İhraç Edilen Polis Çetiner: Hafızası Silinen Emniyet İş Yapamaz Hale Geldi

Türkiye’yi sarsan 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu ortaya çıkaran polislere 22 Temmuz’da sahur vaktinde operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan ve hakkında hiçbir delil olmadığı için serbest bırakılan bazı polis memurları...

Türkiye’yi sarsan 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu ortaya çıkaran polislere 22 Temmuz’da sahur vaktinde operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan ve hakkında hiçbir delil olmadığı için serbest bırakılan bazı polis memurları ile emniyet müdürleri, İçişleri Bakanlığı tarafından ihraç edildi. Meslekten atılan polis müdürlerinden biri olan Murat Çetiner, önemli açıklamalarda bulundu. Çetiner, “10 yıl 15 yıl İstihbarat’ta terörde çalışmış insanların tasfiyesi, buralarda çalışan arkadaşların hiçbir neden göstermeksizin, hiçbir delil ortaya konmaksızın görevden alınması, ihraç edilmesi cezalandırılması asıl hafıza silme budur. Emniyet teşkilatının bu nedenden dolayı iş yapamaz hale geldiğini görüyorum. Açıkçası ülkem adına da endişe ediyorum.” dedi.

Hükümete yakın medyanın, halkın kafasını karıştırmak için sürekli Tibnet ve Tipnot yazılımlarla ilgili gerçek dışı haberler yaptığını belirten Çetiner, “Polnet ve Tipnet aslında halkın kafasını karıştırmak için söylenen şeyler. Günlük hayatta herhangi bir şirketin, kurumun kullandığı yazılım neyse adı geçen yazılım da bu yazılımlardan bir tanesi. Bu yazılımlardan ünlü olan Tipnot, Polnet denilen polisin kendisine ait bilgisayar ağında çalışır. 2007 yılından beri kullanılmaktadır, iddia edildiği gibi yasadışı değildir. 30’a yakın ilde belki 100’e yakın birimde terör, KOM ve asayiş birimlerinde kullanılır. Bu CMK 135 kapsamında yapılan teknik dinlemeler esnasında iş ve işlemlerin düzenlenmesinde kullanılır. Tİpnot’un akabinde 2012 yılında biraz daha gelişmiş olan Tibnet İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’nde geliştirilmiştir. Geliştirilen bu yazılım 2012 Haziran ayından itibaren de Terörle Mücadele Daire Başkanlığı'nın bilgisi dahilinde temas adıyla tüm Türkiye’ye yayılmaya çalışılmıştır. Vatandaşın kafasını karıştıracak paraleldi, o ona paraleldi, yasa dışıydı bu tür iddiaların tamamı, asılsızdır. Hatta kanuni dayanağı olan bir yazılım da olmaz. Bugün emniyet teşkilatında hangi yazılımın özel bir kanunu vardır.” diye konuştu.

“VATANINI, MİLLETİNİ SEVEN, GÖREVİNİ HAKKIYLA YAPAN PERSONELİN ADINI İFTİRAYLA KİRLETİYORLAR”

Emniyetin kullandığı programlarla “yasadışı dinleme yapıldı” diye kafa karışıklığı amacıyla haberler yapıldığını anlatan Çetiner, “Polisin, adli dinlemeler esnasında TİB’in verdiği kanuni dinleme modülü (KDM) dışında dinleme yapması mümkün değil.” dedi. Adı geçen yazılımlar dinleme yapmak için değil, yapılan bu dinleme faaliyetleriyle alakalı iş ve işlemlerin takibi için yapılan yazılımlar olduğunu dile getiren Çetiner, “Kimi dinliyorum, ne zaman karar almak gerekir. Ne zaman bu karar bitecek, buna benzer iş ve işlemler takip edilir. Ayrıca, dinlemeci personel, dinleme esnasında bazı dikkatini çeken notları buraya alır, soruşturma yapan birime ya da savcıya bu notları iletir. Dolayısıyla KDM denilen modüle alternatif ya da buna paralel bir yazılım değil. Bu yazılımlarla dinleme yapmak mümkün değil. Bu, tamamen asılsız, kamuoyunda bir algı oluşturmak için yapılan, vatanını, milletini seven, görevini hakkıyla yapan mahkeme kararıyla savcı talimatıyla iş ve işlem yürüten kamu personelinin adını kirletmek, onlara iftira atmak, yapılan bu karalama kampanyasında da vatandaşın nezdinde bir haklılık ‘acaba’ sorusunu oluşturmak için kamuoyuna söylenen şeyler.” ifadelerini kullandı.

“TİBNOT, TİBNET’TEN DAHA ÖNCE KULLANILIYORDU NASIL PARALELİ OLSUN”

Dinleme prosedürü hakkında bilgi veren Çetiner, savcı kendisi ya da kolluğun, konuyu savcıya arz ettiğini belirterek, “Savcı eğer uygun görürse mahkemeden bu konuyla ilgili izin talep ediyor. Mahkeme de izin verirse eğer bu izin TİB’e gönderiliyor. TİB seslerin mahkeme kararı doğrultusunda ilgili personelin önüne düşmesine sağlıyor. Dolayısıyla bu zincir bozularak herhangi bir dinleme yapmak mümkün değil. Özeti bu. Ama ısrarla şunu yapıyorlar. İşin uzmanına sormuyorlar. Bu haberi yapan insanlar, yıllardır bu işi yapan emniyet personeli var, jandarma var, emekli polisler var, çağırsınlar sorsunlar. Diyor ki Tipnot Tipnet’in alternatifidir, paralelidir. Ben de diyorum Tibnet’i yazan İstanbul TEM personeli başında büro amiri olarak ben vardım. Tibnot, Tibnet’ten daha önce kullanılan bir yazılımdır. Nasıl paraleli olsun.” dedi. Devletin TEM, KOM ve birimlerinde bu yazılımların çalıştığını dile getiren Çetiner, şöyle devam etti:

“Bu yazılımlar polise ait özel bir networkta çalışır. Buraya girmek mümkün değildir. Kullanıcı adınız ve yetkiniz yoksa hiçbir iş ve işlem yapamazsınız. Yaptığınız her işlem kayıt altına alınır dememize rağmen paralel. Ben buradan soruyorum, eğer ben paralel bir yazılım yapmış olsam bunu yazan personel yapmış olsa niye bütün kayıtları tutsun. Niye bu yazılıma bir arka kapı koymasın. Hiçbir log kaydı tutmadan bu işlemleri yapmam varken her bir işlemi şeffaf şekilde tutsun. Bu konuda yüksek lisans yapmış insanım. Uluslararası standartlarda yazılmış yazılımlardır. Bunu yazan personelin alnından öpmeleri gerekir. Milyonlarca liraya yazdıracakları yazılımları emniyetin kendi inhaous dediğimiz kendi içinde çok bir maliyetle çözmüştür.”

“PARALEL VE YASADIŞI DEDİKLERİ YAZILIMLAR DAHA DA KULLANILIYOR”

Tipnot yazılımının, 2005 yılındaki CMK değişikliğinin ardından 2007 sonrasında kullanılmaya başlandığını dile getiren Çetiner, yazılımın ilk olarak kaçakçılık birimlerinde kullanıldığını söylüyor. Çetiner, “Daha sonra terör kaçakçılıktan örnekle devam ediyor. 2012 yılından itibaren İstanbul TEM Tibnot’u terk ediyor. 2012 Haziran’dan itibaren Tibnet yazılımına geçiyor. 2014 yılında İstanbul Organize Suçlarla Şubesinin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinden aldığı onayla Tibnot’u hala kullandığını görüyoruz. Yani paralel olduğu yasadışı olduğu yanlış olduğu söylenen bu yazılım İstanbul Organize Şubede kullanılmaya devam ediliyor.” şeklinde konuştu.

“EMNİYET TEŞKİLATI İŞ YAPAMAZ HALE GELDİ”

Emniyet teşkilatında 18 yıldır çalıştığını dile getiren Çetiner, “Bu teşkilatın mensubu olmaktan gurur duyuyorum. Teşkilatın fedakârlıkla çalıştığını ve hala çalışmaya çalıştığının farkındayım. Ancak Tibnet ve Tibnot özelinde şunu söyleyebilirim; bu yazılımlar elbette hafızadır. Bu sistemler, elektronik sistemler elbette hafızadır. Bu sayede yüzlerce, belki de binlerce olay engellenmiştir. Bunun bizzat şahidiyim. Meslektaşlarım, buralarda çalışmış amir, memur da bunu doğrulayacaktır. Bunan yanında 10 yıl, 15 yıl gibi istihbaratta, terörde çalışmış insanların tasfiyesi, buralarda çalışan arkadaşların hiçbir neden göstermeksizin, hiçbir delil ortaya konmaksızın görevden alınması, ihraç edilmesi, cezalandırılması asıl hafıza silme budur. Emniyet teşkilatının bu nedenden dolayı iş yapamaz hale geldiğini görüyorum. Açıkçası ülkem adına da endişe ediyorum.” diye ifade etti.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri