'İnsanlar artık AK Parti'yi destekleyemiyor'

AK Parti'nin Türkiye'de bir geleceğinin olmadığını söyleyen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “İnsanlar artık AK Parti'yi destekleyemiyor. Bendeki kanaata göre AK Parti, bu seçimde kaybeder ve biter

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Tv42 ve TV5 ekranlarına konuk oldu. Karamollaoğlu Gazeteciler Emre Özgül, Mücahit Enes Turbil ve Ali Ekber Mete'nin sorularını yanıtladı. Gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulunan Karamollaoğlu; ekonomik gidişatı, siyasi gelişmeleri, 6'lı masanın nasıl ve hangi gerekçeyle kurulduğunu ve daha birçok konuyu anlattı.

AK PARTİ BU SEÇİMDE KAYBEDER VE BİTER

Türkiye'de bir döviz kuru problemi olduğunu söyleyen Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, döviz kurunun sürekli yükseldiğini aktardı. TL'nin değer kaybettiğini kaydeden Karamollaoğlu, “Dünyada görülmemiş enflasyon ve fiyat artışıyla karşı karşıyayız. İktidar, hiçbir tedbir almıyor, alamıyor. İktidarda bir kişi var. Bir problem varsa, oturulur problem üzerine kafa yorulur. Politika belirlenir. Türkiye'nin problemi, başkanlık sisteminin getirdiği problemdir. Müzakere ortamı kayboldu. Bu iktidar, problemleri bitiremez. Sayın Cumhurbaşkanı kusura bakmasın. Ekonomide uzman olmak başka bir şey. Başkalarına 'Yemeği kısın' demekle ekonomi düzelmez. Ülkedeki bir numaralı mesele yolsuzluklardır. Bütün ihalelerden yolsuzluk kokusu geliyor. İsraf çok fazla. Bir ülke neye layıksa ona göre yönetilir. Türkiye'de dar gelirli vatandaşların önemli bir bölümü isyan halinde. Anketler, neden AK Parti'yi düşük gösteriyor. İnsanlar artık AK Parti'yi destekleyemiyor. Bendeki kanaata göre AK Parti, bu seçimde kaybeder ve biter. Yani AK Parti, başka bir parti gibi sürekliliği olmayan bir parti. Yola sayın Erdoğan ile çıkan herkes, bu partiy terk etti. Sadece 3-4 kişi kaldı. Onun için AK Parti'nin bir geleceği yok Türkiye'de. İktidar, bazen muhalefeti suçluyor. İktidarın ekonomi konusunda muhalefeti suçlaması kadar başka garip bir olay olmaz. Biz, Saadet Partisi olarak 2 temel hedef gösteriyoruz. Türkiye'yi daha güçlü, zengin ülke haline getirmek için üretime dönük yatırımları artıracağız. Türkiye, bu yatırımlarla zenginleşince elde edilen geliri toplumda adil olarak dağıtacağız. Tekrar diyorum; israfın, yolsuzluğun, yoksulluğun durdurulması arkasından da üretime dönük yatırımların artırılması gerekir. Türkiye'de üretim artmadan, milli gelir artmaz ” dedi. 

KOALİSYON PROTOKOLÜ HAZIRLANIYOR DİYEBİLİRİZ

Geçmişte koalisyonların seçimden sonra oluştuğuna dikkat çeken Karamollaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Seçime giderken her parti kendi amblemiyle seçime gidiyor. Çıkaracağı kadar milletvekilini çıkarıyor. Sonra mecliste bir araya geliyorlar, tek başına eğer bir parti hükümet kuramıyorsa bu sefer hükümet kuracak çoğunluğu temin eden partiler bir araya gelip, hükümet kuruyorlar. Hükümeti kurarken de bir protokol imzalıyorlar. Hangi bakanlıkları hangi parti alacak ve ne yapacaklar? Vatandaşa bir vaadde bulunuyorlar. Şimdi artık seçimden sonra bunun yapılması zaman kaybına sebep olacağı için seçim öncesi bu ittifakın kurulma ihtiyacı doğdu. Bundan dolayı da 6 parti bir araya geliyor. Her ay meseleleri görüşüyor. Çeşitli sektörlerde konuları uyuştukları, ittifak ettikleri konuları belirliyor ve bunları kamuoyuna duyurmaya çalışıyor. Önümüzdeki ay başında inşallah İYİ Parti'nin ev sahipliğinde bir toplantı yapacağız. Daha önceki seçimlerde görüştüğümüz konular orada bir defa daha gündeme gelecek. Arkasından daha sonra yapılması icap eden konuları belirleyeceğiz, komisyonlar kuracağız. Komisyonların yapacağı çalışmalar neticesinde de 6'lı masa başkanları olarak karar vereceğiz. Yani seçime giderken bir bakıma koalisyon protokolü hazırlanıyor diyebiliriz.”

