Ülkemizde olağanüstü günler yaşıyoruz...
Ekonomi olarak ahvalimiz iyi değil...
2018'i öyle ya da böyle atlattık sayılır...
2019'da neler olacak?
Kimsenin bilgisi yok ya da salağa yatıyor millet...
Ama, Perşembe'nin gelişi, Çarşamba'dan belli olurmuş...
Yani...
Yanisi şu; iyi değil...
Süleyman Demirel'i Güniz sokaktaki evinde ziyeret eden heyetten aklı başında birisi, “ekonomideki gelişmeleri tek kelimeyle özetlerseniz, ne dersiniz?” diye bir soru sormuş...
Ne desin Demirel, “bir kelime ile özetlersem iyi, ama iki kelime ile özetlersem iyi değil” demiş...
Demirel'in iki kelimelik özetinden yola çıkarsak, gerçekten de hem memleketin, hem de ekonomisinin durumu pek parlak değil...
Çünkü, şirketler, işletmeler, küçük esnaflar bir bir kepenk indiriyor ya da konkordato çekiyor...
Bunun yan ısıra işten çıkarmalar da başladı...
Bizim sektörde de başladı işten çıkarmalar...
Gazeteler de ister istemez küçülüyorlar...
“Zamlar” derseniz, dur durak bilmiyor...
Peş peşe gelmeye devam ediyor ve böyle giderse de duracak gibi değil...
Elektrik, odun, kömür, doğalgaz...
Daha önce de yazdım, “kış bu sene çetin geçek” diye...
Allah bu milletin yar ve yardımcısı olsun...
Bu zamlar, bu hayat pahalılığı, dış güçlerin işi mi, fırsatçıların b..k yemesi mi, bilemem, ama bildiğim bir şey var ise o da hayatı her geçen gün zorlaştırıyorlar!
Bu badire nasıl atlatılacak?
Bu zamlar ne zaman duracak?
Bu Dolar ne zaman frene basacak?
Kafamda deli sorular...
İçinden çıkamıyorum...
İnşallah, yönetenler bu işin üstesinden gelirler de, millet rahat bir nefes alır.
xxx
Geçenlerde emekli bir arkadaşımla laflıyoruz...
“Her şeye zam var diyerek yöneticilere haksızlık yapılıyor” dedi...
“Öyle değil mi?” dedim...
“Hayır” dedi...
Sonra devam etti...
“Biz emekliyiz, değil mi?” dedi...
“Evet” dedim...
“Bize zam koydular mı?” dedi...
Sustum...
Sonra da, “yiğidi öldür ama hakkını yeme” dedi...
“Çünkü, her şeye zam koymuyorlar” dedi...
Haklı mı?
Bence haklı!
xxx
Millet sıkıntılı...
“Aç” demiyorum, ama acın yatıyor, gücün kalkıyor...
Millet yutkunmuyor artık...
Konuşuyor insanlar...
Hem de sesli konuşuyorlar...
Atv'ye de konuşuyorlar, Foks'a da...
Sıkıntılar aynı...
Milletin derdi seçim değil, geçim...
Vatandaş dertli...
Mikrofonu uzat, soru sormana gerek bile yok...
Bülbül gibi konuşuyorlar...
Hem de yutkunmadan...
Kanal fark etmiyor...
Çünkü, hayat pahalılığından ve üst üste gelen zamlardan mustarip insanlar...
İnsanın canı yanınca bağırırmış...
Canları yanıyor, sussunlar mı?
Susmuyorlar...
En çokta fırsatçılara yürüyorlar...
Haklılar tabi ki.
Xxx
Ayakkabı boyacısı...
Verdim ayakkabıları...
“Boyasın” diye tabi ki...
Bağışlayacak durumum yok...
“Kaç para” dedim...
“Ne verirsen abi” dedi...
Çıkardım 5 TL verdim
“Abi senin Dolardan haberin yok herhalde!” dedi...
“Ne oldu?” dedim...
“Biraz daha” dedi...
Anlayacağınız, fırsatçılığın geldiği boyut bu...
Allah bu fırsatçıları da ıslah etsin...
Ne deyim ki başka?