman Teknoloji Bakanı, Necmettin Erbakan'ın getirilmesini istiyor. Davet üzerine giden hocamız Almanya'da Araştırma Baş Mühendisi olarak çalışmaya başlıyor. İlk iş olarak Sibirya'da soğuktan Afrika'da sıcaktan çalışmayan Leopar Tankları'nın motorlarını tanzim ediyor. Bu motorları hem çok soğukta hem çok sıcakta çalışacak hale getiriyor. Bunlar öyle bir motor ki benzin, mazot, gaz yağı yakabiliyor. Bunların hepsini dünyaya kendisini bildirmek ve bir Müslüman’ın dünyada kendinden söz ettirebilmesi için yapıyor. Ve biz bunu dünyaya hediye etmişizdir, bir kuruş bile patent hakkı almamışsızdır. Para alsaydık menfaat karşılığı olacaktı, Allah'ın rızası belki orada kaybolacaktı. Avrupalılar patent olarak yaptıklarında bizden para istemeleri var ya, biz onlardan patent haklarımızı istesek donları bile kalmaz."
KURTULUŞUN İSLAM'DA OLDUĞUNU TRT'YE SÖYLETTİK
Programda konuşan Şırnak Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Halil Sugözü de, "Erbakan'ı ne kadar anlatmak istesek anlatamayız ama ben onun sohbetlerinden aklımda kalan bazı şeyleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Hocamız bir gün sohbetinde, ilk seçim çalışmasını Konya'nın bir ilçesinde yaptığını söyledi ve şunları dile getirdi; Dönüşte otobüsteydik ve TRT'de İlk siyasi konuşmasını yapan Prof. Dr. Necmettin Erbakan, kurtuluşun İslam’da olduğunu söyledi. Ben bunları duyduktan sonra döndüm, ya Rabbim elhamdülillah biz bunu TRT'ye söylettik demiştir. Erbakan hocamız bütün hayatını İslam'a göre ayarlardı. ‘TRT'ye bunu söylettiysek gerisini biz hallederiz' demiş ve davası adına çalışmaya son nefesine kadar devam etmiştir" şeklinde konuştu.
ALİ İBİLEME merhabahaber.com