Konya tarihi bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un katkılarıyla gerçekleşen “İklim Şurası” Türkiye’de bir ilk oldu…
**
Sadece ülkemiz için dünya için büyük bir sorun küresel ısınma, iklim değişikliği gibi sorunlar Konya’da masaya yatırıldı. Böylesine önemli bir etkinliği de yaparsa Türkmenbeyi Murat Kurum yapardı…
**
Öncelikle hemşehrimiz Bakan Murat Kurum’u böylesine önemli bir etkinliği şehrimizde düzenlediği için kutluyorum. Biz gözümüzün önünde kuruyan Hotamış Gölü’nün çocuklarıyız…Kuraklığı da susuzluğu da iyi biliriz…
**
Ülkemizde küresel ısınmanın daha esamesi okunmazken, Hotamış Gölü haritadan siliniyordu. Bu gölü dünya gözüyle son gören nesiliz. 1990’lı yılların ortasında o güzel gölümüz tamamen kurudu…
**
Hotamış Gölü gibi bir çok göl zamanla çöl oldu. Burdur Gölü, Akşehir Gölü ve diğerleri. Göller bölgesi dediğimiz yerler şimdi çöller bölgesi haline geldi…
**
Derdimiz yeni göllerimiz yok olup gitmesin. İklim Şurası bu yüzden çok hayati bir öneme sahip. Karapınarlı bir isim olan Bakan Kurum, çölleşmenin, kuraklığın ne olduğunu bizden daha iyi biliyor…
**
Konya ülkemizde küresel ısınmanın, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini en fazla hisseden şehirlerden biri. Karapınar’da Türkiye’nin tek çölü vardı bir zamanlar. Şimdi aynı yerler obruk yuvası haline geldi…
**
Türkiye’nin en az yağış düşen şehirlerinden birisi de Konya maalesef. Su kaynakları kurudukça çiftçiler yer altı suyunu daha fazla kullanmaya başladı…
**
Yer altı suyu kullanımı arttıkça göllerimiz de kurumaya başladı. Obruklar oluşmaya başladı. Meke Gölü, Akşehir Gölü, Hotamış Gölü bilinçsiz tarımsal sulamanın kurbanı oldu…
**
Bari Beyşehir Gölü’nü, Acıgöl’ü kaybetmeyelim. Bakan Kurum’un da dediği gibi dünya büyük bir dönemeçte. Şairin de dediği gibi dönülmez akşamın ufkundayız…
**
Tehlike çanları son yıllarda daha fazla çalmaya başladı. Sadece ülkemizde değil dünyanın dört bir yanında iklim değişikliğinin getirdiği olumsuzluklar aldı başını gidiyor…
**
İklim değişikliği ve küresel ısınma beraberinde kıtlığı ve yokluğu getirecek. Kıtlık demek iklim göçü demek. Dünyada ülkelerin demografik yapılarını sadece savaşlar ve işgaller değil iklim felaketleri de değiştirecek…
**
Küresel ısınmanın insanlığın sonunu olmaması için tüm dünya ülkelerinin kayıtsız, şartsız bir masada buluşması gerekiyor. Siyaseti, savaşları ve tarihsel düşmanlıkları bir yana bırakmanın zamanı geldi…
**
Seller, kasırgalar, fırtınalar, toprak kaymaları, orman yangınları ve diğer doğal afetler hepsi insan oğlunun tabiata yaptığı kötülüğün sonucudur. Doğa insanlardan intikamını böyle alıyor işte…
**
Küresel ısınmadan en fazla etkilenen Akdeniz Havzasındaki ülkeler. Kim bu ülkeler? En başta cennet vatanımız Türkiye. Daha sonra Yunanistan, İtalya, İspanya gibi ülkeler küresel ısınmanın olumsuz etkilerini iliklerine kadar hissediyor…
**
Dünyanın en soğuk ülkesi Rusya bile küresel ısınmanın kabusunu yaşıyor. ABD dünyanın bu hale gelmesinin en büyük sorumlularından birisi. Doğal afetler, felaketler peşlerini hiç bırakmıyor…
**
İklim değişikliği insanoğlunun felaketi olmamalı. İnsanoğlu artık Allah’ın kendisine emanet ettiği doğaya fazla kötülük yapmamalı. Başımıza ne geliyorsa yaptığımız kötülüklerin bedelini ödüyoruz…
**
Konya’da düzenlenen İklim Şurasında alınacak kararların ülkemize hayırlar getirmesini diliyorum. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un “İklim Kanunu” çıkartılmalı çağrısı acilen hayata geçirilmeli…