CUMHURBAŞKANI 'ADAYIM DERKEN' MECLİSE BENİ ADAY GÖSTERİN DEDİ

Türkiye'de bir erken seçim ihtimalinin olduğuna vurgu yapan Karamollaoğlu, “Cumhurbaşkanı karar verecek. Bir tahminim yok. Genelde 'seçimler zamanında yapılır' diye söyledim ama zamanında yapılır dediğim zaman, şimdi Cumhurbaşkanı 'Ben adayım' dedi de o adayım demesi meclise hitaben söylenen bir sözdür aslında. Bu, 'Beni aday gösterin' demek. Şuanda kendisi aday olamaz. 2 dönem Cumhurbaşkanlığı yapan bir kişi, 3. dönem aday olamaz. Ancak seçim öne alınır, meclis böyle bir karar verirse 3. dönem aday olabilir. Ne kadar erken olacak seçim onunla ilgili bir madde olmadığı için seçimden 15 gün önce de olsa veya seçimden 1 ay önce 2 ay önce de olsa meclis bir karar alır, Cumhurbaşkanını sayın Tayyip Erdoğan diye belirleyebilir” şeklinde konuştu.

'SIĞINMACILARI OTOBÜSE BİNDİRİR GÖNDERİRİZ' AÇIKLAMALARI DOĞRU DEĞİL

“Sığınmacıları bir otobüse bindiririz göndeririz” söylemlerini eleştiren Karamollaoğlu, sığınmacılar ile ilgili de şunları dile getirdi: “Bunu kimse yapamaz, yapmaz. Bu yaklaşımı doğru bulmuyorum. Bu insanlar zaten mağdur olmuşlar. Bu insanların mağdur olmasında Türkiye'nin de politikalarının etkileri var. Onun için zaten kapıları açtılar, onun için herkesi aldılar. Bizim payımız olmasaydı, niye biz bütün göçmenleri alacaktık ki. Bu, ciddi bir politikayı gerektirir. Bu kadar sığınmacının da ilelebet Türkiye'de kalması da doğru değildir. Mutlaka Suriye ile, Suriye yönetimi üzerinde etkisi olan ülkelerle de bir araya gelip, bu problemi çözmek gerekir. 1 günde, 1 haftada ya da 1 ayda bitecek bir iş değildir bu. Belli bir zaman alır ama mutlaka çözülmesi gereken bir konudur.”

AK PARTİ İNSANLARI GERGİNLEŞTİRİNCE OY ALACAĞINI ZANNEDİYOR

Türkiye'nin çok daha sakin bir ortamda seçime gitmesi gerektiğini belirten Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, şunları kaydetti: “Türkiye'de giderek sertleşen bir hava var. Bu havayı sertleştiren muhalefet değil, iktidarın tavrı. Bazı yerlerde muhalefet olarak bizim de vatandaşı gerecek üslup kullanmamız gerekir. Türkiye'yi daha sakin ortamda seçime götürmeliyiz. Gerginlikten iktidar partisinin yararlanmak istediği kanaatine varıyorum. Gerginleşme olunca 'Ben, daha fazla oy alabilirim' düşüncesine sahip iktidar. Giderek gerginlik artarsa ve Türkiye'de ekonomik şartlar ve özellikle de hukuk tarafgir bir hale gelirse o zaman iktidar ne yaparsa yapsın, bu işin sorumlusu olarak kendisi ortada kalır. Türkiye'yi yöneten o. Valileri muhalefet mi tayin ediyor. Kanunları muhalefet mi çıkarıyor. Hayır. Bütün bu kararları alan iktidar partisi ve ortakları.”

MESUT TURAN 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (9)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri