İnşaatçıdan ‘oturum Ve Tapu’ Sitemi

İnşaat sektörü, yabancı yatırımcıların oturum izni ve tapu sorunundan yana dertli. Sektörün önde gelen gruplarından Ağaoğlu’nun Uluslararası Satış Koordinatörü Halil İbrahim Demirhan, yatırımcılara kolay kolay oturum izni alamadığından,...

İnşaat sektörü, yabancı yatırımcıların oturum izni ve tapu sorunundan yana dertli. Sektörün önde gelen gruplarından Ağaoğlu’nun Uluslararası Satış Koordinatörü Halil İbrahim Demirhan, yatırımcılara kolay kolay oturum izni alamadığından, 6-7 ayda tapu elde edebildiğinden yakınıyor.

Konu ile ilgili Cihan’a açıklamalarda bulunan Demirhan, devleti derhal soruna el atmaya davet ediyor.

Demirhan, “İlk etapta oturum izni ele alınmalı. Tapu için de Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehir Bakanlığı el ele vermeli; bir koordinasyon merkezi açmalı. Yabancı yatırımcı bir gün içinde tapusunu almalı. “ diyor. Demirhan, şöyle devam ediyor:

“Diyelim bir yabancı geldi ve Türkiye’ye konut yatırımı yapmaya niyetlendi. Tapu dairesine gidiyor, pasaport tercümesine giriyor ardından ‘4-5 ay sonra size tapu vereceğiz ya da veremeyeceğiz’ cevabını alıyor. Böyle bir engel var. Bu sorun Malezya modeli ya da İspanya modeli ile aşılabilir. Yabancılar Avrupa’da tapuyu bir günde alıyor, neden Türkiye’de almasın? Şu muhakkak oturum ve tapu sorunu hallolduğunda 2 sene içinde Türkiye’ye 1 trilyon doları aşkın para gelir. 2023 hedefi 2017’de yakalanır. 2017’ye dek Türkiye şahlanan, kalkınan harika bir ülke haline gelir. Bizim şu an Körfez sermayesine ihtiyacımız var. Deprem riski olan bir ülkeyiz, onun için kentsel dönüşüme gitmeliyiz. Kentsel dönüşüm de para gerektiriyor. Bu para Körfez’den gelebilir.“

Demirhan, yatırımcıların sorunlarla karşılaşmaması adına ilgili kurumları sorumluluklarını yerine getirmeye çağırırken de şunları kaydediyor:

“Valilik, arsa askeri bölge midir, değil midir; Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü tarımsal alan mıdır, değil midir belirtmelidir. Tapu dairelerine bu konularda gereken bildirimlerde bulunulmalıdır. Bulunulmalıdır ki yatırımcı buralara gelip zulüm görmesin. Ülkemiz kalkınsın, ülkemize para gelsin. Esasında Türkiye’nin petrole bile ihtiyacı yok; bu doğası, bu havası bu güzelliği, bu dört mevsiminden dolayı. Eskiden Fransa’ya giden o zengin Araplar şu an Bodrum ve İstanbul’a geliyor. Şu an Türkiye’de 4-5-6-7 yıldızlı otellere bakın yer bulamıyorsunuz. Ama şu an konuta gerek duyuyorlar; Türkiye’den konutun yanında bina veya arsa veya tarla alıyorlar. Araplar zengin, Türkiye’yi kardeş ülke olarak görüyorlar. Bizim de onları kardeş görüp bunlara oturum vermemiz gerekiyor. Burada yatırımcı daire alıyor ama onlara ‘3 ay sonra çıkacaksın’ deniliyor. Ya bu adamın oğlu, kızı var. Oğlunun, kızının okuması gerekiyor. Adamlar belki burayı beğeniyor, belki kendi ülkelerinde sorunları var. Ya onlar buraya gelecek, çocuklarını burada okutacak, şoför tutacak, araba tutacak ülke ekonomisine katkıda bulunacak, elektrik ve su faturası ödeyecek. Devlet büyüklerinden ricamız lütfen uyumayalım, gerekenleri yapalım, bu engeli aşalım. Ki ülkeye 1 trilyon dolar para gelsin. Biliyorum çünkü Körfez ülkelerinde çok zengin fonlar var. Abu Dhabi Investment Authority, Kuvait Investment Authority, Arap yatırım fonları var. Bunlar İngiltere’de, Avrupa’da, ABD’de yatırım yapıyorlar, birikimlerini o ülkelere gönderiyorlar. Neden ülkemize gelmesinler? Bizim onun için finans merkezleri açmamız, Arapların bankalarını getirmemiz gerekiyor. Çünkü Kuveyt Türk, Asya Finans, Türkiye finans gibi Arapların ortak olduğu kurumlar ülkeye katkı sunuyor. Körfez ülkeleri paralarını götürecekleri güvenli liman arıyor. Bu liman Türkiye. Türkiye cennet. Biz bu ülkeye Arapları çekmeliyiz. İlaveten havalimanları çok sorunlu, problemli. Havalimanları yeterli değil, buralarda kuyruklar görülüyor. 10-20-30-40 ne gerekiyorsa bunun bir an evvel önlemler alınmalı. Yatırımcı havaalanına geldiğinde ‘merhaba, hoş geldiniz, welcome, ehlen sehlen’ diye karşılanmalı. “

Demirhan, Arapların Avrupa ve ABD’ye gittiğinde rahat edemediğini belirtiyor; bunun nedenlerini şöyle anlatıyor:

“Bir kere oralarda cami yok, ayrıca satılan etin helal ya da haram olup olmadığı belli değil. Arapların Avrupa ve ABD ile kültürel bağları da yok. Şu muhakkak onları Türkiye’nin doğası, yeşilliği, bireylerimizin sıcakkanlılığı çekiyor. Bunlar daha evvel hep Avrupa’ya giderdi. Londra, Paris, Milano, Como, Lugano, İsviçre’nin muhtelif yerlerine gidip tatil ve yatırım yapardı. Şu an İngiltere’de Times nehri var, onun da ne koktuğu belli değil. Ama bizim Türkiye’de binlerce güzel yerimiz var. Trabzonumuz, Yalovamız, Bursamız, Rize Ayderimiz, İstanbul Boğazımız dünyada yok. Aynı anda Avrupa’yı, Asya’yı gören, Asya’dan Avrupa’yı gören ve içinden su geçen tek şehir İstanbul. Böyle bir güzelliğimiz var. Arap ülkeleri trilyonlarca doları Avrupa’ya yatırıyor. Bu bölgede onlara ilgi ve sıcaklık da yok. Onlar Türkiye’yi seviyorlar Türkiye ile bir tarihi, kültürel, dinsel bağlantıları var. Türkiye’yi kendilerine yeni liman olarak görüyorlar. “

“IŞİD TÜRKİYE’YE YÖNELİMİ ARTIRIR, SURİYELİ ZENGİNLERDEN 300 MİLYAR DOLAR GELEBİLİR”

Ağaoğlu Uluslararası Satış Koordinatörü, Arap Baharı’nın Türkiye’de konut taleplerini arttığına işaret ediyor.

Irak ve Suriye’de savaş ortamının Türkiye konut sektörünün lehine olduğunu dile getiren Halil İbrahim Demirhan, “Bir kere bu Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) sorunundan bölge çok rahatsız. IŞİD’den dolayı Arap dünyasında rahatsızlık var. Suudi Arabistan, Suriye ve Irak 3’e veya 4’e bölünecek korkuları var. Binlerce IŞİD üyesi Irak’ta. Bu Türkiye için fırsat. Neden? Çünkü oranın halkı kendilerine yakın, güvenilir liman olan ülkeyi tercih edecek. IŞİD olayları Türkiye için olumlu, bunu iyi kullanmalıyız. Öte yandan Suriye’nin yoksulları buraya geliyor ama zenginleri Dubai’ye ve Abu Dabi’ye gidiyor. Suriye’nin zenginleri Dubai ve Abu Dabi’de yüz milyarlarca dolar yatırım yapıyorlar. Neden? Çünkü Suriyeliler Türkiye’den konut ve arsa alamıyor. Bunların konut ve arsa almaları için onların da Türkiye’den tapu almalarını devlet büyüklerimizden rica ediyoruz. 200-300 milyar dolar yatırımlar tek Suriye’den gelecektir. Şu an bize bir baskı var, Suriyeliler ‘konut ve arsa’ alabilmeli diye. Bu baskıya kulak verilmeli. “ ifadelerini kullanıyor.

“KONUT SEKTÖRÜNDE ŞİŞKİNLİK YOK”

Demirhan, konut sektöründe şişkinlik olduğu iddialarına ise şu cevabı veriyor:

“Şu an Türkiye’de deprem riski var. Konut şişkinliği yok, eski yapıların, deniz kumuyla yapılan binaların yıkılıp yerlerine doğru projelerin yapılması gerekiyor. Bundan dolayı konutların eksikliği bile var, doğum oranları fazla, yatırımcı fazla. Yeni havalimanı senede 150-160 milyon yolucu alacak. Bizim konut açığımız var, şişkinlik yok. Yine sektör büyüyecek, kentsel dönüşüme ihtiyacımız var. Ondan sonra yabancı yatırımcı Türkiye’ye gelecek. Suriye, Mısır, İran, Irak, Libya, Tunus, Cezayir Körfez ülkelerinde problemler ve Arap Baharı’ndan dolayı inanıyoruz şişkinlik değil inanılmaz derecede konutlar üretmemiz gerekiyor. Ama doğru konutlar.”

Maslak 1453’e değinen Demirhan, “Maslak’ta 2 bin 200 den yabancıya proje yaptık. Myworld Europe’ta da 720 ailemiz Körfez ülkelerinden. Bunlar Körfez ülkelerinin top ten ailelerinden.“ açıklamalarını yapıyor.

Halil İbrahim Demirhan, Körfez ülkeleri için İstanbul’da yeni projelerinin olacağını da duyuruyor.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri