Bir müddet evvel yandaşlığı kendisine meslek edinmiş bir TV kanalında İHA (İnsansız Hava Aracı) ve SİHA (Silahlı İnsansız Hava Aracı)’larla ilgili bir program seyrettim. Programı hazırlayan ve takdim eden kişi İHA ve SİHA’ların öneminden, onların Suriye’de PKK, Azerbaycan’da Ermeniler, Libya’da Safter kumandasındaki muhalif güçler üzerinde ki müessiriyetinden bahsettikten sonra Ukrayna’da yapılan bir tatbikatta nasıl üstün başarılar elde ettiğini anlattı ve “Bu gün yeryüzünde bu tip silahları üreten 4 ülkeden biriyiz. Bunlar İsrail, ABD, Çin ve Türkiye’dir” dedi. Devam ederek; “Bakın Rusya, Fransa, İngiltere, İtalya, Almanya demiyorum” diyerek sözünü tamamladı.
Ancak bu haberin içinde, bu başarıların sahibinin 2002 yılından beri iktidarda bulunan AKP Hükümetinin başarısı olarak takdim etmeyi de unutmadı.
HALBUKİ GERÇEKLER NEDİR
1995 yılında Refah-Yol iktidarı ve Hocamız Prof. Dr. Necmettin Erbakan Başbakan olarak göreve başlamıştı.
1975 yılında ülkemizde kurduğu 325 Ağır Sanayi Fabrikalarının içimizdeki iş birlikçiler tarafında nasıl yok edildiğini ve buna rağmen o iş birlikçilerin medyanın desteğiyle nasıl büyük oylar alarak iktidar ve ana muhalefet olduklarını iyi biliyordu.
Bütün ihtilaller iktidarlara yapıldığı halde Türkiye’de 12 Eylül 1980 ihtilalinin muhalefetteki parti yani MSP Milli Selamet Partisi’ne yapıldığını, MSP idarecilerinin ve mensuplarının yıllarda hapislerde tutulduğunu, mahkemelerde süründüklerini ve ağır cezalar alarak siyasi yasaklı sayıldıklarını, Refah Partisi’nin 1983 seçimlerine sokulmadığını acı acı yaşamışlardı.
Ancak milli görüş kadrolarının vatan ve millet sevgilerinin engellenemez bir sevgi olmasından dolayı bu sefer yani Refah-Yol Hükümeti’nde mutlaka kalıcı bir hizmet yapmalı ve mutlaka Emperyalist Siyonizm’in planlarını bozmalıydı.
İşe savunma sanayisinden başlamalı, Hükümetin idari gücü ile Devletin ekonomik gücünü bu sahalara aktarmalı diye karar verdi ve bunu uygulamaya başladı.
Savunma Sanayi Müsteşarını çağırarak ondan Savunma Sanayimiz hakkında kendisine bir brifing vermesini istedi. Bu brifingte baktı ki babasının ve kendisinin İstanbul Teknik Üniversitesinde öğrencisi oldukları Selçuk Bayraktar’ın İHA ve SİHA’lar üzerine çalışmalar yaptıklarını ancak devlet desteği olmadığından başarılı olamadıklarını da gördü.
Önce bir TC Başbakanı olarak çok gizli Bayraktar’ların üretim merkezlerini ziyarete gitti ve hem teknik bilgiler aldı ve hem de yapılan çalışmaları hangarlarında gözleriyle müşahede etti.
Başbakan Erbakan Selçuk Bayraktar’ın ürettiği İHA ve SİHA’larını incelerken... (1995)
Devletin ve Hükümetin bütün imkânlarıyla onlara destekler verdi. Böylece ülkemizin teknolojide bir büyük hamle yaparak bu günkü seviyesine gelmesini sağladı.
BİR ÖNEMLİ HATIRA
Bu konuda birebir şahit olan SP Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kaya’nın bir hatırasını dinleyelim.
“Yıl 2006. Müslüman Topluluklar Birliği Toplantısı’nı İstanbul Cevahir Otel’de düzenliyorduk. Erbakan Hocamız bizi çağırdı. Programda olmamasına rağmen “Çabuk Özdemir’i (Bayraktar) bulun. Selçuk’u da alsın bilgisayarını ve notlarını acil olarak buraya gelsin” dedi.
Özdemir Ağabey’i aradık. Hemen dedi.
Koşturarak geldiğinden salona girmeden önce nefes nefese kaldığına bizzat şahidim. Salona beraber geçtik.
Hocamız “Selçuk bilgisayarını aç. Sunumu burada yapacaksın” dedi. Biz daha sunumun içeriğini bilmiyorduk. Hazırlıklar bitti. Sunum başladı.
Selçuk Bey İHA’ların elle fırlatılanları dahil ilk prototiplerinin görüntülerini ve teknik detaylarını İngilizce olarak anlatmaya başladı. Çünkü salondakilerin yüzde 80’i çeşitli İslam ülkeleri ve diğer ülkelerden gelen temsilcilerdi. Selçuk Bey konusuna hâkimdi. Sunumu çok iyiydi.
Sunum sonrası Erbakan Hocamız salona döndü. “Ağır sanayi trenini maalesef kaçırdık. Şimdi ülkelerinizde bu türden yüksek teknoloji projelerine destek vermelisiniz. Bir ülkenin şu kadar uçak gemisi varsa, siz o sayıyı yakalayana kadar onlar daha fazlasını yapar” dedi.
Biz o gün anladık ki bugün fotoğrafları çıktığı gibi Erbakan Hocamız Selçuk Bey’in çalışmalarını yakından takip ediyordu. O sıralarda Türkiye İsrail’den Heron, ABD’den Predator alıyordu. Her ikisi de işimizi görmüyordu. Ancak hükümeti projenin önemine ikna etmek çok kolay olmadı.
Sonuçta hükümet projeye geç de olsa sahip çıktı. Doğrusunu yaptı. Dün Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ, Nuri Killigil, Osman Nuri Koçtürk neyse aslında Özdemir Bayraktar da odur. Ayrıca İHA’lar Selçuk Bey’in akrabalık ilişkileriyle değerlendirilecek bir proje de değildir.
İktidarlar gelir gider. Ancak bu milletin hayrına olan ve hangi siyasi düşünceye sahip olursa olsun ülkemizin ortak değerine dönüşen her girişim desteği sonuna kadar hak eder. Dünün yanlışlarından ders almak ve Bayraktar gibi şirketlere sahip çıkmak boynumuzun borcudur.”
Hal böyleyken bu büyük başarının gerçek kahramanı Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’dan bir cümle ile de olsa bahsetmemek olsa olsa nankörlüktür ve hakkı sahibine vermemektir.